Sığınmacı Suriyeliler kent gündeminin ilk sırasında yer alıyor.
Sığınmacılar Bodrum’da Cadde-sokak barınmaya çalışıyorlar.
Suriye’den Türkiye’ye sığınan bir grup Suriyeli’nin, Bodrum’un orta yerinde oluşturduğu dramatik görüntüler hepimizin insani duygularını harekete geçirdi.
Ancak belirtelim ki bu süreçte harekete geçen sadece insani duygularımız değildi.
Bu dramatik olayla turizmin sadece barış ortamında varlığını sürdürebildiği gerçeğiyle de yüzleşmiş olduk.
Barış ortamında tesis ettiğimiz turizm olgumuz, Suriyeli sığınmacılarla ilk kez barıştan uzak savaşı anımsatan görüntülerle birlikte anılır oldu.
Bu trajik görüntülerin iç ve dış basında yer almasının ardından Bodrum’un turizm marka değerini ve uluslararası rekabet gücünü oluşturan barış ortamı tartışılır noktaya geldi.
Bodrum’un orta yerindeki sığınmacı görüntülerin yayınlanmasının ardından kısmi rezervasyon iptalleri yaşandığı ileri sürüldü.
Ekmeğini turizmden kazanan Bodrum bu süreçte ikiye bölündü.
Bir yerde sığınmacılara insani ölçülerde yardım edenler, bir yerde bu şartlarda turizm yapılamayacağını ileri süren bölge esnafı bu önemli sınavın iki farklı açısını oluşturdu.
Bodrum kamuoyu böylesine hassas bir konuda itidalli davrandı.
Sonuçta Bodrumlular Suriyeli sığınmacıların hukuki statüsüne saygı gösterdi.
***
Biliyorsunuz bulundukları ülkelerden haklı ve zaruri nedenlerle kaçmak zorunda kalıp başka ülkelere sığınan yabancıların korunması ve onlara birtakım haklar sağlanarak hukuki statü tanınması ve uluslararası korumadan faydalandırılması insan hakları temeline dayanan bir duyarlılığın ürünüdür.
Sığınmacı kavramı Türk hukuku içerisinde yer alır.
Türk hukukuna göre; sığınmacı mülteci tanımındaki şartları taşımakla beraber Avrupa dışında bir ülkeden gelen, güvenli üçüncü bir ülke bulunana kadar kendisine geçici oturma izni verilen kişiyi ifade eder. Mülteci ile sığınmacı arasındaki fark Türkiye’den korunma talep eden yabancının geldiği coğrafi bölgeden kaynaklanır.
Avrupa dışından gelen ve Türkiye’den korunma talep eden kişiler “sığınmacı” kavramıyla tanımlanır. Afrika’nın herhangi bir bölgesinde Müslüman olduğu için toplu katliama maruz kalan ve bu tehlikeden kurtulmak için Türkiye’ye gelen kişiler “mülteci” olarak değil, “sığınmacı” statüsüyle kabul görür.
Suriyeli sığınmacılar, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında Türkiye’ye yerleştiler.
Türkiye, komşu ülkelerinde yaşanan siyasi istikrarsızlık ve iç savaş nedeniyle ülkelerinden toplu halde kaçan ve Türkiye’ye sığınan insanlara hukukun ve uluslararası kuralların yanında yardımsever ve merhamet duygularıyla yaklaşıyor.
Bu noktada Suriye’den gelen sığınmacılara yönelik çeşitli illerde Valilikler kontrolünde barınma kampları oluşturuldu.
Valilikler bünyesinde barınma kamplarında sığınmacılara ücretsiz yemek, barınma ve sağlık hizmetleri ve en önemlisi güvenlik olanakları sağlandı.
***
Bildiğiniz gibi Muğla’da sığınmacılara yönelik bir barınma kampı yok.
Bu nedenle Bodrum’u mesken tutan Suriyeli sığınmacıların günlük ihtiyaçları yardımsever kişi ve kurumlarca sağlandı.
Ancak sığınmacıların konaklama sorunu giderilemedi.
Sığınmacıların Bodrum’da cadde- sokak barınmasıyla ortaya çıkan görüntüler turizm sektörünü zora soktu. İşte bu süreçte devreye Bodrum esnafı, sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları girdi.
Zaten kısa olan sezonda var olma mücadelesi veren Bodrum esnafı bu kapsamda hem sığınmacılarla hem de yetkililerle bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Sonuçta Suriyeli sığınmacıların kendileri için hazırlanmış barınma kamplarında daha iyi koşullarda yaşamaları için olanak yaratıldı.
Bodrum’da köşe bucak parklarda, okullarda barınan Türkmen sığınmacılar çeşitli illerde yaşayan akrabalarının yanına gitmek için Bodrum’dan ayrıldı.
Diğer sığınmacılarında kendi istekleriyle Mardin Valiliği bünyesindeki barınma kampına gitmek istedikleri açıklandı.
***
Muğla Kent Gazetesi olarak bu konuda yaşanabilecek sorunlara yönelik daha önceden uyarıda bulunmuş, yetkilileri uyarmıştık. Böylesine hassas bir konuda önceden önlem alınması gerektiğini ifade etmiştik. İnsani ve vicdanı yanı bir tarafa sığınmacı statüsünün hukuk açısından da hassasiyet taşıdığını biliyorduk. Uyarılarımızı da bu gerçek üzerine yapmıştık.
Bu süreçte Bodrum kamuoyunun böylesine hassas bir konuda sağduyuyu elden bırakmamasını, sığınmacıların hukuki statüsüne saygı göstermesini kutlamak gerek.
Bodrum’un zor bir sınavdan başarıyla çıktığını belirterek sonlayalım.