Yerel yönetimlerde (belediyelerde) halkla ilişkiler, medya ile ilişkiler biçiminde algılanıyor ve uygulanıyor.
Medya, halkla ilişkiler bünyesinde basın birimi olarak yer alıyor.
Ne oluyorsa da burada oluyor.
Medya ile ilişkileri sağlayan basın birimlerinin halkla ilişkiler bünyesinde yürütülmesi yanlış.
Halkla ilişkiler başka bir şey, medya ile ilişkiler başka.
Bölgedeki medya ortamı ve yapısı, halkla ilişkiler birimlerinin bilgi ve becerisine bırakılmayacak kadar önemli.
Birçok belediye ve belediye başkanı bu hatanın kurbanı oluyor.
Bize göre medya ile ilişkileri geliştirme, halkla ilişkiler birimi üzerinden planlanamaz.
Sapla saman birbirine karıştırılamaz.
Toplumsal, kültürel, siyasal ve ekonomik kalkınmaya yönelik görevleri bulunan belediyelerin mesajlarını halka iletme, hizmetleri tanıtma ve kamuoyu oluşturması ancak medya ilişkisiyle mümkündür.
Yanılgı şudur:
Medya ilişkisinin halkla ilişkiler birimleri üzerinden yürütülmesidir.
Bu yöntemin doğurduğu sonuçlar ortadadır.
Bu yöntemle hareket eden birçok belediyenin ve belediye başkanının başına gelmedik kalmamıştır.
Birçok halkla ilişkiler biriminin personel yapısı klasik bürokrasiye dayandığı için bu birim çalışanları iyi performans göstermiş olsalar da ideolojik ya da siyasi sorumlulukları bulunmaz.
Belediyelerin basın biriminin halkla ilişkiler bünyesinde görevlendirilmesi yanlış ve sakıncalıdır.
Bu iki birim imkân varsa, birbirinden mutlaka ayrılmalıdır.
Hatırlatmak gerekir.
Yerel ya da ulusal medyadan yararlanma, yerel yönetimlerin iletişim stratejisinin özünü oluşturur.
Birçok belediyede bu görev yani medyadan yararlanma halkla ilişkiler birimleri üzerinden yürütülüyor olsa da iletişim stratejisi ve medya planlaması halkla ilişkiler biriminin görevi değildir.
Örnek;
Şenlikler, festivaller, açılışlar, sosyal belediyecilik örnekleri halkla ilişkiler kapsamındadır.
Ancak kamuoyu oluşturma, yapılan hizmetlerin tanıtımı, vatandaşın yönetime ve etkinliklere katılımı, medya ilişkisiyle mümkündür.
‘Sanılanın aksine yerel yönetimlerin medya ile olan ilişkisi halkla ilişkiler üzerinden sağlanmaz.
Tam tersine halkla ilişkilerin sonuca odaklı bilgi akışı medya üzerinden sağlanır’…
Bu önemli bir noktadır.
Yukarıda yer alan tespiti anlamayanların ya da anlamakta zorlananların bu tırnak içi tespiti bir kez daha okumalarında fayda vardır.
Belediye başkanları bilmelidir.
Halkla ilişkilerden servis edilen bilgi akışı medyaya ulaşılabilirlik ölçüsünde önem kazanır.
Zira medya ilişkisiyle gelen hareketlilik ve güvenilirlik halkla ilişkiler uygulamalarını doğrudan etkiler.
Ötesinde belediyeden-topluma, toplumdan-belediyeye çift yönlü bilgi akışı halkla ilişkiler eliyle değil medya ilişkisiyle mümkündür.
Basın biriminin medyaya ulaşılabilirlik hızı ile halkla ilişkiler biriminin medyaya ulaşım hızı ve etkisi aynı kefede tartılamaz.
Tartılmamalıdır.
Durumu örneklemek gerekir.
Gazeteci Mustafa İnci’nin Muğla Büyükşehir Belediyesi basın biriminde çalışmaya başlaması konunun en önemli örneklemesidir.
İnci, deneyimli bir gazeteci olarak büyükşehrin medya ilişkilerini düzenleyecek bilgi birikimine ve ilişkiye sahiptir, ötesinde topluma ulaşmanın en etkili yolunun medya planlamasından geçtiğini iyi bilir.
Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin basın biriminde profesyonel bir gazeteciye görev vermesi bu nedenle önemlidir. Diğer ilçe belediyelerine ve belediye başkanlarına doğru bir örnek teşkil etmektedir.
Yukarıda ifade ettiğimiz gibi: Medya ilişkisi, medya planlaması başarılı bir halkla ilişkiler stratejisi için gerekli olan temel araçlardan birisi belki de en önemlisidir.
***
Bu köşede yer alan içeriklerin sosyal medya üzerindeki paylaşımlarına yapılan yorumlarla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluk, yorum yapan kişilere aittir. Köşe yazısının yazılı ve görsel yayın kurumlarında ve internet medyasında izinsiz kullanımı yasaktır.