Geçtiğimiz haftanın değerlendirmesiyle başlayalım.
Oldukça hareketli bir haftayı geride bıraktık.
Seçimler tamamen kentin gündemine oturdu.
Ne yana dönseniz, karşınızda bir aday,
Nereye gitseniz, seçimin konuşulduğunu görüyorsunuz.
***
CHP’ ile başlayalım.
CHP Büyükşehir adayı Musa Gökbel, geride bıraktığımız haftada kampanya liderliğini kimseye bırakmadı.
İlin bir ucundan diğerine partilisiyle kucaklaştı.
Ön seçimi, örgüt iradesini savunan Gökbel, artık diğer aday adaylarının kampanyalarından farklı bir seçim süreci yaşıyor.
Örgütten gelen talepler üzerine Gökbel, normal propaganda yönteminin dışına çıktı.
Gökbel artık CHP’li üyeler ve örgütler tarafından organize edilen toplantılara katılıyor.
Onu dinlemek isteyen partililerin sayısında ciddi oranda artış yaşanıyor.
Örgütler ve taban artık yüzünü Musa Gökbel’e döndü
***
Gökbel, hafta içinde yüzlerce CHP’i üyeyle bir araya geldi. Ula’da, Akyaka’da ve hafta sonunda Datça’da örgütler tarafından düzenlenen toplantıların baş konuğu olurken, Bodrum’da katıldığı televizyon programı ile Gökbel, açıklamalarıyla Bodrum ve Milas’ta CHP’li grupların kafasında tek bir soru işareti bırakmadı.
Gökbel çok yol aldı.
Her geçen gün diğer aday adayları ile Gökbel’in arasında ciddi bir mesafe oluştu.
***
CHP’nin diğer büyük şehir aday adayları,
Dr. Ali Arslan, Dr.Osman Gürün,
Fevzi Topuz ve Ayla Kara’nın ne yaptıkları ya da
Ne söyledikleri ile ilgili bir fikrimiz yok.
Zira çoğu atamacı olan aday adaylarını bizim dışımızdaki basın yayın kumlarında da göremiyoruz.
Haberlerine rastlamıyoruz.
Hadi bizimle sorunları var, diğer yayın kurumları ile ne var?
Merak ettim…
Merkezde ve bölgedeki bazı yazı işleri ile görüştüm.
Hepsi aynı şeyi söyledi.
Aday adaylarından basına düzenli bir bilgi akışı yoktu.
Ayrıca çoğu aday adayının da haber değeri taşıyan bir açıklaması yoktu.
Bir yazı işleri müdürü meslektaşım uyardı.
“Basın da yoklar ama facebook’ta cirit atıyorlar”…
Onlar, dünya ile olan ilişkilerini sanal ortama taşımış durumdalar.
Bir aday adayı olarak,
Facebook’ta yayınlanan bir iki fotoğrafı yeterli buluyorlar.
***
CHP’de belediye başkanlarının atama yoluyla belirleneceğine inanmış, yakın çevresine de inandırmış aday adayları atama yapılacak algısına geçen haftada ısrarla devam ettiler.
Belediyelerin büyüğüne Osman Gürün,
Küçüğüne Hilmi Giresun’un atanacağı algısını yaymaya devam ediyorlar.
***
Bu süreçte onlar atamanın, biz ön seçimin derdindeyiz.
17 Kasım’da Eğilim Yoklaması yapılacak haberimize bu gruptan, bu nedenle çok sayıda eleştiri geldi.
Onlara göre; atama yapılacakmış!
Ön seçim falan yokmuş!
Biz bu tür haberlerle CHP’lilerin kafasını karıştırıyor ve kandırıyormuşuz!
***
Bir kez daha belirelim.
Bizim için bu süreçte; Ne Osman Gürün’ün ne de Hilmi Giresun’un kişisel talepleri ve atama gayretleri CHP’den ve örgütlerden daha önemli değil.
Biz; Atamaya sığınan aday adaylarının parti üyelerine güvenmeyen adaylar olduğuna inanıyoruz.
Çünkü; Seçilmenin yolunu partinin üyesinde, örgüt iradesinde değil de Ankara’daki ilişkilerinde bulan belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin CHP örgütlerinde yarattığı tahribattan ve baskılarından şişmiş durumdayız.
Bu nedenle bir kez daha aynı şeyin olmasına izin vermeyeceğiz.
***
Bize göre; CHP’de Atama dönemi kapandı, şimdi demokrasi zamanı.
Bu parti 2014 yerel seçimleri öncesinde belediye başkan adaylarını ön seçimle, eğilim yoklamasıyla belirleyecek.
Herkes gibi Gürün ve Giresun taraftarları artık bu gerçeği kabul etseler iyi olur.
Kendilerini sandığın dışında görmeye hazırlasalar daha da iyi olur.
Yakın çevreleri şimdiden önlem alsın.
Çünkü onları, çok yakın bir süreçte büyük bir hayal kırıklığı bekliyor.
Demokrasi her zaman iyilikler getirmiyor, bazen de hastalıklara yol açıyor.
Bu hastalık türü de öyle kolay kolay geçmiyor.