Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri biri hariç tamamlandı.
Marmaris Ticaret Odası seçim heyecanını 15 Haziran’da yaşayacak.
Bodrum’da Mahmut Kocadon, Muğla’da Bülent Karakuş, Fethiye’de Akif Arıcan oda seçimlerinde bir kez daha güven tazelerken Milas’ta Enver Tuna kendi meslek komitesinden seçilemedi.
Mutso’nun mevcut başkanı Bülent Karakuş 17 meslek komitesinin 16’sını kazanarak, rakibi Safa Altaş’a fark attı.
***
Milas’ta mevcut başkan Enver Tuna meslek komitesinden seçilemedi.
Ancak 10 meslek komitesinden 7’sini kazanmasını bildi.
Adaylardan Ali Zenger, 3 meslek komitesini kazandı.
Meclisin 17’si Tuna, 9’u Zenger’in listesinden oluştu.
Milas’ta başkanlık koltuğuna kimin oturacağı tartışılıyor.
Bu konuda yoğun pazarlıklar yapıldığı gelen haberler arasında.
***
Fethiye Ticaret Odası’nda 13 komiteden 7’sini mevcut Akif Arıcan kazandı.
Adaylardan Mustafa Büyükteke 6 komiteyi kazanırken, bağımsız aday Kemal Hıra, 1 meclis üyesi çıkardı. Bağımsız listeden çıkan meclis üyesi mihracenin gözdesi gibi, Fethiye’nin kararında etkili olacak.
***
Bodrum Ticaret Odası’nda da mevcut başkan Mahmut Kocadon yarışı kazandı ve güven tazeledi. Kocadon, 10 meslek komitesinden 7’ini kazandı.
Başkan adaysız Vizyon Grubu hafta içi yapılan itiraz sonrasında meslek komitesi 2’den 3’e çıkardı.
Bodrum da bu sonuçlarla yoluna kaldığı yerden devam edecek görünüyor.
Yapılan seçimler sonucunda iş dünyası mevcut oda başkanları ile devam kararı aldı. Muğla’nın henüz bir değişime hazır olmadığını bu vesile biz bir kez daha vurgulamış olduk.
***
Muğla merkeze dönelim.
Meslek komiteleri, biri hariç tamamını kazanan Bülent Karakuş, rakibi Safa Altaş’a fark attı. Bu farkın nasıl oluştuğu konusunda herkes bir şeyler söylüyor.
Başarının sahibi çok ve ortalıkta farklı başarı öyküleri dolaşıyor.
Senaryolar havada uçuşuyor.
Biz kimin ne dediğine bakmıyoruz.
***
Yine bu köşeden hafta başında kaleme aldığımız “Otorite Çatısı Altında Seçim Yapmak” başlığı taşıyan yazıda “Merkezi otorite; kolay ve zahmetsiz olan, durumu idare eden yapının devamına karar verdi.
Farklı siyasi partiler, farklı cemiyetler ve cemaatler merkezi otoritesinin çatısı altında bir kez daha birleştiler” diye söylemiştik.
Farklı başarı senaryoları havada uçuşmasına rağmen biz hala aynı düşüncedeyiz.
***
Mutso seçimlerinde siyaset ve ticaret birbirine karıştı.
Oysa bu ikisini karıştırmamak adına propaganda sürecinde fetvalar verilmiş, bildirgeler yazılmıştı.
Mutso seçimleri bize siyasetin bu kentte ne işe yaradığını bir kez daha gösterdi.
Seçimlerde siyaset-ticaret birbirine karıştı, sarmal oldu.
Bu seçimde bireysel ilişkiler, toplumsal projelerin önüne geçti.
Renkleri, ideolojileri, sancakları, uç beyleri farklı siyasi partiler, cemiyetler ve cemaatler bu seçim de toplumsal projeleri değil, kişisel ilişkileri ve kazançları destekledi.
Ortada partiler üstü bir durum yok.
Kimse hikaye anlatmasın.
***
Her ne kadar mevcut oda yönetimi bir kez daha başarmanın ve kazanmanın keyfini sürüyor olsa da biz bu seçimde kimin galip geldiğini belirlemekte zorlanıyoruz.
Gerçekte bu seçimin galibi Bülent Karakuş ve ekibi mi?
Bu seçimin galibi kim?
Ak Partililer mi? CHP’liler mi?
Seçimin galibi cemiyetler mi, cemaatler mi?
Her birisi bu süreçte seçimi kendisinin kazandığını ifade ediyor.
Bu kadar kazananı olan bir seçimde bizim için gerçekte kimin kazandığını belirlemek zor.
Ancak, Karakuş ve ekibinin farklı siyasi oluşumlar ve farklı inanç gruplarının ortak kararına dönüşmesinin altında nasıl bir tanımlamanın yattığı bugün yarın ortaya çıkacaktır.
Meclis başkanlığı oylaması bu gerçeği ortaya koyacaktır.
Kazanan konusunda kafalarda bir kargaşa olsa da bu seçimin kaybedeni ortada.
Seçimi sanıldığı gibi Safa Altaş liderliğindeki Gelişim Hareketi kaybetmedi.
Seçimi aslında Muğla iş dünyası kaybetti.
***
Seçimi; Dalaman, Köyceğiz ve Ortaca da,
Datça’da, Ula’da, Yatağan’da ve Yerkesik’te ürünü tarlada, mahsülü dalında kalan üreticiler, gümrük kapılarında bekleyenler kaybetti.
Seçimi, babadan kalma iş yerinin kapısına kilit vuran ve oda yönetimine “benim için ne yaptın” diyen esnaf ve tüccarlar kaybetti.
Şimdi farkında değiller.
Siyaset-ticaret sarmalının aktörü olan, kendini bu seçimin galibi gören siyasetçiler, çok yakın sürecin kaybedeni olacaklar. Onları bu süreçte bir “Dava Siyaseti” sorgulaması bekliyor olacak.