“Bekleyin” telkininde bulunanlar ciddiye alınmamıştı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında atama yetkisi devri bir krize neden oldu. Erdoğan-Davutoğlu arasında atama yetkisi devri krizi olağanüstü kongrede yeni bir genel başkan seçmesiyle sona erecek. Davutoğlu ay sonundaki kurultayda aday olmayacak, başbakanlıktan ayrılacak.
Uzun süredir devam eden Beştepe-Çankaya çelişkisi sonunda ete kemiğe büründü.
Başta şeffaflık tasarısının rafa kaldırılması (!)
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın milletvekilliği için istifa edip sonra istifası geri almak zorunda kalması (!)
Merkez Bankası yönetimi ve faiz politikası konusunda görüş ayrılığı (!)
Yolsuzlukla suçlanan bakanların Yüce Divan’da yargılanmaları konusunda Erdoğan’la yaşanan görüş ayrılığı (!)
Çözüm sürecinin temel taşlarından izleme kurulunun Erdoğan’ın itirazıyla hayata geçirilememesi (!)
AK Parti 5. Olağan Kongresi’nde parti yönetimine girecek isimler konusunda Cumhurbaşkanı ile yaşanan görüş ayrılıkları Erdoğan-Davutoğlu ilişkisinde ortaya çıkan belli başlı sorunlardı.
7 Haziran 2015 seçim sonuçları, partinin oy oranındaki düşüş, tek partili hükümet çoğunluğunun kaybedilmesi Beştepe-Çankaya ilişkisinde var olan sorunların belkide en önemlisiydi.
7 Haziran seçimlerinden sonra hükümet kurulamamış ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkeyi doğrudan seçimlere götürme yetkisini devreye sokmuştu.
1 Kasım 2015 seçimleri öncesinde yapılan AK Parti 5. Olağan Kongresi’nde Davutoğlu yeniden başkan seçilmiş ancak Merkez Karar Yürütme Kurulu Erdoğan’ın yönlendirmesiyle şekillenmişti.
Kongre sonrasında Davutoğlu başkanlığındaki Ak Parti, 1 Kasım seçimlerinde tek başına yeniden iktidar olma imkânına kavuşmuş 24 Kasım’da hükümet kurulmuştu.
O süreçte herşeye karşın Çankaya-Beştepe arasındaki sorunlar kamuoyuna yansıtılmamıştı.
Tarih 29 Nisan’ı gösterdiğinde ikilinin ilişkisinde gizlenemez bir kırılma yaşandı.
29 Nisan’da toplanan Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısı Erdoğan-Davutoğlu ilişkisinde bardağı taşıran son damla oldu.
Merkez Karar Yürütme Kurulu’nun Erdoğan’a yakın üye isimleri teşkilatlara atama yapma yetkisinin genel başkandan alınıp yeniden MKYK’ya devredilmesini talep etti.
Talebin altında 50 MKYK üyesinden 47’sinin imzası vardı.
İlginçtir Cemil Çiçek imza koymayan üç üye arasında yer aldı.
Ak Parti’de teşkilatlara atama yapma yetkisinin genel başkandan alınıp MKYK’ya devredilmesi bir siyasi çekişmenin ötesinde parti içi darbe olarak nitelendirildi.
Yukarıda ifade ettik.
Çankaya-Beştepe arasında atama yetkisi devri krizi olağanüstü kongrede yeni bir genel başkan seçmesiyle sona erecek.
Davutoğlu kurultayda aday olmayacak ve başbakanlıktan ayrılacak.
Bugün yapılan MKYK toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada Davutoğlu, 4 yıl görev yapacak Ak Parti hükümetlerinin ülkenin istikrarına yönelik uygulamalarına devam edeceğini dile getirdi.
Davutoğlu olağanüstü kongrenin 22 Mayıs 2016 tarihinde yapılacağını açıkladı.
Kongre için ilk imzayı kendisinin attığını ifade etti.
Sonuç olarak Ak Parti, 17 gün sonra 22 Mayıs’ta olağanüstü kongreye gidecek.
Kongre öncesinde mutlaka bir isim üzerinde mutabakat sağlanacak.
Başbakan Davutoğlu’nun veda niteliği taşıyan konuşmasında, “Ak Parti’nin kaderi sadece Ak Parti’nin kaderi değil, Türkiye’nin kaderidir.” sözüyle bitirelim.
Biliyoruz ki, Ak Parti yeni bir dönemin eşiğine geldi.