Ben kendime yeni bir kahraman buldum.
Benim yeni kahramanım Yavuz Abi (!)
Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı ve MELSA Müdürler Kurulu Başkanı Yavuz Kayı.
Neden mi?
Sayın Yavuz Kayı’nın son bir haftada yaptığı MELSA başlıklı iki açıklamayla yerel idare, merkezi idare arasındaki ilişkide belki de ilk kez ellerimizi pantolon çizgisinden kurtardı.
Kurtarmakla kalmadı,
Masaya bir de yumruk attı.
Biz aykırıyız ya (!)
Severiz böyle adamları.
Kentli haklarını arayanları,
Kentin kaynaklarına sahip çıkanları,
Savunanları, hesap soranları.
İşte o yüzden benim yeni kahramanım;
Yavuz Kayı…
***
Sanırım üç yıl önceydi.
Gazeteci Kayber Avcı ile birlikte yaptığımız “Camilerimiz, kareler, katreler” fotoğraf betimlemesini Kurşunlu Cami avlusunda sergilemek istemiştik.
Sergi için Muğla Belediyesi’nden de destek istemiş, bu kapsamda Muğla Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ü ziyaret etmiştik. O görüşmede Belediye Başkan Yardımcısı Yavuz Kayı’da vardı.
Sonuçta bize destek verdiler.
Karşılıklı olarak bu tür etkinliklerin kentin tanıtımına kültür ve sanat yaşamına koyacağı katkıları konuştuk.
Fotoğraf sergilerine devam edeceğimizi dile getirdik. Sabah tan vakti Muğla kuşların istilasına uğruyordu.
Muğla’nın kuşları iyi bir fotoğraf çalışması olabilirdi, arkasından sergi…
Başkan Gürün’le, Yavuz Kayı’ya bu durumdan bahsetmiş;
“Muğla’nın kuşlarını çekmek istiyoruz” demiştim.
Yavuz Kayı ağabeyim kuvvacı bıyıklarını elinin tersiyle yukarı doğru iki düzelterek; “Sen Muğla’nın kuşlarını bırak, Muğla’nın puşt’larının sergisini aç” demişti…
Bilenler bilir,
Bilmeyenlerde yakındır öğrenir,
Yavuz Kayı’nın nüktedanlığını,
Sıkı bürokratlığını ve avcılığını…
***
Belirtelim ki;
Kentli haklarının, kent kaynaklarının yerel yönetimler eliyle savunulması bizim hiç alışık olmadığımız bir durum.
Büyükşehir yasasıyla kapatılan il özel idaresinden bize ne kaldığını biz;
Yavuz Kayı’nın açıklamalarından öğrendik.
30 Mart tarihindeki yerel seçimlerden 9 gün önce, valilik bünyesindeki Muğla El Sanatları MELSA şirketi tarafından turizm bölgelerindeki yıllık yaklaşık 8 milyon lira getiri sağlayan 2 işletmenin, büyükşehir belediyesine devredilmediğini (!)
MELSA’nın borçlanma yetkisi olmadığı halde 563 bin 487 lira avans vererek yöresel küçük hediyelik eşya alıp zarara uğradığını biz; Yavuz Kayı ağabeyimizin sayesinde öğrendik.
Bu kentte yaşayan herkesin kendisine bir teşekkür borcu olduğunu belirtelim.
Sancılı geçiş sürecinde büyükşehire;
Kentin kaybedilmiş hakları,
El değiştirmiş kaynakları,
Bize geri döner mi?
Bilmiyoruz.
Bildiğimiz, Yavuz Kayı ağabeyimizin işi sonuna kadar götüreceği…
***
Muğla’nın kuşlarını bir kenara bırakmanın,
Ankara’nın kuşlarına bakmanın (!)
Zamanı geldi…