Bugün toplumda oluşan algıya Ak Parti penceresinden bakmaya devam edelim. Bir önceki yazıda Nihat Öztürk’ten sonraki il başkanlığı için toplumda ya Ozan Balcı ya da Esat Tugay il başkanı olacak algısının oluştuğunu ancak Kadri Emrağ’ın gerek teşkilatlarla gerekse yüksek siyasetle olan ilişkisi nedeniyle il başkanı olabileceğini ifade etmiştik.
Ak Parti’de ve siyasi kulislerde il başkanı konusunun milletvekili adaylığından daha fazla tartışıldığına dikkat çekmiştik.
“Toplumsal algı ve Ak Parti’nin hassas terazisi” başlıklı yazıların yayınlanmasının ardından Ak Parti siyasi kulislerden sıcak bir haber geldi.
Partide gitgide sığlaşan il başkanlığı tartışmasına “dur” diyecek bir gelişme yaşandı. Ak Parti Menteşe İlçe Yönetim Kurulu üyesi Cem Galitekin, 17 Ocak 2015 tarihinde yapılacak olan 5. Olağan il Kongresinde İl Başkan aday adayı olduğunu ilçe toplantısında açıkladı. Galitekin’in açıklaması Ak Parti il binasında aile içinde yapılan ilk açıklamaydı.
Bize göre Galitekin’in adaylık açıklaması tam zamanında geldi.
Ak Parti içinde gitgide sığlaşan, seviyesizleşen tartışmalar, Cem Galitekin’in adaylık açıklaması ile bir üst çizgiye taşınırken adaylık da üç beş kişinin tekelinden kurtarıldı.
Kendi içinde lider yaratmakta zorlanan Ak Parti siyasetine Cem Galitekin’in adaylığı siyasete yeni bir açılım getirdi. “Ne yapalım, bizden adam yetişmiyor” bahanesiyle siyasi meşruiyet sağlayan, kendinden başka kimseyi beğenmeyen, bu haliyle yerel siyaseti kısırlaştıran, aynı zamanda toplumdan da uzaklaştırarak siyaseti kişiselleştirenler Cem Galitekin’in adaylığından mutlaka rahatsız olacaklardır.
Cem Galitekin’i yakından tanıyan biri olarak belirtmeliyim ki; Galitekin’le siyaset kişisellikten toplumsallığa, kapalı kapılar ardından açık alanlara yani gerçek zeminine taşınabilir. Ak Parti Galitekin’le bu kentte ‘eylem ve söylem’ dilini oluşturabilir.
Ak Parti’nin bu topraklardaki temel sorunlarından birisi siyasetin kendi zemininde yapılmamasıdır. Siyasetin kendi zeminine çekilememesidir.
Biliyorsunuz, bunu bu güne kadar Ak Parti Muğla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden dışında kimse denemedi. Özden’in, ‘halk-hizmet’ buluşmaları siyaseti kendi zeminine çekme gayretiyle yapılmıştı. Özden’in bu girişimi ne yazık ki kendi partisi içinde bile kabul görmedi. O nedenle Ak Parti bugüne kadar bu kentte siyaseti kendi zeminine çekemedi.
İl genelinde son dönemde Ak Parti hükümeti eliyle 25 milyar liralık yatırım yapılmasına karşın yapılan hizmetlerden hiçbir seçim döneminde politik eylem ve söylem çıkaramayan, “Ege topraklarında siyaset bu kadar yapılıyor” diyerek bu mazeretin arkasına sığınanlar Cem Galitekin’in adaylığı ile gelen süreçten mutlaka rahatsızlık duyacaklardır.
“En şampiyon Ak Partili biziz” diyenlerin seçim sonuçları da, başarıları da partiyi getirdikleri nokta da ortadadır.
Ak Parti yerel siyasetinden sorumlu olanlar bu kentte yaşanan sorunun coğrafik menşeli olduğuna inanıyor, bu düşünceye sığınıyor olabilirler. Oysa Ak Parti’nin bu topraklarda yaşadığı sorun coğrafi menşeli değil, siyasi menşelidir.
Bu kentte sorunun coğrafi menşeli olmadığını bilenler de var. Başta Kemal Önekli olmak üzere muhafazakâr demokrat ideolojiyi savunan çok sayıda dava adamı var. Ama bir tanesi bile yerel teşkilatlarda yönetici değil.
Geçtiğimiz gün yapılan ilçe toplantısında, aile içinde İl Başkanlığına aday olduğunu açıklayan Cem Galitekin’in adaylığını yukarıdaki nedenlerden dolayı önemsiyoruz.
2015 milletvekili genel seçimlerine Yeni Türkiye hedefiyle yola çıkan Ak Parti’nin bu yeni süreçte özellikle Ege’de Cem Galitekin profilinde; modern, eğitimli, kimsenin yediğine içtiğine bakmayan, içkili masada oturmaktan korkmayan, toplumun tüm unsurlarıyla barışık, demokrasiyi her anlamda hazmetmiş, dava siyasetine inanmış il yöneticilerine ve milletvekili adaylarına ihtiyacı var.
Toparlayalım.
Mart 2014 yerel seçimleri öncesinde büyükşehir yasası ile ilgili Marmaris’te yapılan toplantıda, Ak Parti Genel Başkan Yardımcılarından birisi İstanbul’da seçimi nasıl kazandıklarını şu sözlerle açıklamıştı. “Biz kapı kapı dolaştık, genel evlere bile gittik oy istedik, meyhanelere gidip ‘afiyet olsun’ dedik oy istedik. Biz seçimi işte böyle kazandık” …
Sonlayalım.
Cem Galitekin; adaylığın hayırlı, yolun açık olsun…