Sayıştay, Muğla’da doğal sit ve özel çevre koruma bölgelerindeki yerlerin mevzuata aykırı şekilde ihale edildiğini tespit etmişti.
Sayıştay’ın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2014’teki faaliyetlerine ilişkin denetim raporunda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Türkiye Çevre Koruma Vakfı ile Muğla Valiliği’ne bağlı olan Muğla’ya Hizmet Vakfı’nın yüzde 50’şer hisse ortaklığıyla kurulan MUÇEV’e yapılan ihaleleri mevzuata aykırı bulmuştu.
Sayıştay raporunda, tabiat alanlarındaki günübirlik alanların MUÇEV’e kiralanmasının Tabiat Varlıkları ve Doğal Sit Alanları ile Özel Çevre Koruma Bölgelerinde Bulunan Devletin Hüküm ve Tasarrufu Altındaki Yerlerin İdaresi Hakkında Yönetmelik’e aykırı olduğu belirtilmişti. Raporda,“Yönetmelikte öngörülen ihale usulleri dışında MUÇEV ile her alan için ayrı ayrı yapılan protokollerle ‘günübirlik alanların’ kiraya verilmesi, kiralayan şirketçe bu alanların daha yüksek bedelle üçüncü şahıslara ihale yoluyla kiraya verilmesi”nin yönetmeliğe aykırı olduğuna dikkat çekilmiş, yasaya aykırı yapılan işlem Sayıştay raporuyla tespit edilmişti.
***
Sayıştay raporunu Ekim ayı içerisinde sizlerle paylaşmış, konuyla ilişkili olarak o gün şu soruları sormuştuk.
-Sayıştay raporuyla yasaya aykırı işlem ortaya çıktığına ve tespit edildiğine göre ortadaki hukuksuzluk karşısında Muğla Valiliği ve MUÇEV nasıl bir yöntem izleyecek?
-Bu hukuksuzluk nasıl açıklanacak?”
-Kriterlere uymadığı Sayıştay raporunda tespit edilen MUÇEV’e verilen alanlar içerisinde yer alan İztuzu Plajı, kriterlere ve kamu yararı ilkesine uygunluk taşıyan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’ne verilirken, yani İztuzun’da yanlıştan dönülürken, Ölüdeniz (Kumburnu ve Belcekız), Akbük Koyu ve Akçapınar Sörf Alanı’na yönelik hukuka aykırı kiralama işlemlerindeki hukuksuzluk ne olacak?
-Bu durum kamuoyuna nasıl açıklanacak?
-Hukuksuzluğun oluşturduğu kamu zararı (!) ihaleyi alan firmaların zararları kime fatura edilecek?
***
Yukarıda cevap bekleyen sorulara henüz yanıt gelmedi.
Sayıştay raporunda yer alan bakanlık cevabında “Bundan sonra yapılacak kiralama işlemlerinde denetim raporunda yer alan görüşler dikkate alınarak işlem tesis edileceği” belirtmiş olmasına karşın bu konuda da henüz bir adım atılmadı.
Biliyorsunuz, Muğla Büyükşehir Belediyesi, 2014 yılında yürürlüğe giren büyükşehir yasası öncesinde devir teslim komisyonunda yangından mal kaçırır gibi taşınmazlar listesinin ilk sıralarında yer alan Ölüdeniz (Kumburnu ve Belcekız), Akbük koyu ve Akçapınar’ı kaybetmesi sonrasında hukuk mücadelesi başlatmıştı.
Geçtiğimiz Ekim ayında kamuoyunun bilgisine sunulan Sayıştay raporuyla Muğla Büyükşehir Belediyesi, sahibi olduğumuz taşınmazların geri kazanılması konusunda çaba ve gayretlerine yeni bir halka ya da talep ekledi mi? henüz onu da bilmiyoruz.
Muhataplarından yukarıda yer alan soruları yanıtlamalarını (!), kamu yararına hizmet veren belediyelerden taşınmazların geri kazanılması konusunda yürütülen çalışmalar çerçevesinde son durumla ilgili kamuoyunu bilgilendirmek adına açıklama bekliyoruz.
Sayıştay raporu sonrasında kaleme aldığımız “Sayıştay raporu ne anlama geliyor?” başlıklı yazıda kamu yararına hizmet veren belediyelerin Ölüdeniz (Kumburnu ve Belcekız), Akbük koyu ve Akçapınar’ı yeniden kazanabileceğimizi ifade etmiştik.
Hala bu haklı talebimizin arkasında olduğumuzu belirterek sonlayalım…
Bugün yemin ederek göreve başlayan iktidar ve muhalefet milletvekillerini Muğla’nın taşınmazlarının geri kazanılması için gereken çaba ve gayreti göstermelerini beklediğimizi bir kez daha ifade edelim…