ÇAM AĞACI
CHP-AK Parti rekabetinde yeni döneme girildiğini geçen hafta içinde ifade etmiştik, bu yeni döneme dikkat çekmiştik.
Bir bu yandan bir o yandan gelen açıklamalarla yeni dönem rekabeti aldı başını gitti.
İş söz düellosuna dönüştü.
Bir CHP açıklıyor, bir Ak Parti.
Bazen Ak Parti’nin açıklamasına CHP, iki açıklamayla cevap veriyor.
Sabah yapılan açıklamayı öğleden sonra bir diğeri takip ediyor.
Açıklamanın daha mürekkebi kurumadan, karşı taraftan yeni bir açıklama geliyor.
Böyle olunca da yazılı medya şaşkına, sosyal medya da çorbaya dönüyor.
***
Düelloda CHP’den farklı isimler, farklı zamanlarda görüş bildirse de rekabet Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk üzerinden devam ediyor.
Öztürk, farklı zamanların değişmez ismi olarak yaylım ateşine devam ediyor.
Ancak arada “Ben artık il başkanı değilim, seçilmiş milletvekiliyim” diyerek siyasî denklik hatırlatması yapıyor.
Yani, “dengim konuşsun, siz ne konuşuyorsunuz” demeye getiriyor.
Bu kentte siyasî denkliğe de hassasiyet gösteriliyor.
Böyle durumlarda açıklamayı bir milletvekili yapıyor.
Milletvekiline cevabı milletvekili veriyor ve böylece demokrasimiz kazanmış oluyor.
Ak Partili diğer vekil Hasan Özyer ise bu işlere hiç karışmıyor.
Kim bilir, karışmayarak belki de en doğrusunu yapıyor.
***
Biliyorsunuz yeni dönem CHP-AKP rekabetinin tam merkezinde çam ağaçları bulunuyor.
Pinus cinsi, iğne yapraklı çam ağaçlarının bizde beş türü bulunuyor.
Sarıçam, karaçam, halep çamı, kızılçam ve fıstık çamı.
CHP-AKP rekabetine konu olan ağaçlar hangi türe giriyor? Bilmiyoruz.
“Kestirmeyiz” denilen “keser yerine yenisini dikeriz” denilen ağaçların türü ne? Gerçekten bilmiyoruz.
Sarı mı, kara mı, kızılçam mı?
Yoksa halep çamı mı?
Bilmiyoruz.
Bildiğimiz; çam ağaçlarının yapılacak tesisin önüne geçtiği ve tesisten çok, çam ağaçlarının konuşulduğu…
Söz konusu çamların türü konusunda (!) taraflardan açıklama bekliyoruz.
***
Bunun ötesinde biliyoruz ki;
Bodrum Yarımadası’nın altyapısına yönelik tesisin yapılması çok önemli.
Yine biliyoruz ki; imar tecavüzüne uğramış Yarımada’nın o müthiş doğasının da korunması gerekli.
Bir yerde tesis,
Bir yerde çam ağaçları.
İki arada bir deredeyiz.
Bir yanımız Şah Hakayi;
Ağaçtan yana,
Diğer yanımız Jane Jacobs;
Modernlikten yana…
Anlayacağınız;
Zor kararların arifesindeyiz.