Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ün Datça’da 7 Haziran milletvekili genel seçimlerine yönelik yaptığı yorum kentin sınırlarını aştı, ulusal düzeyde karşılık buldu.
7 Haziran seçimlerinde CHP’den HDP’ye giden desteğin stratejik bir hata olduğunu ifade eden Başkan Gürün, Türkiye’nin erken genel seçime gittiği bir noktada böyle bir yaklaşımın tekrarlanmamasını istedi.
Gürün’ün bu açıklamasını belediye başkanından ziyade genel başkan yardımcısı düzeyinde bir açıklama olarak gördüğümüzü ifade edelim.
İçerik ve sorumluluk olarak yüksek siyaset düzeyindeki bu açıklamanın ulusal ölçekte önemsenmesi içeriğinde yer alan hatırlatmalar ve uyarılardan kaynaklandı.
Bir siyasi partinin tek amacının mutlak surette iktidar olması gerektiğini ifade eden Başkan Gürün, nedeni ne olursa olsun bir siyasi partinin kendi seçmenine ‘başka bir siyasi partiye yardım edin’ düşüncesinde olmaması gerektiğini belirtti.
Bu düşüncenin büyük bir stratejik hata olduğuna dikkat çeken Başkan Gürün, bir siyasetçinin bütün gayretinin daha çok oy almaya yönelik olması gerektiğini ve bunun sıradan bir sorumluluğun ötesinde görev olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.
“Ben Kızılay değilim” sözleriyle siyasi tarihimize not düşen Başkan Gürün açıklamasında şu ifadeler yer aldı.
“Ben kimseye yardım etmekle görevli değilim. Demokrasiye inanan biri olarak, her görüşün parlamentoda kendisini temsil etmesini savunurum. Gerekirse barajın 5’e, 7’ye ya da 3’e indirilmesi için her türlü mücadeleyi de yaparım. Ancak, seçim sathı mahallinde, seçimde iken başka bir partiye, hangi nedenle olursa olsun destek vermek bana göre doğru değil. Elbette barajı aşsınlar. Ama bu benim görevim değil. Benim görevim, partimin bir fazla oy almasını sağlamaktır. Yapılan hesaplamalara göre, ülke genelinde yüzde 3.5 oyun bu düşüncelerle HDP’ye verildiği biliniyor. Biz başkasına yardım yaparak, siyaset yapamayız. Kişisel suçlama yapmadan, yapılan eylemin irdelenmesi, tartışılması ve bir daha tekrarlanmaması adına bunları söylüyorum. Türkiye bir erken seçime doğru gidiyor. Kasım ya da Aralık ayında erken seçim olabilir. Buna göre tavır belirlememiz gerekiyor. Bizi zaafa uğratan ne varsa onu minimize ederken, pozitif yönde etkileyecek ne varsa onları öne çıkarmalıyız”…
Yukarıda ifade ettik.
Başkan Gürün’ün bu açıklaması içerik olarak bir genel başkan ya da genel başkan yardımcısı düzeyinde bir açıklamadır. Dört dönemdir belediye başkanlığı yapan Osman Gürün’ü, yöntem ve uygulamalarını en çok eleştirenlerden birisi olarak ifade etmeliyiz ki; Osman Gürün’ün milletvekili olma zamanı gelmiştir.
Başkan Osman Gürün’ün Datça açıklaması; ‘Başkan Gürün CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba’dan, Yakup Akkaya’dan, Süleyman Sencer Ayata ve Parti Örgütü, Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’den neyi eksik?’ dedirtmiştir.
Belirtelim ki;
Başkan Gürün’ün milletvekili olması gibi bir derdimiz yoktur.
Milletvekili olmak (!) Başkan Gürün’ün kendi bileceği bir iştir.
Ayrıca başkan kimsenin önermesine ihtiyaç duymadan, isterse milletvekili de olabilir.
Burada mesele siyasetin masumiyeti kaybettirdiği süreçte Başkan Gürün’den gelen ve uyarı niteliği taşıyan bu açıklamanın yüzleşme niteliğinde olmasıdır.
Biliyoruz ki; Siyaset toplumsal bir temele dayanır ve bir planlamanın ürünüdür. Evrensel doğrusu ahlak üzerine kurulu olan siyasetin kodları; rekabet, mücadele ve iktidar olmak gibi başlıca temel unsurlara dayansa da aslında temel dayanağı kuşkusuz ahlaktır.
Zira bir felsefeye dayanan ideoloji, ahlaki ve siyasi pratikler üzerine inşa edilen bir olgudur.
Bu noktadan bakıldığında Başkan Gürün’ün açıklamasının kendi içinde bir ahlaka ve dönemsel bir tutarlılığa sahip olduğu görülecektir.
Açıklamayla ilgili ikinci bir konu; Başkan Osman Gürün’ün Ak Parti refleksiyle diğer siyasi partilerden CHP’ye gelen oylar yerine bugün CHP’den giden oyların hesabını yapıyor olmasıdır.
Kuşkusuz bu durum bir eleştiri konusudur ve başkan bu konuda mutlaka eleştirilecektir.
Başkan Gürün, 7 Haziran sürecinde başka siyasi partilerden CHP’ye gelen oyları siyasi başarı olarak nitelendiriyor, CHP’den HDP’ye giden yüzde 3,5 oy kaybını da siyasi başarısızlık çerçevesinde görüyor olabilir.
Sonuç itibariyle Başkan Gürün, olası bir erken seçimde CHP’lilerin bir kez daha stratejik hata yapmasını istemediğini ifade etmiş, siyasetteki zemin kaymalarının yanlışlığına dikkat çekmiştir.
Başkan Gürün bir belediye başkanından çok, bir yüksek siyasetçi gibi davranmış ve uyarısını yapmıştır.
Datça açıklaması, içerik ve sorumluluk anlamında yarattığı yüzleşmeyle yüksek siyaset düzeyinde bir açıklamadır. Dönemsel yüzleşmeye olanak sağlayan bu açıklamanın ulusal basında karşılık bulmasının nedeni açıklamanın CHP yüksek siyasetinden değil, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’den geliyor olmasındandır.
Ankara’nın göbeği Kızılay’dır.
Başkan Gürün’ün açıklaması Kızılay’ın göbeğine oturmuştur.