Geçtiğimiz hafta CHP Muğla İl Başkanı Mustafa Öztürk, CHP’nin yerel seçimlerdeki adaylarını parti genel merkezi tarafından yapılacak olan anket ve daha sonra örgüt içinde yapılacak olan meyil yoklaması yöntemi ile belirleyeceklerini söyledi. Yerel basın Öztürk’ün bu söylemini manşetlerine “CHP’de ön seçim yok” şeklinde taşıdı.

***
Biliyorsunuz CHP Muğla İl Başkanı Mustafa Öztürk, hafta sonu CHP Genel Başkan yardımcısı Umut Oran’ın katılımı ile gerçekleştirilen il danışma kurulundan çıkan sonuçlar ile ilgili olarak il binasında bir basın toplantısı düzenledi. İl Danışma kurulunda yerel yönetim seçimlerindeki aday belirleme yöntemleri ile ilgili bir dizi kararlar alındığını kaydeden Başkan Öztürk, Muğla’da iktidar olan partinin adaylarının çok olmasının, çok değişik kesimlerden değişik düşüncelere sahip kişilerin adaylıklarının açıklaması anlamına geldiğini belirtti.
***
Kendisinden ön seçim ile ilgili sinyaller beklenen Başkan Öztürk’ün basın toplantısının tamamında ne söylemeye çalıştığını bizde diğer gazeteciler gibi anlamaya çalıştık ama olmadı.  İl Başkanlığı’ndan bizlere ulaştırılan yazılı metine dayalı olarak konuşmayan Öztürk’ün açıklamasını tutulan muhabir notların yanında, “yanlış bir iş yapmayalım” diyerek (!) Öztürk’ün görüntülü açıklamasını da kelime kelime dökümanını yaptık. CHP İl Başkanı Öztürk’ün bu konuda yaptığı moda mod açıklamayı “yorumsuz” olarak bilginize sunuyoruz.
***
Öztürk açıklamasında; “Biz şöyle düşündük ki bizim düşündüğümüzü İl Danışma Kurulu üyeleri de aynı şeyi söyledi. Genel merkezimiz diyor ki biz adayları anketle bir yoklayacağız. Anketin içinde bizim partimize değil tüm Muğla halkına soruyor. Bize uygundur. Genel merkezimiz anketini yapsın. Biz genel merkeze şunu söylüyoruz. Anketle beraber tüm Muğla’da kayıtlı üyelerimizde büyükşehir belediye başkanının bunun adı bizde meyil yoklamasıdır. Sandığımızı koyacağız, tüm üyelerimizle birlikte kimin belediye başkanı olacağı hususunu ortaya çıkaracağız” şeklinde ifadeler kullandı.
***
Yukarıda yer alan açıklama (!) moda mod’tur ve il başkanı Öztürk’e aittir, bu açıklamanın görüntüleri de mevcuttur. Öztürk’ün açıklaması bu kadar değil. Açıklama’ya devam edelim. Başkan Öztürk bir gazetecinin sorduğu, “Anketten ve meyil yoklamalarının sonuçlarından farklı isimler çıkar ise ne olacak” sorusu üzerine şunları söyledi. “ Yani ankette A kişisi çıktı. Bizim meyil yoklamamızda da A çıktı hiçbir problem yok. Örgütümüz o A’nın arkasında büyükşehir belediye başkanlığını kazanmak için sonuna kadar mücadele edecektir. Sonuç farklı çıkarsa orada da örgütümüzün görüşünün alınması. Yani meyil yoklamasında A çıktı. Ama yakın aralıklarla da B, genel merkez anketinde çıktı. Burada danışılacak nokta örgütlerimizdir. Bizim bugün 12 ilçemiz var yeni yasayla 13 olacak orada örgütlenip teşkilat kuracağız, Buradaki örgütlere sormaktır. Örgütlerin görüşü alınarak, genel merkezin yaptığı anket üyelerimizin verdiği karar ve örgütümüzün verdiği karar ile bir belediye başkan adayı koymaktır.”

***
Başkan Öztürk, açıklamasında ilçelerde de yukarıda tarif edilmeye çalışılan aynı uygulamayı yapacaklarını ancak birçok belediye başkanının halen görev yaptığını ifade ederek; “İlçelerde de aynı şekilde. Ama şöyle bir durum var. Birçok ilçemizde belediye başkanlarımız görev yapmakta. Biz il başkanlığına aday olduğumuzda çok net bir şey söyledik. Tüm örgütlerin görüşü alınacak. Eğer Yatağan ilçemizde birden çok aday var ise bunu genişletilmiş delege yöntemiyle, eğer o ilçe ben üyelerimin katılımıyla bir önseçim istiyorum diyorsa üyelerle, ama o örgüt genişletilmiş delege ile istiyorsa, onunla bir ön seçim yapmaktır. Aldığımız kararlar bu noktadadır” dedi.
***
Yukarıda yer alan açıklamaların tamamı moda mod (kelime kelime) açıklamalardır. Bir gazeteci olarak CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk’ü iyi tanırız ve Öztürk’ün iyi bir hatip olduğunu da biliriz. Ancak sayın il başkanının il danışma kurulu kararları konusunda yaptığı açıklama  “metaforları” ile bizi şaşkına çevirdi. Açıklamanın ardından haber merkezleri ve çok sayıda gazeteci bir araya geldik ve Öztürk’ün aslında “Ne söylemeye çalıştığını ya da neyi söylememeye çalıştığını” aramızda tartıştık. Biz gazeteciler ve köşe yazarları sonuçta CHP İl Başkanı Öztürk’ün partide “Ön seçim yapılmayacağını bir türlü söyleyemediğine” karar verdik. Çünkü Öztürk, il danışma kurulu kararlarını içeren açıklamasında “Ön seçim” haricinde bütün yöntemleri sıralamıştı. Öztürk için zor bir açıklamaydı.
***
CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk’ü ve açıklamasını eleştirdiğimiz sanılmasın. Asla böyle bir derdimiz yok. Ayrıca açıklanan İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün kendisine ait bir karar değil. Bu kararlar il danışma kurulunda örgüt tarafından alınan kararlar. Biliyoruz ki; bu süreçte CHP tabanına ön seçim yapılmayacağını söylemek, söyleyebilmek her babayiğidin harcı değil. Açıklamaya CHP tabanından ne gibi tepkiler gelir? Onu bilemeyiz.  Ancak CHP örgütü büyükşehir statülü seçim öncesinde aday belirleme yönteminde genel bir talebe dönüşmesi beklenen “ön seçim” kararından vazgeçmiş görünüyor. Ön seçim istemeyen CHP örgütü, bu tercihi ile büyükşehir statülü seçimleri öncesinde ilk ve en önemli hamlesini yapmış oldu. Önümüzdeki süreçte bu konu oldukça ciddi tartışmalara neden olacaktır. Siyaset bilimciler bu kararı “CHP oyları ile yetinmek isteyenlerin kararı” olarak nitelendirseler de bu kararın genel seçmen yapısı üzerindeki etkisini zaman içerisinde göreceğimizden eminiz…