Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı konusunda “Neden Olmasın” noktasına getiren gerçek, geçtiğimiz gün Hürriyet Gazetesi Yazarlarından Gazeteci Ahmet Hakan’ın Kocadon’la yaptığı röportajda da ortaya çıktı.
Ahmet Hakan’ın sorularını yanıtlayan Mehmet Kocadon, on bir belde belediyesinin bulunduğu Yarımada’nın tek bir belediyeye, Bodrum’un da Muğla Büyükşehir’e bağladığını belirtti.
Gazeteci Ahmet Hakan’ın röportajında büyükşehir konusunun ele alındığı bölümde yer alan ifadelerini baktığınızda Başkan Kocadon’un “Neden Olmasın” dediğini de anlıyorsunuz.
Başkan Kocadon röportajında Bodrum’un özel bir statüde olmasını, bağımsız olması gerektiğini dile getiriyor. Bodrum’un bir şehir değil, bir coğrafya olduğuna dikkat çekiyor.
Kapatılan beldelerden kaynaklanan sorunlar olduğunu ifade eden Kocadon; Yalıkavak ve Turgutreis gibi belde belediyelerinin kapatılmaması gerektiğine vurgu yapıyor.
Turgutreis’in kışlık nüfusunun 35 bin, yazlık nüfusunun ise 350 bin civarında olduğunu belirten Kocadon, bugün orada sadece mahalle muhtarlarının bulunmasının yanlışlığına dikkat çekiyor.
Kaotik bir yönetim sorununa işaret eden Başkan Kocadon, sorumluluğun kendilerinde değil, Muğla Büyükşehir Belediyesi’nde olduğunu şu sözlerle dile getiriyor; “Altyapının sorumluluğu bende değil. Su yetkisi bende değil. İtfaiye bende yok. Ulaşım bana bağlı değil. İmar bende değil. Biz bir tek çöp topluyoruz”…
Açıklamasında Bodrum Marmaris ve Fethiye gibi büyük ilçelerin Muğla’ya bağlanmasının yanlış olduğunu ileri süren Mehmet Kocadon, bu üç ilçenin de Muğla’dan büyük olduğunu ancak bu üç ilçeye de Muğla’nın hizmet verdiğine dikkat çekiyor.
Ahmet Hakan’ın “Muğla krallık mı?” sorusuna Başkan Kocadon; “Evet ama Bodrum’un kışlık nüfusu
Muğla’nın üç katı” sözleriyle yanıtlıyor.
İşin ironisi ortaya koyuyor.
Büyükşehir yasasının yürürlüğe girdiği tarihten bu güne bir yetki kargaşası yaşandığını belirten Mehmet Kocadon, özel bir statü ile yaşanan sorunların son bulacağına inanıyor.
Bodrum coğrafyasının kendine özgü sorunları olduğunu, bu sorunların yerinde çözülmesi gerektiğini ifade eden Kocadon, Bodrum olarak ülke ekonomisine iki milyar dolar kazandırdıklarını belirtiyor. Sonuç itibariyle Bodrum gibi marka olmuş bir yerleşkenin daha farklı ve daha güçlü bir yönetimle yönetilmesi gerektiğini savunuyor.
Bu açıklamaları okuduktan sonra her birimiz “Kocadon işte bundan dolayı büyükşehiri istiyor” diye düşünebiliriz.
Sizde biliyorsunuz ki;
Burada sorun sadece yasa değil.
Sizde biliyorsunuz ki;
Yasa kadar yönetici profili ve uygulanan yöntemlerde yaşanan sorunları tetikliyor.
Yetki ve gelir kaybıyla muhtarlara dönen ilçe belediye başkanları, büyükşehirle birlikte gelen statik yöntem ve uygulamalarla tahammül edilmez noktalara, hizmet etme noktasında da halkla karşı karşıya geliyor.
Belirtmek isteriz ki;
Büyükşehir yasasının getirdiği yeni yönetim şekli en çok Bodrum, Fethiye ve Marmaris gibi sezonda 3 milyon kişiye hizmet veren büyük yerleşkelerin belediye başkanlarını ve belediyelerini zora soktu.
Birçoğu büyükşehir yasası hakkında bilgilenmeden aday olan ve seçilen belediye başkanlarının tamamına yakını bugün zor durumda.
İşin garip tarafı zor durumda olan belediyelerin büyük çoğunluğu ise CHP’li (!)
Ak Partili belediyeler ise yüzlerini Ankara’ya dönmüş, işlerini bakanlıklar üzerinden yürütüyorlar.
Biliyorsunuz büyükşehir yönetim şekline ilk tepki Demokrat Partili Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı’den ardından CHP’li Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar’dan gelmişti. Yine CHP’li Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un yasaya yönelik eleştirileri ile yasaya duyulan tepkiler zirveye ulaştı.
Sözcü ve Hürriyet Gazetelerinde yer alan Mehmet Kocadon röportajları ile hal-i pürmelalimizi duymayan kalmadı.
Büyükşehir statüsüyle geçen 15 ay sonunda Bodrum gibi Fethiye ve Marmaris gibi turizm merkezi olan, sezonda 3 milyon kişiye hizmet veren büyük yerleşkelerin bu yasayla ve bu anlayışla yönetilemeyeceği artık netlik kazandı.
Başkan Kocadon bu süreçte bir şey yaptı.
Mal, gelir ve yetki kaybına uğrayan, hizmet üretmekte zorlanan diğer ilçe belediye başkanları gibi eli kolu bağlı oturmak yerine Kocadon, büyük bir planlama ve yetkiyi elinde tutan büyükşehir belediye başkanlığını hedefine koydu.
Başkan Kocadon, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı olabilir mi?
“Neden Olmasın”…