CHP’de belediye başkanlarını belirleme yöntemi 2014 yerel seçimlerinin belki de en önemli süreci olarak hatırlanacak. Partinin yerel iktidarını özenle koruyan Egeli illerde ise başkan adaylarını belirleme yöntemi kazanılmış bir hak gibi algılanıyor.
Egeli CHP örgütleri 2014 yerel seçimlerinde belediye başkan adaylarını örgüt iradesi ile belirlemek istiyor.
***
Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu, geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun AKP’ye geçeceği iddiasında bulunmuş.
Haber üzerine İzmir siyaseti alt üst olmuş.
Kocaoğlu, olayı yalanlamış, “Yok böyle bir şey” demiş.
Ancak İzmir’in kafası karışmış.
***
Daha önceden yaptığı açıklamalarda Kocaoğlu ön seçim istediğini dile getirmiş, sandıktan kaçmadığını ifade etmişti. Yani ortada şu anda Kocaoğlu’nu AKP’ye götürecek bir neden yok.
Bazı köşe yazarları Kocaoğlu için her ne kadar “Aday gösterilmezse AKP’ye geçer” deseler de bize göre yanılıyorlar. Kocaoğlu seçilebilmek adına bunca emeğin beşiği CHP’yi bırakıp gitmez…
***
Bu süreçte CHP’den AKP’ye geçişi politik bir model sunuyorlar.
İkbal ve istikbal siyasetçileri kolları sıvamışlar.
Başkan Aziz Kocaoğlu ve 28 belediye başkanı için “Eğer aday gösterilmezlerse AKP’ye geçerler” algısı yaratmanın peşine düşmüşler.
Aklı başında hiç kimse, hiçbir koşulda ve zeminde bu algıyı meşru ve mümkün görmez.
Bu süreçte ideolojik temel değerleri bir kenara koyup, seçilebilme gayretini siyasetten sayanlara ve avantaj önerenlere dikkat edilmeli.
“Bak filanca gitmişti, seçildi milletvekili oldu, ayol bakan olanlar bile var. Geç kardeşim senin burada bir şey olacağın yok” diyen bir mantıkla siyasetin karlılık oranını araştıranlara, üstüne akıl öğretmeye kalkanlar bu sürecin en tehlikeli maddeleri…
Statüko İzmir’de iş başı yapmış.
***
CHP’nin yöntemi belli.
CHP, belediye başkan adaylarını Eğilim Yoklaması ile belirleyecek.
71 ilde bu yöntem uygulanacak.
Ortada bu gerçek var ve Kocaoğlu sandıktan zerre kadar korkmayan bir siyasetçi.
O tecrübede bir siyasetçi seçilebilmenin yollarını örgüt iradesinde arar ve bulur.
Bunu CHP’de aramak varken, Kocaoğlu AKP’ye gitmez.
Birileri basın yoluyla İzmir siyasetini yönlendirmeye çalışıyor.
***
CHP yüksek siyasetinin 71 ilde aldığı belediye başkan adaylarını Eğilim Yoklaması ile belirleme kararı sanırız yeterince anlaşılmamış. Aydın’ın başarılı Belediye Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu dışında artık CHP’de öyle aday gösterilme falan yok!
CHP’de birilerine tanınan elit ve imtiyazlılık devri kapandı.
CHP’nin başında artık Baykal değil, Kılıçdaoğlu var.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’da yöntemini açıkladı.
CHP 2014 yerel seçimlerinde belediye başkan adaylarını tüm üyelerin katılımı ile Eğilim Yoklaması ve Anketlerle belirleyecek.
CHP’de yöntem belli…
CHP’de aday olabilmek için önce kendiniz aday adaylığını açıklayacaksınız.
Önce kendiniz aday olduğunuzu ilan edeceksiniz.
Sonra da kendinizi sandıkta üyelerin şefkatli kollarına teslim edeceksiniz.
***
Aziz Kocaoğlu, CHP’nin yöntemi ne olursa olsun (!) İzmir CHP’nin en güçlü aday adayı.
Başkan Kocaoğlu CHP’nin yerel yönetim markasını oluşturmuş belediye başkanları arasında ilk sıralarda. Ortada böyle bir gerçek var.
Yani Kocaoğlu’nu bu süreçte AKP’ye taşıyacak bir ihmal ya da oluşmuş bir suç yok.
Böyle bir suçun ‘oluşabilme’ ihtimali üzerine yapılan politika bir yönlendirme (manipülasyon) olarak kabul edilir ve bu nedenle de hükümsüzdür.
***
Anımsanacaktır.
2009 yerel seçimlerde adaylık konusunda Baykal, İzmir’e “Yürek Oynağı” yaşatmıştı.
İzmir seçmeninin Kocaoğlu, beklentisini biliyordu ve Baykal işin suyunu çıkarmıştı.
İzmir, adayı son açıklanan yerler arasındaydı.
Baykal, defalarca geldiği İzmir’de adayı bir türlü açıklamamıştı.
Sonuçta İzmir’in yüksek beklentisine cevap vermek zorunda kalmış, aday olarak Kocaoğlu’nun elini kaldırmıştı.
***
Aynı Baykal, geçtiğimiz hafta içinde Egeli illerde, özellikle Muğla sahillerinde bir tur atarak 2014 yerel seçimlerinde CHP’nin belediye başkan adaylarının ön seçimle değil, “Atama” yoluyla belirleneceği haberini CHP’lilerin kucağına bıkarıp gitti.
“Kimse heveslenmesin, CHP’de ön seçim falan yok” diyerek örgüt içindeki Baykalcıları harekete geçirdi. Baykal İzmir’e uğradı mı bilmiyoruz!
***
“Muğla’yı bırakıp İzmir’i yazmaya başladın” denilmesin.
Öyle bir niyetim yok.
Siyaset her yerde aynı kaynaklardan besleniyor.
İsimleri değişse de olayları ve yaşananları değişmiyor.
Bu noktada İzmir’in Muğla’dan, Muğla’nın da İzmir’den çok farkı yok.
Sonuçta ikisi de gâvur (!)
***
Sonlayalım.
Şimdi birileri çıksa; Muğla’da CHP’li bir belediye başkanının, büyük şehir belediye başkanı olarak ataması yapılmazsa, AKP’ye geçeceğini iddia etse!
Muğla’nın kafası karışmaz mı?
Karışır (!)
Ataması yapılmayan CHP’li bir belediye başkanın “Bağımsız aday olmak, sineye çekip bir kenarda durmak ya da AKP’den aday olmak” dışında başka bir seçeneği var mıdır?
Vardır (!) …