Belediyecilik tarihimiz 1871 yılında, kurucu Belediye Başkanı Hacıkadızade Süleyman Efendi’yle başladı.
1871’den başlayarak 1950 yılına kadar sırasıyla Hacıkadızade Hacı Süleyman Efendi, Hacı Memiş Ağa, Zorbazzade Hacı Şeref Ağa, Karahafızoğlu Hacı Mehmet Ali Efendi, Pirinççioğlu Hacı Mehmet Efendi, Ragıp Bey, Hüseyin Avni Ercan, İskender Alper Belediye Başkanı olarak görev yaptılar.
***
Çok partili hayata geçilmesiyle 1950 seçimlerinde Demokrat Partili Naci Karaosmanoğlu Belediye Başkanı seçildi. Ardından Esat Kaya Ayman ve Necati Kınacı 1960 ihtilaline kadar görev yaptılar.
1960-65 yılları arasında Selahattin Kürşat, Necdet Taşar, Şerif Tüten, Latif Sepil, 1965 1973 yılları arasında Haluk Özsoy belediye başkanlığı yaptı.
***
1973 yılından 12 Eylül 1980’e kadar Erman Şahin, darbenin ardından sırasıyla İbrahim Ali Göker, Süleyman Gündeşlioğlu ve Seyfi Kalakoğlu demokrasiye geçiş sürecinde Belediye Başkanı olarak atandılar.
1984’te Erman Şahin yeniden belediye başkanı seçildi.
***
Ardından 1989-99 yılları arasında Orhan Çakır, 1999 yılında da Yavuz Kayı görev yaptı.
1999 seçimlerinde Belediye Başkanı seçilen Dr. Osman Gürün, 2004-2009 yılından bu güne kadar belediye başkanı olarak görevini sürdürüyor.
***
Orta Muğla, 143 yıldır belediye başkanları tarafından yönetiliyor.
Belediyecilik tarihimizde en uzun belediye başkanlığını 1880-1910 yılları arasında Zorbazzade Hacı Şeref Ağa yapmış. İstatiklere ve tarihi kayıtlara göre Zorbazade Başkan tam 30 yıl görev yapmış.
En uzun görev yapan belediye başkanlarının ikinci sırasında ise Dr. Osman Gürün bulunuyor.
Önümüzdeki 30 Mart 2014 seçimlerinde Osman Gürün hizmette 15. yılını dolduracak.
Gürün şimdi 4. hizmet dönemine ve 20. yılına hazırlanıyor.
Anlaşılan başkan, bu konudaki sırasını kimseye kaptırmayacak.
***
1871 yılında belediyecilikle tanışan Muğla, 2014 yılında da büyükşehir statüsüyle tanışacak. Çeşitli dönemlerde değişikliğe uğrayan, iyileştirilen yerel yönetimler yasası, AKP iktidarı tarafından hazırlanan büyükşehir yasasıyla yerini yeni bir yönetim şekline bıraktı.
Yasanın içerdiği riskler kazanımlarından fazla görünse de Muğla artık bu statü ile yönetilecek.
Yasayı bir kez daha anımsayalım…
***
Yasayla büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırları olarak değiştirildi.
Önceden sadece İstanbul ve Kocaeli büyükşehir belediyeleri için geçerli olan bu durum şimdi tüm büyükşehir belediyeleri için geçerli oldu.
Ayrıca büyükşehir belediyesi içinde kalan ilçe belediyelerinin sınırları da ilçe mülki sınırları olarak değiştirildi.
***
Yasa ile büyükşehir belediyesinin mülki sınırları içinde kalan tüm köy ve belediyelerin kamu tüzel kişilikleri kaldırıldı. Bunun sonucunda köyler mahalle oldu.
İl özel idareleri de 6360 sayılı Yasa ile kaldırıldı.
5216 sayılı Kanundaki ilk kademe belediyelerini tanımlayan fıkra da kaldırıldı ve bu belediyeler de tarihe karışmış oldu.
Ayrıca bu illerde bulunan bucak teşkilatları da kaldırıldı.
Muğla’da Seydikemer ve Menteşe ilçeleri kuruldu.
***
6360 sayılı Yasa ile 3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’da da yapılan değişiklik ile büyükşehir belediyesi bulunan illerde valiye bağlı olarak Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları kuruluyor.
Bu başkanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarının yatırım ve hizmetlerinin etkin olarak yapılması, izlenmesi ve koordinasyonu, acil çağrı, afet ve acil yardım hizmetlerinin koordinasyonu ve yürütülmesi, ilin tanıtımı, gerektiğinde merkezi idarenin taşrada yapacağı yatırımların yapılması ve koordine edilmesi, temsil, tören, ödüllendirme ve protokol hizmetlerinin yürütülmesi, ildeki kamu kurum ve kuruluşlarına rehberlik edilmesi ve bunların denetlenmesi gibi görevler üstlenecek.
***
Yasayla gelen süreci birlikte yaşayacağız.
Biz gazeteciler ve köşe yazarları,
Yerel seçimler öncesinde, yerel siyasette;
Kentin demokrasi tarihi açısından karanlık,
Yazılı tarihi açısından verimli bir süreci geride bırakıyoruz.
***
2013 yılının son günündeyiz.
2014 yılına saatler kaldı.
Yarın sabah günün ilk ışıklarıyla dünya yeniden kurulacak.
Ve biz yeni bir yıla büyükşehir yasasıyla gireceğiz.
Yeni yılda da büyük şehir yasanını, yasanın içerdiği riskleri, siyaseti ve siyasetin yol açtığı kazanç ve kayıpları kaleme almaya devam edeceğiz.
Yeni yılın daha fazla demokrasi, barış ve huzur getirmesi dileğiyle…