AK PARTİ “KAŞ YAPARKEN GÖZ ÇIKARDI” İDDİASI
Sosyal konut olarak pazarlanan ancak idari konut statüsünde uygulamaya konulan TOKİ 2. Etab konutlarına yönelik kura çekimleri yapıldı.
Buna göre kuraya katılarak ev alma hakkı kazananlar, peşinatları yatırdı.
Bu haliyle TOKİ 2. Etap, idari konut statüsüyle ev sahibi hayali kuran dar gelirlileri kapsam dışında bıraktı.
Gerek örgütlenme biçimi, gerek arsa üretmedeki verimliliği, gerekse inşaat hızı ve sayısal üretimi ile dar gelirlileri ev sahibi yapan ve diğer illerde örnekleri bulunan TOKİ, Muğla’da bu gerçeğinden ve sorumluluğundan uzaklaştı.
2. Etabın proje tipi değişince (!) alıcı tipi de değişti.
Sonuçta evler, hali vakti yerinde olan, yatırım yapmak isteyenlere gitti.
Böylece kentin emlak rantına uygun bir düzenleme de sağlanmış oldu.
Emlak ve kira gelirleri üzerine kurulan kentin kapalı ekonomik sistemi, bu yöntemle korunmuş oldu.
Tüm bunların ötesinde uygulama bir işe daha yaradı.
TOKİ 2. Etap uygulaması konut fiyatlarında da ciddi bir artışa neden oldu.
“TOKİ’de bile 2+1 konutlar şu kadar” kıyaslaması aynı koşuldaki konutların fiyatlarını yukarı çekti.
Sonuç itibariyle Ak Parti TOKİ ile Muğla’da; ‘Kaş yapmak isterken göz çıkardı’…
Özellikle kırsaldan kente yerleşen seçmen gruplarından oy alan Ak Parti, bu uygulamasıyla dar gelirli seçmenle olan ilişkisini tartışılır noktaya getirdi.
TOKİ ile ev sahibi olma hayali kuran, statünün değişmesiyle kandırıldıklarına inanan dar gelirlilerin büyük çoğunluğu siyasi tercihlerinde değişikliğe gideceklerini dile getirmeye başladı.
Hayal kırıklığından, toplumsal travmaya doğru yol alan dar gelirlilerin tepkileri, siyasi kulislerden bizlere kadar yansıdı.
Hak kaybına uğradığına, ötesinde kandırıldıklarına inanan dar gelirliler bu süreçte sitemlerini sadece Ak Parti üzerinden dile getirmedi.
Aralarında CHP’yi eleştirenleri vardı.
Dar gelirlilere göre; CHP’li yöneticiler olan biteni uzaktan seyretti.
Kentin gündeminden, merkezi idarenin yöntem ve uygulamalarından siyasi bir argüman çıkaramayan CHP yerel yöneticileri, TOKİ 2. Etap uygulamalarının dar gelirlilerde yarattığı hayal kırıklığının üzerine yeteri kadar gitmedi.
Bu süreçte CHP’nin Göcek Tüneline ilişkin yaptığı açıklamaların TOKİ’ye yapılan eleştirilerin önüne geçmesi ilgi çekici olmanın ötesinde, dar gelirlilerin sitemlerini doğrular nitelikteydi.
CHP daha işin farkına varmadan, bu sorundan siyasi bir argüman oluşturmadan, Ak Partililer yeniden devreye girdi.
CHP’nin tavrını fırsat gören, travmatik süreci kendi lehine çevirmek isteyen bazı Ak Partili yöneticiler ‘siyaset boşluk kaldırmaz’ gerçeğinden yola çıkarak dar gelirlilere yönelik yeni bir söylem geliştirdi.
Sokakta, caddede; 3. Etabın sadece dar gelirlilere yönelik olacağı açıklayan Ak Partili yöneticiler, bir sosyal proje olarak pazarlanan ancak farklı bir statü ile uygulamaya konulan 2. etabın yarattığı hayal kırlığının önüne geçmek gayreti içine girdi.
3. Etaba yönelik, umut dağıtan yeni açıklamalar (!) 2. etabın yarattığı hayal kırıklığını tedavi eder mi? Bilmiyoruz.
Bildiğimiz; TOKİ uygulamaları konusunda Ak Partili yerel yöneticilerin ve milletvekillerinin sınıfta kaldığı, bu noktada da siyasete ve siyasetçiye duyulan güvenin azaldığı.