MAHALLELER ‘KIRSAL VE KENTSEL’ OLARAK YENİDEN YAPILANDIRILACAK
Muğla’nın elinde iki kartı var.
İlki tarım, ikincisi turizm.
Bu kartlardan tarım kartına olan kişisel bir hassasiyetimiz herkesin malumu.
Kentin gıda ve tarım ürünlerine, bu ürünlerin markalaşmasına duyduğumuz yakın ilgi, kırsal kalkınma modelinin temeline bu düşünceyi oturtmamızdan kaynaklanıyor.
Bu nedenle tarıma yönelik konuları yakından takip ediyoruz.
Bilindiği gibi 3. Tarım Orman Şurası Sonuç Bildirgesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı.
17 Temmuz’da başlayan 127 gün süren şura da çok önemli kararlar alındı.
Sonuç bildirgesinde yer alan her bir madde tarım ve orman varlığı açısından lokomotif kentlerden birisi olarak bizi yakından ilgilendiriyor.
Hatta her bir maddenin ayrı yazı konusu olduğunu söylemek mümkün.
Ancak biz bugün şura sonuç bildirgesinde yer alan ve bize göre diğerlerinden çok daha fazla önem taşıyan bir maddeyi gündeme getirmek istiyoruz.
Madde şöyle:
“Büyükşehir belediyelerinde mahallelerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, kırsal mahallelerde köy tüzel kişiliği yapısının korunması, kırsal yaşamın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bütüncül ve entegre bir bakış açısıyla koordine edilmesi”…
Umarım sizin de ilginizi çekmiştir.
Bilindiği gibi büyükşehir yasası 2014 yılı Nisan ayında yürürlüğe girdi.
Yasanın temel gerekçelerinden birisi yerel yönetimlerce sunulan hizmetlerde etkinlik ve verimlilik sağlanmasıydı.
6360 sayılı yasayla yerel yönetim yapısında büyük değişiklikler hedeflenmişti.
Büyükşehir belediyelerinin sınırı il mülki sınırlarına genişletilmiş, hizmet ölçeği büyütülerek büyükşehir belediyelerin mali gücü arttırılmıştı.
Büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde belde belediyeleri kaldırılmış ve köyler beldelerle birlikte ilçeye bağlı mahallelere dönüştürülmüştü.
6360 sayılı yasanın büyük şehirlerin yönetimine ilişkin köklü değişikler getiren, katılımcılık, hizmetlerde bütünlük, etkinlik ve verimlilik gibi ilkeleri amaçlaması ilk etapta eleştirilse de olumlu karşılanmış, ancak kırsal alanların kentsel alanların yönetimine dâhil edilmesi tartışma, ötesinde kargaşa yaratmıştı.
Kırsal alanların kent merkezleriyle birlikte yönetilir hale gelmesiyle birlikte köy tüzel kişiliklerinin yitirilmesi ve mahalleye dönüşmesi zaten var olan sorunlara, yeni sorunlar ekleyerek bu uygulamayı çözüm bekleyen bir konuma taşımıştı.
Aradan beş yıl geçti.
Bu beş yılda yasasının getirdiği yönetim şekliyle ilgili sorunlar yaşadık.
Yasayı yapan da, uygulayan da büyükşehir yasasının yeniden revize edilmesi gerektiği konusunda görüşler açıkladılar.
Özellikle iktidar partisinin gerekli organları yasanın revize edilmesi için çalışma başlatmıştı. Bugün itibariyle bu çalışmanın bir sonuca doğru gittiğini anlamak mümkün.
3. Tarım Orman Şurası sonuç bildirgesinde yer alan; “Büyükşehir belediyelerinde mahallelerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, kırsal mahallelerde köy tüzel kişiliği yapısının korunması, kırsal yaşamın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bütüncül ve entegre bir bakış açısıyla koordine edilmesi” ifadesi bizi oldukça sevindirdi.
Köylerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, köy tüzel kişiliğinin korunması bu konuda yaşanan sorunların önüne geçebilir.
Ancak aynı madde de yer alan “Kırsal yaşamın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bütüncül ve entegre bir bakış açısıyla koordine edilmesi” ifadesi yeni tartışmaları tetikleyebilir.
Kırsalın yeniden tanımlanmasıyla köy tüzel kişiliğine kavuşan köyler, Valiliklere mi bağlanacak? sorusu tartışmaların merkezinde yer alabilir.
***
© MKG 2019-Bu köşede yer alan içeriklerin sosyal medya üzerindeki paylaşımlarına yapılan yorumlarla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluk, yorum yapan kişilere aittir. Köşe yazısını yazdırmadan önce çevreye olan sorumluluğun hatırlanmasında fayda vardır.