“Biz yurttaşla ittifak yaparız. CHP kendi içinde çeşitliliği, zenginliği yaşatan bir parti. Halkın öncelikleri konusunda duyarlı olan bütün kesimlerle birlikte çalışırız, çalışıyoruz. Ancak kimse şunu öngörmesin: ‘Ben bir yerden oy almak istiyorum. Onun temsilcisini buraya transfer ederim ve o oyu alırım’. Bu doğru düşünce değildir. Pratik de bunun böyle olmadığını göstermiştir. Zorlama transferler üzerinden bir başarı beklentisi içinde değiliz”
***
Bu sözler CHP Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın’a ait. Kendisi ile yapılmış bir röportajda Günaydın, yerel seçimlerde olası bir CHP-MHP ittifakına yönelik görüşlerini açıkladı. Günaydın, “Bugün genel seçim ya da yerel seçim olsa!” soruları üzerinden sürekli anketler yaptıklarını hem yerel hem de genel bir ilerlemenin içinde olduklarını ifade ederek CHP’nin yerel seçimlerde, genel seçimlerden 4-5 puan daha fazla oy aldığına dikkat çekti. CHP’nin bugün itibariyle genelde oyunu arttırdığına vurgu yapan Günaydın, dikkatli bir çalışma ile tahmin edilenin çok üzerinde yerel seçim başarısı yakalayacaklarından kuşkusunun olmadığını belirtti.
***
Günaydın, “Dikkatli bir çalışma”dan neyi kast ettiğini de şu sözleri ile açıkladı.
“AKP’nin milli görüş geleneğinden gelen çekirdek oyu dışında, çeşitli nedenlerle AKP’ye oy veren kitlenin, Gezi olayları, Suriye politikası ve ekonomik gelişmeler çerçevesinde bir şeyi gördüğünü not etmek doğru olur. Dolayısıyla daha iyi bir Türkiye’de yaşamak için geçmişte AKP’ye oy verenlerin, bunun artık bu AKP ile mümkün olmadığını görüyorlar. AKP’ye oy verenler Türkiye’deki seçmenin yüzde 50’si değil, yüzde 43’üdür. Onun yarısının AKP’nin temsil ettiği dünya görüşü nedeniyle değil, başka saiklerle oy verdiğini ortaya koyan araştırmalar var. İşte bu ‘yarı’nın artık AKP’yi iyi yönetir noktada görmediğini biliyoruz. O nedenle AKP seçmeninin yüzde 20’sinin başka partilere yöneleceğini düşünüyoruz. Bu insanların oy verme saiki ‘ülkeyi iyi yönetmekse’, bunun önemli bir bölümünün CHP’ye yöneleceğini söyleyebiliriz”
***
‘CHP’nin resmi web sitesinde yayınlanan röportajında “CHP- MHP ile yerel seçim ittifakı yapacak mı?” sorusunu hayal mahsulü olarak gördüğünü ifade eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, ittifak konusuna şu sözleri ile açıklık getirdi: “Siyaset mühendisliği ile seçim kazanılamaz. Sizin yukarıda yaptığınız ittifaklar aşağıda sonuç vermez. CHP’nin ittifak yapabileceği tek aktör yurttaştır. Biz doğru bir program kurarak, yurttaşla ittifak yapma derdindeyiz. Seçmenin bir ‘en iyi seçeneği’ var, bir de karşısında ‘en kötü seçenek’ var. En iyiyi ‘kazanabilir’ görüyorsa, zaten oyunu ona veriyor, ama bunu göremeyince, en kötüye karşı kazanabileceğini düşündüğü ‘ikinci en iyi seçeneğe’ yöneliyor. Bizim burada yapacağımız şudur, ‘En iddialı’ parti olarak seçime girmek ve en iyi birinci ve ikinci seçeneklerin CHP’de birleşmesini sağlamak”
***
CHP’de başlayan adaylık sürecinde CHP dışından, hatta merkez sağdan aday gösterileceği konusuna da değinen Günaydın, CHP’nin kendi içinde çeşitliliğe ve zenginliğe sahip bir parti olduğunu belirterek, “Halkın öncelikleri konusunda duyarlı olan bütün kesimlerle birlikte çalışırız, çalışıyoruz. Ancak kimse şunu öngörmesin: ‘Ben bir yerden oy almak istiyorum. Onun temsilcisini buraya transfer ederim ve o oyu alırım’. Bu doğru düşünce değildir. Pratik de bunun böyle olmadığını göstermiştir. Zorlama transferler üzerinden bir başarı beklentisi içinde değiliz”
***
CHP, 23 Mayıs 2012 tarihinde yerel seçim stratejisini açıklayan tek parti. CHP aslında bu 23 aylık süreçte yerel seçimlere yönelik; ne zaman, ne yapacağını örgütün ve kamuoyunun bilgisine sundu. CHP içerisinde Baykal-Sav döneminden kalan korkular ne yazık ki bu konudaki genel merkez söylemlerinin net bir şekilde algılanmasını engelledi. Baykal-Sav döneminde genel merkezin aday belirleme ve kontenjan uygulama yönteminde örgüt iradesini yok sayması, alınan kararları son anda değiştirmesi sonrasında Ankara’ya duyulan güveni yerle bir etti. Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP yüksek siyaseti de bu durumun farkındaydı.
