Olanları bir bir anlatmaya gerek yok. Gerçeği doğru dürüst yansıtmayan abuk subuk açıklamalar, sorunun doğru dürüst tartışılmamasına neden oluşturuyor. Gerçek denilen olgu sahibinin elinde ipe sapa gelmeyen, saçma sapan bir duruma düşünce doğru dürüst olması ve tıkır tıkır işlemesi gereken her şey çatır çatır eleştiriye davetiye çıkarıyor. Böyle olunca da ordan burdan, yalan yanlış bilgiler önem kazanmaya başlıyor. Eleştiri, ıvır zıvır lakırdıya dönüşüyor ve ortaya düşe kalka, bata çıka bir sürdürüm çıkıyor. Bir köşede sus pus olup yarım yamalak söylenenlerin gerekçe ve mazeret sayılmasını bekleyenler  paldır küldür yöntemi ile işi oldu bitti’ye getirmeye çalışıyor.  Her işi oldu bitti’ye getirmek ve apar toparlık kuşkusuz bir yöntem. Bu yöntemin en yakınında ise paldır küldür ve yarım yamalak bulunuyor. Bu yöntemin güncelleştirilip tekrardan uygulamaya konması ise adamı allak bullak ediyor. Bu türün tercih edilmesinin siyasi bir yanı olmadığı kanaatindeyiz. Bu yöntemin tercih edilmesi tamamiyle beceri ve becerisizlikle  alakalı. Artık biliyor ve inanıyoruz ki apar topar ve alelacele  yapılan işler kimseye fayda sağlamıyor. Böyle durumda iki ayak bir pabuca girerken, işe şeytan karışıyor ve olay sonrasında mutlaka işler ….ok’a sarıyor. Zihni Derin İş Merkezi, oldu bitti ve paldır küldür anlayışın çok özel bir örneklemesidir. Siyasi kaygılar nedeniyle kurdelesinin bir an önce kesilmesi isteği müteahhitin ve yatırımcının iki ayağı bir pabuca sokmuştu. Kentin en önemli prestij noktalarından birisi olan alış veriş merkezi yarım yamalak durumdayken kapılarını açtı ve sonrasında büyük bir hayal kırıklığı yarattı. O günden bu güne hala konsepti ve işlevi konusunda tartışmalar yaşanıyorken alış veriş merkezi  süslü bir boş kutu olarak tanımlanmaya başladı. Altyapı, arıtma tesisi, kamulaştırma, evsel bağlantılar  konusunda kum saati ikinci kez ters döndü ve zaman bitti. Bu süreçte ele güne karşı sosyal ve siyasal sorumluluğu bulunanların apar topar anlayış yöntemi ile yanlışlarına bir yenisini daha eklemesine tahammül gösteremeyiz. Çünkü söz konusu bir bina değil, toplumun bütününe mal olacak, bütününe sunulacak  kentin en önemli projesidir. Projenin tamamı bitirilmeden, eleştiriden ve eleştirilmekten kurtulmak adına apar topar ve alelacele, renkli balonlarla süslenmiş törenler ve merasimler planlanamaz.