Erman Aras’la beni CHP’de ön seçim isteği ile Çoban Ateşi’ni yakan Sezai Avşar tanıştırdı. Bir gazeteci olarak Erman Aras’ı projelerinden tanıyorduk. Bodrum’da düzenlenen ve bugün uluslar arası boyuta taşınan yelken yarışlarında Aras’ın çabası ve gayreti bulunuyordu. Bu memlekette sıradan ve lokal bir etkinliği uluslar arası boyuta taşımak öyle kolay değildir. Böyle bir düşün sahibi olana; müslüman mahallesinde salyangoz satıyor muamelesi yapılır. Ancak Aras, Bodrum’un uluslar arası en önemli mavi projelerini her şeye karşın sonuca ulaştırmış, bu haliyle de Bodrum’un marka değerine katkı koymuş üç beş kişiden birisi. Erman Aras, mavi gözleri ile daha birçok mavi projenin sahibi olacak gibi görünüyor.
***
Bodrum Arena haber sitesinde bir haber yayınlandı.
“Sınırımızdaki Bomba” başlığı taşıyan bu haberde Erman Aras, Milas’ın Karacahisar köyüne yapılması planlanan termik santrali konusunda bir kent insanı olarak bizi uyarmaya çalıştı. Aras, Bodrum Mumcular sınırına 35 kilometre mesafede yapılması planlanan termik santral ile ilgili toplumun tüm unsurlarının harekete geçmesini istedi.
Aras; demokratik hakların acilen kullanılmasını ve bu girişimin durdurulması çağrısını yaptı.
Bodrum’dan, Erman Aras’tan gelen SOS uyarısına kayıtsız kalamayız.
***
Erman Aras, Bodrum Kent Konseyi kurucu üyesi ve köy meclisi proje sorumlusu. Yapılması planlanan termik santral ile ilgili SOS içerikli Erman Aras uyarısını sizlere aktaralım.
Bodrum Arena haber sitesinde Erman Aras diyor ki;
“Çok önemli bir çevre sorunu ile karşı karşıyayız. Bodrum’un sınırına, Milas’a bağlı Karacahisar Köyü’ne, yani Mumcular’ın arkasındaki sınır komşumuza  devasa bir termik santral yapılıyor. Aslında Bodrum’a yapılıyor. Santral Bodrum merkeze kuş uçumu 35 kilometre mesafede. Dumanın ulaşma mesafesindeyiz. Diğer santralleri istemediğimiz gibi, bunu da istemiyoruz. En yakın komşumuz Yatağan’da zaten bunu yaşadık. Hangi sıkıntıları yarattığını, özellikle kanser vakalarını, tarımın ulaştığı içler acısı boyutu biliyoruz”…
İKİ SU HAVZASI YOK OLABİLİR!
“En büyük sıkıntı, santralden çıkan küllerin altlarında sular birikmesi. Daha sonra bu sular yer altı sularına karışıyor. Kömürün içindeki ağır metallerin zararlıları, sadece dumanla değil, yer altı suları ile de insanlara geçiyor. Bodrum’un 5 milyon metreküp suyunun olduğu kuyular, su havzası Çamlık ve Karacahisar’da. Bize gelen bu su havzasının üstüne santral konuyor ve kömür yataklarına açılıyor.  Artık Bodrum’a buradan su gelemez, yer altı sularını kaybediyoruz. Güzel doğa da yok oluyor. Kükürt oranı olarak, dünyadaki en fazla oran yüzde 0.8 ise, buradaki oran yüzde üç buçuk. Bu kömürler yakılacağı için, zararları çok daha etkili olacak. Bodrum eski bir teknoloji ile yapılacak santral ile baş başa bırakılacak.  Bu nedenle buna karşı çıkmalıyız. Devlet Kömür İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından bu termik santralin kararı verilmiş ve planlama başlamıştır. Bodrumlu, Karacahisar köylüsü ile birlikte hareket etmelidir. Sanki Bodrum’a çok etkisi olmayacak gibi algılanıyor olabilir. Belki turizm sezonu nedeniyle farkında olunmayabilinir. Bu santral Yatağan’a kurulmuyor. Hemen dibimize, sınırımızda kuruluyor. İlla kurulması gerekiyorsa, biraz ilerde zaten Yeniköy termik santrali var. Orada zaten bu üniteler kurulmuş. Bu kömür orada ve su havzalarını etkilemeyecek şekilde kullanılabilir, değerlendirilebilir”…
DEMOKRATİK HAKLARINI KULLANALIM, KARŞI KOYALIM
“Artıyı eksiyi koymak gerek. Su havzasını kaybedeceğiz. Doğayı kaybedeceğiz. Bu enerjiler, çok farklı yerlerden elde edilebilir. Ama Bodrum’u kaybedemezsiniz. 22 Temmuz’da Bodrum Ticaret Odasında yapılacak köy meclisi seçimlerinin yanı sıra, santralle ilgili ne yapabiliriz bunu konuşacağız. Bu toplantıya milletvekillerimizi de davet ettik. Bodrumlular sessiz kalmamalı. Karacahisar köylüleri ile birlikte karşı koymalıyız. Demokratik haklarımızı kullanarak, gerekirse sokakta kendimizi ifade etmeliyiz. Bu yaz sezonunda, ulusal basının da gözü üzerimizde iken, her türlü demokratik yöntemleri kullanarak gündeme müdahale edebiliriz”…
***
Tıpkı Musa Gökbel gibi bu adamın alnında da kavga yazıyor.
