Mustafa Öztürk’ün istifasıyla boşalan CHP İl Başkanlığı koltuğu için, il yönetimi tüzüğün kendilerine sağladığı hakkı kullanarak örgütsel önerisini yaptı; biri yönetim içi diğeri yönetim dışı iki ismi genel merkeze önerdi.
İl yönetimi, yönetim içinden Serdar Şatırlar’ı yönetim dışından Murat Tevfik Ülkü’yü önerdi.
“Sen ikidir, köşende Şatırlar’ı ve Ülkü’yü yazıyorsun (!) Oysa bir aday daha var. Mürsel Alban’ı neden yazmıyorsun?” diye soruluyor.
Soruyu yanıtlayalım.
***
Evet (!) Mürsel Alban’ı özellikle yazmıyorum.
Mürsel Alban, bir basın toplantısı düzenleyip henüz aday olduğunu açıklamadı, “ben adayım” demedi. Aday olan çıkar, basın toplantısını düzenler, adaylığını açıklar.
Mürsel Alban böyle bir şey yaptı mı?
Hayır, yapmadı.
Alban’ın ne yaptığına dair bir bilgimiz yok.
Bu konudaki tek bilgiyi CHP kulislerindeki iddialar oluşturuyor.
İddialara göre; Mürsel Alban, “Ağabeyinin selamını önüne koyar, yüksek siyasetin elinden tutar kapı kapı dolaşıp belediye başkanlarından ve ilçe başkanlarından adaylığı için imza toplar”. Elinden tutma-gezdirme ritüeli ile toplanan imzalar bir büyüğe teslim edilir, teslimat Ankara’ya özel ulak ulaştırılır.
***
Elinden tutma-gezdirme ve heykelin etrafında üç tur attırtma gibi ritüeller, yerel demokrasimizin yerinde sayması, bir adım öteye gitmemesi için önemli varyetelerdir. Demokrasimiz bu gibi varyetelerle yeni bir yerinde sayma yöntemine sahip oldu diye, aday olmanın kriterlerine bir yenisi daha eklendi diye sevinecek değiliz….
***
Tüzüğe göre görevin boşalması durumunda yeni göreve gelecek ismi bulmak, belirlemek ve önermek sadece il yönetiminin görevi.
Adama on defa yazdırmayın…
CHP Tüzüğü Madde 42: “Görevin Boşalması” C bendi:
“Parti örgütünde bir görevlinin kendi isteği ile görevinden ayrılması ya da değişik nedenlerle görevin boşalması durumunda, yeni görevli aşağıdaki biçimde belirlenir: İl ve ilçe başkanlığı boşaldığında, olağan kongreye kadar görev yapmak üzere yenisi, il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri veya partililer arasından, il ve ilçe yönetim kurulunun üye tam sayısının salt çoğunluğuyla ve geciktirilmeden seçilir”…
***
Görevin boşalması durumunda yeni göreve gelecek ismi bulmak, belirlemek ne belediyelerin ne belediye başkanlarının, ne de ilçe başkanlarının görevi değil.
CHP eğer klan değil, bir siyasi parti ise ve bu parti tüzüğe göre yönetiliyorsa, görevin boşalması durumunda yeni göreve gelecek ismi bulmak, belirlemek sadece il yönetiminin görevidir.
***
Bu noktada il yönetimi tarafından önerilen iki isim; Serdar Şatırlar ve Murat Tevfik Ülkü örgütsel öneri olarak ortada dururken, her iki adayın iradesini örgüt oluşturmuşken Nejat Altınsoy; CHP örgütleri tarafından siyaset tartısında değil, ticaretin tartısında okka tuttuğu iddia edilen birisini aday listesine yazmaz…
***
CHP kulislerinde kapı kapı dolaşıp, il başkanlığı için imza topladığı iddia edilen Sayın Mürsel Alban, iddialara göre; tercihini siyaset olarak değil, ticaret olarak yapmış bir isim. Muğla belediyesine iş yapan müteahhitlerden biri. Alban’ın il başkanlığı hem örgütü hem de önerenleri sıkıntıya sokabilir.
***
Sonlayalım.
Bugün siyasi kulislerde “Mürsel Alban, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün adayı” iddiası bize göre yersiz ve özensiz bir iddiadır.
Hepimiz biliriz ki Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün bu konularda oldukça hassastır, pire için yorgan yakandır. Başkan Gürün’ün bu süreçte örgütsel karara saygı duymasını ve herkese karşı mesafesini korumasını bekliyoruz…