Günaydın’ın söylemine göre; bu süreçte “El yordamıyla hiçbir iş yapılmayacak”… 2 Eylül tarihinde CHP’de resmi aday adaylığı başvuruları tamamlanacak. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın bu tarihten sonraki süreci; “Üye bazında eğilim yoklamalarıyla, anketlerle, örgütün ve halkın onayladığı ve desteklediği adaylarımızı bulacağız ve seçeceğiz. CHP’nin, 30 Mart 2014’teki yerel seçimlerde AKP iktidarının gidişini işaret eden bir yerel seçim başarısı alması, önümüzdeki 9 ayın gündemidir” sözleri ile açıkladı.
***
CHP Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, yukarıda yer alan açıklaması ile 2 Eylül tarihine kadar partinin izleyeceği yöntemi ve 2 Eylül sonrasının izlemselini (stratejisini) ortaya koymuş oldu. Gökhan Günaydın’ın açıklamaları ortada bir gerçek olarak dururken, hala CHP örgütlerinde yöntem konusunda güvercin ürkekliği yaşanmasını anlamış değiliz. CHP’nin taşra siyasetinde yaşadıklarından dolayı “Yoğurdu üfleyerek yiyenler” iyi bilsin ki; Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’de korkular ve endişeler üzerine siyaset yapma dönemi sona ermiştir. CHP’nin artık demokrasi ve barış adına bedel ödemeye hazır olduğunu söyleyen bir genel başkanı var.
Büyük şehir statülü seçimlerde CHP’nin belediye başkan adaylarını üye bazında eğilim yoklamasıyla, anketlerle, örgütün ve halkın onayladığı, desteklediği adaylar arasından seçeceğini açıkça ortaya koyan CHP yüksek siyaseti bu konudaki kararını her fırsatta dile getirirken CHP örgütleri “Baykal ve Sav” döneminin korkularından da arınmak zorunda.
***
2014 yerel seçim kampanyasını “Zamanın Ruhu” üzerine kurgulayan CHP yüksek siyaseti, yerel seçimlerde “Çapulcuların Gücünü” göstermeye hazırlanıyor. Bu süreçte CHP örgütleri güvercin ürkekliğini cebinde taşıyarak yoluna devam edemez. CHP örgütleri Muğla siyasetinde “İkinci 40 Yılı” inşa etmeye hazırlanırken nasıl örgüt iradesine güveniyorsa, CHP genel merkezinin yerel seçimlerdeki yüksek beklentisinin gerçeklemesi için de yüksek siyasete güvenmek zorunda.
Bırakın artık korkuları!
CHP yüksek siyasetinin büyük şehir statülü seçimlerde CHP’nin belediye başkan adaylarını üye bazında eğilim yoklamasıyla, anketlerle, örgütün ve halkın onayladığı, desteklediği adaylar arasından seçeceğini daha kaç kere söylemesini bekliyorsunuz? Güvercin ürkekliği yaşayan CHP’liler için bunun bir sınırı var mı? Yöntem konusu daha kaç kere söylenirse sizce yeterli olacak?
***
“Ya genel merkez yöntemden geri adım atarsa ne olacak?” Geri adım atılırsa “Ne olacağını” varın siz, o gün düşünün! Ne yapacağınıza o gün karar verin. Şimdiden yas tutmanın bir anlamı yok.  Ayrıca kimsenin şu ana kadar geri adım falan attığı yok! Bırakın artık bu işleri, bu iş bitti! CHP’nin artık yeni söylemleri, eylemleri ve yüksek hedefleri var…