“CHP’ye umut bağlamanın sonuçları alınmış oldu” yazısına ve tespitine çok sayıda ileti aldık.
İletinin haricinde sayısız telefon görüşmesi…
İki gündür;
Umudunu CHP’ye bağlayanların hayal kırıklıklarına tanıklık ediyoruz.
Anladık ki;
Örgüt iradesi yok sayılırken,
Parti içi demokrasi rafa kaldırılırken,
Muğla kendisini yok sayanı (!)
Var etmeye devam etmeyecek…
***
CHP Yüksek siyasetinin ön seçim söylemi; ‘mavra’ çıktı.
Belediye Başkan Adaylarını;
“Tüm üyelerin katılımıyla sandıkta belirleyeceğiz” kandırmacası sonrasında Muğla kaybettiği demokrasinin peşine düştü.
Tepkiler büyüyor ve büyümeye devam edecek gibi görünüyor…
***
Anlaşılan CHP tabanı;
Yüksek siyasetle kendi arasında duran yöneticilerinin,
İl Başkanının,
İl yönetiminin vermediği, veremediği (!)
Veriyormuş gibi yaptığı (!)
Demokrasi mücadelesini kendisi verecek…
***
Bize ulaşan iletilerin neredeyse tamamında;
Ortak bir görüş hâkim…
Seçme-seçilme hakları çalınmış,
Ekonomik ve siyasi zenginliğine haciz konmuş (!)
CHP tabanı yani; 240 bin oy veren,
Ve 24 bin CHP üyesi,
Bu süreçte belki bir başka partiye gitmeyecekler (!)
Ama anlaşılan sandığa da gitmeyecekler…
***
240 binlik CHP tabanında,
24 bin üye arasında birçoğu;
Yok sayılmanın öfkesini sandığa böyle yansıtacak…
***
Sanıldığı gibi biz;
Yıkım taşeronluğuna soyunmuş değiliz.
Bu nedenle CHP tabanında ve kayıtlı üyeler arasında oluşan tepki; doğru tahlil edilsin, doğru anlaşılsın istiyoruz.
***
CHP tabanında ve kayıtlı üyesinde oluşan tepkinin kaynağında Genel Merkez bulunuyor.
Neredeyse her açıklamasında;
“Belediye başkan adaylarını, tüm üyelerin katılımıyla, ön seçimle sandıkla belirleyeceğiz” diyerek parti içi demokrasi zeminini hazırlayan ve aday adaylığı sürecini başlatan CHP Genel Merkezi ve yüksek siyaseti bu süreçte örgütlerine verdiği sözü tutmadı.
Genel Merkez örgütlerini kandırdı.
***
CHP tabanında ve kayıtlı üyesinde oluşan ikinci tepkinin kaynağında da CHP İl Yönetimi var.
CHP İl Yönetimi Muğla örgütüne genel merkez tarafından verilen söze sahip çıkamadı.
Ön seçim konusunda oluşan örgüt iradesini ve kararlılığını Ankara’ya taşımadı.
Ankara yanlış bilgilendi…
***
Bize gelen iletilerde, Öztürk’ün bu süreci iyi yönetemediğinin yer aldığını belirtelim.
Tepkili CHP’lilerin iddialarına göre;
İl Başkanı, örgüt iradesini ve kararlılığını yeteri oranda Ankara’ya taşıyamadı.
Öztürk, Ankara’ya her gidişinde örgütsel iradeyi partinin “dilek ve temenni” kutusuna bıraktı ve geri döndü. Sonra da hamasi nutuklar attı…
***
Ön seçim vaadiyle aday olan ve bu vaadiyle seçim kazanan, Muğla örgütüne verilen sandık sözü yerine gelmezse “İstifa ederiz” açıklaması yapan İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün genel merkez eliyle yapılan atamalara ilişkin bir soruyu “Haberim yok” şeklinde yanıtlaması kentin siyasi tarihine geçmiş oldu, hafızalara da kazındı…
***
Suçlu arayan biz değiliz.
Örgütün ve tabanın ön seçim isteğine atamayla karşılık verildiği noktada suçluları aramak sadece biz gazetecilere bırakılacak bir iş değildir.
Demokrasi toplumların ortak kazancıdır (!)
Ve herkes bilir ki; suç ve ceza yan yanadır.
Bu süreçten sonra eminiz;
CHP tabanında ve kayıtlı binlerce üye arasında kendilerine yapılmış bu haksızlığın hesabını sormaya hazırlanan kitleler ve gruplar bu seçimin kaderini belirleyecektir…
***
Suriye’de görev başında kaçırılan Gazeteci meslektaşımız Bünyamin Aygün’ün bir an önce özgürlüğüne kavuşması dileğiyle sonlayalım…