Muğla Büyükşehir Belediyesi bilgilendirme toplantılarının sonuncusu Menteşe İlçesinde yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, bu toplantıda da ödeneklerin yetersiz olduğunu belirtti, Avrupa’yı örnek gösterdi.
Sayın Gürün her fırsatta büyükşehir yasasını eleştirmeye Menteşe’de de devam etti. Büyükşehir sayısının 30’a ulaştığını anımsattı “Parantez içinde buna büyükşehir demek mi doğru” dedi.
Sayın Gürün Türkiye’nin yüzde 93’ünün belediye sınırları içinde yaşadığına dikkat çekerek “Nüfusumuzun yüzde 93’ü belediyeden hizmet bekliyor. Eski yıllara göre artık şehirlerde yaşayan, köylerde yaşayan hemşerilerimizin talepleri sadece elzem olan alt yapı ihtiyaçları değil, başka talepleri de arttı artmaya da devam ediyor” dedi ve ekledi.
“Bu da gelişim için çok önemli, ama bunları karşılayabilmek ancak finansman ile olur. Yüzde 93’ü belediye sınırları içinde yaşayan bir Türkiye için belediyelerin almış olduğu ödenek gerçekten yetersiz”…
Bilgilendirme toplantılarını çok önemsediğimizi daha önceden de ifade etmiştik. Yasanın getirdiği yeni yönetim şekli konusunda vatandaşa yönelik bu toplantıların neredeyse tamamında üç aşağı beş yukarı aynı şeyleri dinledik, mükerrer açıklamaları takip ettik.
Bilgilendirme toplantılarında bir çok başlığın yanında “yasanın yanlışlığı ve ödeneklerin yetersizliği” başlıkları diğer başlıkları geride bıraktı.
***
Sayın Başkan Gürün’ün 30 ili kastederek “Parantez içinde buna büyükşehir demek mi doğru” açıklamasına katılamıyoruz. İllerin statü terazisi CHP’ye geçtiği gün (!) statüler yeniden tariflenir. Ancak bugün 30 il arasında büyükşehir statüsünü kimin hak ettiğini, kimin hak etmediğini arayıp bulmak bizim işimiz değildir.
Bu süreçte başka illerin ve o illerin koşulları bizi hiç ilgilendirmez, bizi de bağlamaz.
Sayın başkan Muğla’yı bizim gibi görmüyor olabilir.
Muğla’nın yeni bir statüye hazır olmadığını düşünebilir.
Bize göre Muğla; sahip olduğu kaynakları ile büyük bir şehirdir. Ayrıca her türlü şehircilik ya da yönetim modelinde itibarı hak eden tarım ve turizm sektörleriyle bir lokomotif kenttir.
***
Büyükşehir statülü seçimlerin üzerinden yaklaşık 10 ay geçti. Büyükşehir statüsü ile yetkisi, donanımı, taşınmaz varlıkları ve finansal kaynakları arttırılan Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin yasaya uygun idari yapılanmasını tamamlamak üzere olduğunu biliyoruz.
Artık “yasa yanlış, ödenek yetersiz” söyleminin ötesine geçmek, “yanlış yasayla, yetersiz ödenekle” ne yapılabileceğine bakmak zorundayız diye düşünüyoruz.
***
Doğrudur, Belediyelerin almış olduğu ödenekler gerçekten yetersizdir. Ancak belediyelerin tek gelir kaynağı genel bütçeden alınan ödeneklerle sınırlı değildir. Belediyelerin kendi gelirleri de mevcuttur.
Büyükşehir statüsü ile yetkisi, donanımı, taşınmaz varlıkları ve finansal kaynakları arttırılan Muğla Büyükşehir Belediyesi artık büyük bir kaynağın, büyük bir envanterin sahibi olmuştur. Bu envanterin içinde sıkça duyduğumuz; ilçe belediyelerinden büyükşehire geçen borçların yanında ilçe belediyelerinden büyükşehire geçen alacakları da mevcuttur.
Ancak biz henüz aynı ilçe belediyelerinden büyükşehire devredilen alacakların ne kadar olduğunu bilmiyoruz. Önümüzdeki süreçte bunlar mutlaka kamuoyuna açıklanacaktır diye düşünüyoruz.
***
Biliyorsunuz, başta Fethiye, Bodrum, Marmaris ve Milas ilçe belediyelerinden büyükşehire devredilen borçlarla ilgili sayısız açıklama yapıldı. Biz bu borçların ana borç olarak aktarılmasını yanlış buluyoruz. Bu borçlar belediye başkanlarının yeme-içme, gezme-tozma borcu değildir. Bu borçlar kanalizasyon, arıtma sistemi gibi altyapıyla ilgili yapılan yatırımdan kaynaklı borçlardır. Bildiğimiz kadarıyla bu yatırımlar birkaç yıl ödemesiz ve on yıllara yayılan bir ödeme sistemine sahiptir. Tıpkı Menteşe olarak adı değiştirilen Muğla Belediyesi tarafından kredi ile merkeze yaptırılan altyapı, kanalizasyon ve arıtma tesisi yatırımı gibi sistem çalışarak borcunu öder, borç yıllara varan bir tahsilat yöntemiyle her bir kullanıcıdan atık su bedeli olarak tahsil edilir. Muğla Belediyesi’nin kanalizasyon, arıtma ve alt yapı yatırımı da büyükşehirin devraldığı borç envanterinin içindedir. Tıpkı Fethiye, Bodrum, Milas, Marmaris belediyeleri gibi Menteşe (Muğla) Belediyesi de büyükşehire borç ve alacaklarını devreden belediyeler listesindedir.
***
Toparlayalım.
Bu yazıdan Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Osman Gürün’e muhalefet ettiğimiz kanısı çıkarılmasın. Bu yazı o niyetle kaleme alınmış değil. Bu süreçte kimse bizden kavga etmemizi beklemesin. Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Osman Gürün’ün geride bıraktığımız 10 aylık süreçte statü ile gelen yeni idari yapılanma sürecine gayret gösterdiğini bu işte sona yaklaştığını biliyoruz.
İdari yapılanmasını tamamlamış büyükşehir belediyesinin en uzak ve en yakın yerleşim biriminde yaşayan her bir vatandaşına günlük hizmeti yeni kurulan hizmet birimleri aracılığıyla ulaştıracağını da biliyoruz.
Bir gazeteci olarak büyükşehir statüsü ile yetkisi, donanımı, taşınmaz varlıkları ve finansal kaynakları arttırılan ve artık büyük bir kaynağın sahibi olan Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin ve yöneticilerinin sahip olduğu envanterin farkına varmalarını istiyoruz.
Torba yasa ile yürürlüğe giren yeni vergi affı uygulamasıyla büyükşehir belediyesinin emlak vergilerinden elde edeceği gelirin ne kadar olduğunu öngören var mı? sorusuyla bu yazıdaki derdimizi örnekleyim. Emlak vergileri’nin yüzde 40’nın tahsil edildikten sonra 10 gün içinde büyükşehir belediyesine devredileceğini hatırlatarak sonlayalım…