Haber Yorum – Muğla’nın gözde kıyı beldesi Akyaka’da yer alan Orman Kampı’nda başlatılan yapılaşma çalışmaları, çevreciler ve yerel halkın tepkisini çekiyor. Gökova Akyaka’yı Sevenler Derneği, projenin bölgenin koruma statülerini ihlal ettiğini ve geri dönüşü zor bir ekolojik tahribata yol açtığını duyurdu. Akdeniz ile Ege’nin birleşim noktasında yer alan Gökova Körfezi, 1988 yılından bu yana “Özel Çevre Koruma Bölgesi” olarak tanınıyor. Aynı zamanda “Nitelikli Doğal Sit Alanı” statüsüyle de koruma altındaki bölgede, son haftalarda yürütülen inşaat faaliyetleri kamuoyunda ciddi rahatsızlık yarattı. Gökova Akyaka’yı Sevenler Derneği tarafından yapılan açıklamada, “Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı” tarafından ihale edilen projenin yasal düzenlemelere ve çevre koruma kriterlerine aykırı olduğu belirtildi. Dernek yetkilileri, bölgede yoğun ağaç kesimi ve toprak tahribatı yaşandığını, doğal habitatın ciddi şekilde zarar gördüğünü kaydetti.
“Bu alan sadece Akyaka halkının değil, aynı zamanda nesli tehlike altındaki pek çok canlının yaşam alanıdır. Müdahaleler, ekosistemi geri dönüşü zor bir noktaya sürüklüyor” ifadeleriyle süreci eleştiren dernek, projenin ne yerel yönetimlerle ne de bölge halkıyla müzakere edilmeden başlatıldığını vurguladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “Doğal Sit Alanları Yönetmeliği” ile “Özel Çevre Koruma Kanunu”na açıkça aykırı olduğu savunulan uygulama, aynı zamanda çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) sürecinden de muaf bırakıldı. Bu durum, hem hukukçuların hem de çevre bilimcilerin tepkisini çekti. Çevre hukuku uzmanları, koruma statüsündeki alanlarda gerçekleştirilecek projelerin yalnızca çevresel kriterlerle uyumlu olması durumunda hayata geçirilebileceğini belirtiyor. Aksi halde, hem idari hem cezai yaptırımların söz konusu olabileceğine dikkat çekiliyor. Sosyal medyada geniş yankı bulan kampanyalarda, “Gökova betonlaşmaya değil, korumaya muhtaç” sloganı öne çıkıyor. Akyaka halkı, projeye karşı hukuki girişimlerin yanı sıra kamuoyunu bilgilendirme ve farkındalık yaratma amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlemeyi planlıyor. Bölge halkı ve çevre savunucuları, yetkililerden süreci şeffaf bir şekilde yürütmelerini ve tüm faaliyetleri durdurmalarını talep ediyor.