‘BİN YIL YAŞASIN’ DİYE
Haftanın ana başlıklarından birisi zeytinlik meselesidir.
İl yüzölçümünün yüzde 19’u tarım alanıdır.
Yüzde 19’un karşılığı 245 bin 429 hektar alandır.
Kendiliğinden, doğanın kudretli eliyle çıkan milyonlarca delice zeytin alanları hariç, il coğrafyamızın yüzde 7’si zeytinlik alanlardan oluşmaktadır.
Yüzde 7’nin karşılığı 91 bin 984 hektar alandır.
Bu nedenle mesele bizi de yakından ilgilendirmektedir.
Gelen tepkiler üzerine zeytinlik alanlara yatırımın önünü açan tasarı da kısmen değişikliğe gidilir.
Komisyon üyeleri ile bakanlık arasında yapılan toplantı sonrasında zeytinliklere yönelik cezalar artırılır, zeytinlikliklerin talan edilmesinin önünü açacağı öne sürülen zeytinlik saha tanımı kaldırılır. Yapılan değişiklikle bir dekar alanda en az 15 kültür çeşidi bulunan yerleri zeytinlik saha kabul eden madde tasarıdan çıkarılır. Büyük tepki çeken hapis cezasının kaldırılmasında da değişiklik yapılır. Buna göre zeytinlik sahada hayvan otlatanlara uygulanan 3 aylık hapis cezasının kaldırılmasını öngören madde kaldırılır, 3 aylık hapis cezası; 6 aya yükseltilir. Ayrıca zeytin ağacı kesenlere uygulanacak 2 bin lira ceza da 4 bin liraya yükseltilir. Zeytinlik sahalara ilişkin koruma kurulunun kapsamı da değiştirilerek işe sivil toplum kuruluşları dahil edildir. Ticaret borsaları ile zeytin ve zeytinyağı ihracatçı birlikleri de vali başkanlığındaki kurulda üye olarak yer alacaktır. Diğer bir değişiklikle de zeytinlik alanlara konut, turistik tesis ve konaklama tesisi yapılması yasaklanır. Buna göre zeytinlik alanlara; konut, konaklama tesisi ve turizm tesisi yapılmayacaktır.
Ancak kamu yararı görülen (!) zeytinlik alanlara maden ve sanayi yatırımları yapılabilecektir.
Bu yatırımlar için zeytin ağaçları kesilebilecek ve kesilen her bir ağaç için 4 bin lira ceza ödenecektir.
Görüldüğü gibi içerikte bazı maddeler uzlaşı içerisinde değiştirilmiş ancak bazılarında uzlaşı sağlanamamıştır.
Zeytinlik alanlarda kamu yararı görülen maden ve sanayi yatırımlarına izin verilmesi tehditin devamı anlamına gelir.
Bu zeytin üreticilerinin kabul edeceği bir şey değildir.
Zeytincilere göre uygulama iyileştirilmiş olsa da zeytinlikler hala büyük bir tehdit altındadır.
Bu öyle bir tehditdir ki zeytin alanlarının, meraların ve kıyıların kaderini belirleyecek görüşmeleri bile içinden çıkılamaz noktaya getirmiştir.
Zeytinciler ile komisyonda yer alan vekiller bu nedenle birbirilerine verip veriştirmiştir.
Zeytin katliamını öngören maddelerde yumuşatılmaya gidilmiş olsa da bu maddeleri yeterli bulmayan zeytin ürecileri komisyonda söz isterler.
Ancak komisyonda kendilerine söz verilmez.
Bunun üzerine üreticiler durumu protesto etmek amacıyla salonu terk ederler.
İktidar milletvekilleri üreticilerden saygılı olmalarını ister.
Üreticilerde “Sizin zeytin üreticisine saygınız var mı? Binlerce yıllık ağaçları siz dikmediniz, siz kesemezsiniz” karşılığını verir.
İktidar milletvekilleri zeytincilere tepki gösterirken komisyondaki CHP’li vekiller zeytincilerin yanında yer alır.
Gelinen noktada durum budur.
Ülke genelinde 826 bin hektar zeytinlik alan üzerinde yaklaşık 167 milyon civarında zeytin ağacı bulunmaktadır. Bu uygulamayla 578 bin hektar alanda 117 milyon zeytin ağacı tehdit altında kalacaktır. Fethiye’den Bodrum’a, Kavaklıdere’den Datça’ya Muğla’da; 91 bin 984 hektar alan bu uygulamadan mutlaka nasibini alacaktır.
Oysa zeytin ağaçları bizde; ‘Bin yıl yaşasın’ diye dikilmektedir.