Bir daha yineleyelim.
31 Mart yerel seçimleriyle başlayan yeni dönemi önemsiyoruz.
CHP’li büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasında sağlanan barış ortamının yatırım ve hizmet alışverişini olumlu yönde etkileyeceğini düşünüyoruz.
Yatırımcı belediye olarak büyükşehir belediyesininyeni dönemde ‘Abi’ pozisyonu ile ilçe belediyelerinin birçok sorununa çözüm getireceğine inanıyoruz.
Evet, bu bize ait bir tespit.
Katılırsınız, katılmazsınız.
Biz böyle düşünüyoruz.
Bir önceki dönemde yani 2014-2019 arasında yaşanan kırılmaların ötesinde incinmelerin yeni dönemde yaşanmayacağını düşünüyoruz.
Aktörleri ve zemini değişen yerel siyasetin ötesinde yerel yöneticilerinin bu seçimden ders çıkardığına inanıyoruz.
Dileğimiz kavgadan gürültüden uzak bir hizmet ve yatırım dönemi.
Başkan Gürün yeni döneme ilişkin başkalarına ışık vermiyor olabilir.
Normaldir.
Biz bu konuda yüksek beklentinin sahibiyiz.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ün seçimlere yönelik seçimsöylemlerini yakından takip etmemizin, ne söylediğine bakmamızın,yeni döneme ilişkin olumlu düşünmemizde etkisi büyük.
Bunun ötesinde il genelinde dağıtımı yapılan 2019-2024 Projeler başlıklı seçim kitapçığının da.
Bildirge statüsündeki seçim kitapçığında yer alan projelerin büyük çoğunluğunun ilçelerin temel altyapı hizmetlerine,üretim değerlerine ve ekonomisine yönelikolması yeni dönemde büyükşehirden beklentilerimizi yükseğe taşıyor.
Altyapı yatırımları, jeotermal tesisler, katı atık düzenli depolama tesisleri, vahşi depolama tesislerirehabilitesi, yol yapımı, içme suyu hattı yenilemeleri, kanalizasyon ağları, içme ve atık su arıtma tesisleri, kentsel tasarımlar, yenilemeler, kıyılarda sintine atık tesisleri, verimli tarıma yönelik projeler, çevreye ve doğaya saygılı nazım imar planları, deniz taşımacılığı seçim kitapçığında yer alan projelerden bazıları.
İsteyen açıp bakabilir.
Seçim bildirgeleri namus belgesi gibidir.
Bize göre tüm bunların hepsi yeni dönemde yapılabilir.
İyi bir planlama, belediyeler arası diyalogla bu projelerin hepsi bu beş yıllık süreçte yapılabilir.
Büyükşehirle ilçe belediyeleri arasında siyasete dayalı ilişkiler, hizmete dayalı ilişkilerin önüne geçmez, yetki kargaşası yaşanmaz, mesele bir kimlik savaşına dönmezse neden olmasın?
‘Evdeki huzur sokağa yansırsa’ hepsi gerçekleşebilir.
Memleketin yerel yönetimler eliyle acil çözüm bekleyen onca sorunu var.
Birçoğu dünya markası olan ancak temel altyapı hizmetlerinden yoksun bırakılan ilçelerin bugüne kadar nasıl yönetildiği ortada.
***
Bu köşede yer alan içeriklerin sosyal medya üzerindeki paylaşımlarına yapılan yorumlarla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluk, yorum yapan kişilere aittir. Köşe yazısının yazılı ve görsel yayın kurumlarında ve internet medyasında izinsiz kullanımı yasaktır.