CHP’nin olağanüstü kurultayına üç gün var.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce kurultaya önemli mesajlarla gidiyor.
Bu mesajlara bir bakalım.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile başlayalım.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından artık muhatabının hükümet olduğunu açıkladı.
Eğer genel başkan seçilirse hükümetin icraatlarını masaya yatıracaklarını ifade etti.
Kurultay mesajlarında diğer partilerden farklı olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, kotalara gönderme yaptı.
30 yaş altı yönetimin yüzde 10’nu gençlerden, yüzde 33’ü kadınlardan, yüzde 8’inin bilim-kültür platformundan oluşturacağını açıkladı. Geriye kalan diğer yarının da ‘bölgesel dengeler’ dikkate alınarak oluşturulacağını ifade etti.
Bu bölgesel dengeler meselesinin örgütlere hiçbir zaman yaramadığını belirterek devam edelim.
Kılıçdaroğlu çok tartışılan çarşaf ile blok liste uygulamasına da açıklık getirdi.
“Çarşaf” dedi.
Delegelerin çarşaf liste konusunda ‘sağduyulu’ davranacaklarını, 2015 genel seçimleri öncesinde bütünlüklü bir parti meclisi hedeflediklerini belirtti. Bu açıklamasıyla Kılıçdaroğlu çarşaf liste konusunda delegelerin ‘sol duyulu’ davranmasını engellemek ister gibiydi.
Kurultay öncesi açıklamalarında Kılıçdaroğlu yeni sosyolojik ilişkilere gireceğinin sinyallerini verdi. Kılıçdaroğlu gezi belgeseli ile başlayacak kurultaya; türbanlı HES direnişçisi, Somalı aileler, Roboski’de katledilen 34 kişinin yakınlarının da katılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekmeleddin İhsanoğlu’na imza vermeyenlerin durumlarına da açıklık getiren Kılıçdaroğlu, kurultay sonrasında hiçbir şekilde bir tasfiye olmayacağını açıkladı.
Kurultayla yeni bir sayfa açacağını söyledi.
Ancak kurultay sonrasında herkesin kurallara (!) parti disiplinine, yetkili organların aldığı karara bağlı kalması ve saygı göstermesi gerektiğini vurguladı. Kılıçdaroğlu kurultayda tasfiye değil bütünleşme istediğini ifade etti.
Aynı Kılıçdaroğlu disipline uymayanlara karşı acımasız olacağına da dikkat çekti.
Parti içinde kendisine gösterilen muhalefeti ‘çatlak ses’ olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, parti de disiplin sağlamanın halka giden yolu açacağını iddia etti (!)
Çatlak sese izin vermeyeceğini şiddetle ifade eden Kılıçdaroğlu, işaret parmağını sallayarak “Bunu baştan söylüyorum ki herkes oyunu ona göre kullansın” demeyi de ihmal etmedi.
Eleştiriye kapalı olmadığını ancak eleştirinin de bir adabı olduğunu vurguladı.
Kılıçdaroğlu basın toplantısıyla yapılan eleştiriyi kabul etmediğini, eleştirinin parti organlarında kapalı kapılar ardında yapılması gerektiğini ifade etti. Kurultay öncesi mesajlarında Kılıçdaroğlu, kurultayda Türkiye’nin iki temel sorununa dikkat çekeceğini belirtti.
İşsizlik ve Kürt sorunu…
Kurultayda konuşmasını bu iki temel eksende yapacağını ve halka yeni bir tablo sunulması gerektiğini açıkladı.
Muharrem İnce’nin adaylığının partiyi böleceğine inanmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, kurultayda demokrasinin işleyeceğine vurgu yaptı.
Birlik beraberlik vurgusu için kurultayda Muharrem İnce’ye birlikte oturalım çağrısı yaptığını belirten Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’ye her türlü kolaylığın gösterildiğini belirtti.
CHP her olağan ya da olağanüstü kurultaya “Demokrasi, değişim, özgürlük, eşitlik” gibi söylemlerle gider. Kurultaydan kurultaya bu tanımlamaların yerleri değiştirir.
Tüzük değişikliği her kurultayın temel söylemleri arasında yer alır. Tüzükten herkes şikayetçidir ancak tüzük bir türlü değiştirilmez.
5-6 Eylül kurultayı bir hasret giderme kurultayı değil. CHP’li delegeler bu kurultaya neden gerek duyulduğunu biliyorlar.
Bilerek gidiyorlar, bilerek oy kullanacaklar.
Muharrem İnce’yi yarına bırakalım.