Erman Aras bu kentin kaynaklarının sınırsız olmadığının farkında! Bir gün kent olarak sahip olduğumuz tüm kaynaklar, şu ya da bu şekilde sona erecek. Bu kimin derdidir bilmiyoruz. Ancak Erman Aras, bu açıklaması ile Yarımada’nın erken uyarı sistemi olarak Bodrum’dan tüm ülkeye SOS mesajı veriyor.
Aras’ın yaşadığı topraklara gösterdiği hassasiyet sıradan bir çevreci yaklaşımı olarak görülemez.
Aras, “ekolojik protestolarla” yetinen, ant içip dağılan ve işine gücüne bakan bir isim değil.
Çevreciliğin çok ötesinde toplumcu ve katılımcı bir demokrasinin iz sürücüsü… Kent Konseyi ve hemen ardından Köy Konseyi projesi Aras’ın demokrasiye ve çok sesliliğe olan inancını gösteriyor.  Anladığımız kadarı ile Aras, Köy Konseyi ile Bodrum’un yerel demokrasisini konformist plajlardan, popülizmden daha ötelere taşımak istiyor. Aras’ın Bodrum ile ilgili hayalleri var…
***
Hava sıcaklığının 40 dereceyi bulduğu ve yerel seçimler nedeniyle siyaset kazanının kaynamaya başladığı şu günde, bir rüzgâr uçumu mesafesine termik santral yapılacak olan Bodrum’da Erman Aras’tan başka kimse bu türde toplumsal bir uyarının sahibi değil.
Burnunun dibine termik santral yapılacak olan Bodrumlu siyasetçiler, seçilebilme gayretini siyasetten saymaya devam ederken, Erman Aras’ın yerel demokrasinin gelişmesi ve kalıcı bir zemine oturması konusunda çaba gösteriyor olmasını siyasi tercihlere yansıyacak kadar önemli buluyoruz.
2014 yerel seçimlerinde Bodrum’un gerçeğini arayan, gerçek Bodrum’un peşine takılacak olan Yarımada siyaseti ve seçmeni umarız Erman Aras’ın bu çabalarının farkındadır.
Mutlaka bu süreçte Bodrum adına hizmet yapmak için siyaset mekanizmasını kullanacak çok sayıda değerli siyasetçi ortaya çıkacak ve Bodrum’u yönetmeye aday olduğunu açıklayacaktır.
Bunların mutlaka Bodrum için ön gördükleri çok sayıda projeleri, çabaları ve de gayretleri de olacaktır.
Ancak bu süreçte Bodrum siyaseti; popülist politikaları, popülist adayları, günlük ilişkileri ve palyatif çözümlerin arkasına sığınan siyasetçi tipini bir kenara koyup, yüzünü Bodrum gerçeğine çevirmiş adayları siyaset zeminine taşımak zorunda. ***
İşte Erman Aras, bunlardan birisi ve hatta bize göre en önemlisi.  Kendisi ile çok yakın bir ilişkinin sahibi değilim. Onu Bodrum için yaptıklarından, projelerinden çaba ve gayretlerinden tanıyorum.  Bu süreçte olaylara ve yaşananlara gönüllük esası ile karşı duran, ayak direten ve sosyal demokrasiye inanan Erman Aras gibi, yüzünü toplum ve insan gerçeğine dönmüş siyasetçilere ihtiyacımız var.
Bize göre; Erman Aras CHP içerisinde siyasetle ne yapacağını söyleyen, siyasetle ne yapacağının da kararını vermiş bir isim. Bu bir siyasetçi de olması gereken en önemli özelliklerden birisi.
Sonlayalım…
Yıllardır tıpkı mavi dalgaları gibi gidip gelen Bodrum siyasetinin büyükşehir statülü seçim sürecinde CHP dışında bir seçeneği yoktur. Bodrum mavisi gözleri ile Erman Aras, CHP seçeneği içerisinde yer almayı hak etmiş bir isimdir ve umarız bu süreçte Bodrum CHP siyaseti, Aras’ın farkına varır.
Erman Aras, umarız bu kez yelkenlerini siyaset için açar…