REFERANDUM TURLARI
Referandum turları başladı.
Hayırcı CHP’liler,
Evetci Ak Partililer,
Anayasa değişikliğine ‘Evet’ diyen MHP genel merkezine karşın; ‘Hayır’ demeye hazırlanan Ülkücüler…
Bu üçlü arasında en yoğun çalışan Hayırcı CHP’liler.
CHP örgütlerinin oluşturduğu komisyonlar, sokağa çıktılar bile.
Kitle örgütleri, meslek odaları CHP’lilerin ziyaret trafiğini oluşturuyor.
Evetci Ak Partililer ise henüz sokağa inmiş değiller.
Teşkilat içi toplantılarına devam eden Ak Partililer henüz vitesi büyütmediler.
Henüz salonlardan çıkmadılar.
Hayırcı olduğunu ifade eden ülkücüler ise olan biteni uzaktan seyrediyorlar.
Bazıları ‘oyları sanki çift sayılacakmış’ gibi pek havalı (!)
O türün seçmeni “Referandumun sonucunu bizim oylar belirler” düşüncesindeler.
Aslında haksızda sayılmazlar.
Bazı siyaset bilicilerin iddialarına göre;
MHP çatısı altındaki ‘Hayır’ oyları işin şeklini değiştirebilir.
Yüzde 5-6 oranında hayır oyu referandum sonuçlarını etkileyebilir.
MHP Lideri Bahçeliye tepkili ülkücülere sorarsanız “Ülkücülerin yüzde 80’i referandumda ‘hayır’ diyecek”.
Bu bize göre gerçekleşme ihtimali olmayan (!) bir yüksek beklenti.
Ancak siyasette ‘olmaz’ diye bir şey yok.
Siyasette herşey olabilir, siyaset beş dakikada herşeyi değiştirebilir.
Referanduma gidilen süreçte;
CHP’nin tavrı belli.
Ak Parti’nin de tavrı belli.
Belli olmayan, kesinliği tartışılan MHP seçmeninin tavrı.
Ülkücülerin bir kısmı genel merkezin aldığı karara tepkili.
Bazıları hala değişikliğe rejim değişikliği olarak bakıyorlar.
Ötesinde de HDP’nin tavrı da kesinliği tartışılan grupta yer alıyor.
Zira HDP’ye oy veren islamcı gruplar Ak Parti’nin hedefinde bulunuyor.
Biliyorsunuz referandum, sonuçları itibariyle diğer seçimlerden ayrılıyor.
Referandumun sonucu ile diğer seçimlerde olduğu gibi; partilerin oy oranı belirlenmiyor.
Zira referandum mekanizması;
‘Evet’ ya da ‘Hayır’ üzerine kuruluyor.
Seçmen bu nedenle örgütsel karara uymayabiliyor.
Referandumda seçmen; toplumsal tercihten bireysel tercihe geçebiliyor.
Bu noktada hem CHP’nin, hem de Ak Parti’nin kendi seçmeni dışında farklı siyasi yapılara ait seçmene yönelmesini normal karşılamak gerekiyor.
Renkli bir propaganda dönemine doğru yol aldığımızı ve yerelde bu dönemi de yakından takip edeceğimizi belirterek sonlayalım…