İLKER

9

İLKER
Onun işi araştırmak ve yazmak.
O araştırır ve yazar.
Aslında Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenidir.
Bana göre de bir halk kültürü bilimcisi…
Kendisine bir araba olacak olsa, dağa-taşa, dere-tepe düz gidebilmek için son model otomatik bir sedan yerine kamyonet ya da minibüsü tercih eder.
Dağ-taş kırsal onun için önemlidir.
Zira kırsal, Muğla ruhunu oluşturan yerdir.
Ve o yıllardır bu ruhun peşindedir.
Kimden mi bahsediyoruz.
Araştırmacı-Eğitmen-Yazar İlker Altınsoy’dan.
Kentle-kırsal kadar zıt olsak,
Birbirimize zerre kadar benzemesek de;
Kendisi yeğenimdir, amcazademdir.
Pisili Boyacılar sülalesinden, Altınsoyların eli kalem tutan iki isminden birisidir.
Kitaplarını kaleme almadan önce her yazar-çizer gibi yazar sendromuna kapılıp, kuluçka sürecini yaşar ve o kuluçka döneminde benim hiç ama hiç şansım yoktur.
Kitabın kapak tasarımından tutunda, nasıl yayınlanması gerektiği konusuna kadar fikir ayrılığı ile zirve yapan ilişkimiz, kitabın yayınlanmasıyla son bulur.
Ta ki yeni bir araştırmaya yeni bir kitaba kadar.
Bilindiği gibi Muğla onu araştırmalarıyla, türkülere konu olmuş olayların gerçeklerini roman tadındaki kitaplarıyla tanır.
Kerimoğlu bunların ilkidir.
Karaova Düğünü ikincisi.
Daha sonra Muğla Manileri ve Ormancı.
Ardından kaynak bir kitaba dönüşen Özümüz Sözümüz Sazımız.
Son olarak da Gökyörük.
Yakından biliyorum bu kitapların tamamı çok uzun süren araştırmalar sonucunda kaleme alındı.
Dağ-taş çok mazot yakıldı, yüzlerce kişi ile yüz yüze görüşüldü.
Yazılı tarih konusunda sınıfta kalan bir ilin yazarı olarak İlker Altınsoy, yayınladığı eserleri ile yakın tarihimize de ışık tutmuş oldu.
Özellikle türküler ve öyküleri ile…
O, araştırmalarla sahip olduğu birikimlerini birileri gibi kent eliti olmak, imtiyazlı sınıfa girmek için kullanmak, kendine saklamak yerine tüm bunları toplumla paylaşmayı yeğledi.
Türkülerin sözlerini ve öyküleri değiştirmek yerine gerçeği neyse onu yazdı.
“Ahmet’e, Mehmet’e ayıp olur, Ali-Veli kırılır” demedi.
Onun eserlerindeki gerçeklikle kentin kültür sanatı hamasetten, ötesinde vesayetten kurtuldu.
Muğla Halk Kültürü alan tarayıcısı olarak araştırma ve derlemelerinden oluşan belge/roman eserleri ile İlker, tüm imkânsızlıklara karşın yeni bir kültür/sanat envanteri oluşturdu.
Eserleri kaynak kitap olarak arşivlerimizdeki yerini aldı.
Tüm bunların ötesinde önemli bir iş daha yaptı.
Muğla’nın yakın tarihinde kültür ve sanat yaşamında unutulan tüm değerleri kayıt altına aldı.
“Bu isimleri unutmayın” dedi.
Yaklaşık 10 yıl süren bir araştırma ve kuluçka döneminin sonunda “Özümüz Sözümüz Sazımız” kitabını genişleterek yeni bir kitap daha yazdı.
“Muğla Türküleri ve Öyküleri, Çalgılarımız ve Çalgıcılarımız” başlığı taşıyan yeni kitabında 400’e yakın türküyü kapsayan çalışmasıyla, unutulan ötesinde unutulmaya yüz tutmuş müzik emekçilerine gönderme yaptı.
Kemancı Tahir Usta, Sarı Malik, Bandocu Kamil, Kocakuş Alirıza, Ciğersiz Salih, Davulcu Mahmut, Köroğlu, Hafız Sabri, Çelik Usta, Fıstıkçı Ali, Kemancı Rasim, Arap Umman, Koçum Ayşe, Beldir Kızı, bu yeni kitapta yerlerini aldı.
Bu kitabı neden yazdığını sorduğumda İlker, şunları söyledi:
“Kitapta Muğla’nın bütün köylerinde ve beldelerinde unutulmaya yüz tutmuş toplam 400 türkünün derlemesi ve öyküleri, bunun yanında halk müziğine yön veren, emek harcayan ustaları, daha da ötesinde TRT kayıtlarına giren türkülerimizin söz ve ezgi yanlışlıklarını ortaya koyduk. Yanlış bilinen öyküleri kayıt altına aldık. Sözlü tarih üzerine kurulu kent kültürünü yazılı hale getirmek, gelecek kuşaklara miras bırakmak istedik. Tüm bunları kendi çabamızla, kendi kaynaklarımızla gerçekleştirdik. Kültür ve sanat kenti olduğu iddia edilen Muğla’da yazara-çizere, sanata-sanatçıya sahip çıkılmamasının derin üzüntüsünü yaşıyorum”…
“Muğla Türküleri ve Öyküleri, Çalgılarımız ve Çalgıcılarımız” kitabı bir iki gün içerisinde okuyucusu ile buluşacak.
Muhtemel bir de imza günü düzenlenecek.
Nerede nasıl olur? henüz bilmiyoruz.
Bildiğimiz, bu yeni eserinde kent kültürü kaynak kitapları arasında yer alacağı.
İster edinin, ister uzaktan seyredin (!)
Karar sizin…

Haberi Paylaş