CHP’DE DEĞİŞİMİN YERİNİ DİRENME ALDI
Kongreler sürecine ilişkin kaleme aldığımız yazılarda yeri ve zamanı geldiğinde diğer siyasi partileri de ele alacağımızı ifade etmiştik.
Ak Parti’nin kongre sürecine ilişkin yazıları sizlerle paylaştık, yeni oluşacak teşkilatlarda yerli ve yeni siyasetçilerin görev alabileceğini dile getirdik.
Geçelim CHP’ye…
Biliyorsunuz CHP 3 Mayıs’ta gerçekleşen MYK toplantısında alınan kararla olağan kongre sürecini başlattığını açıkladı.
Karar il ve ilçe başkanlıklarına gönderildi.
Buna göre; 22 Mayıs’ta üyelik adreslerinin, adrese dayalı nüfus kayıtları esas alınarak oluşan seçmen kütük bilgilerine göre güncellenmesi işlemleri başladı.
Muhtarlık esasına göre tanzim edilmiş üye çizelgeleri 5 Haziran’da başladı, genel sekreterlik 19 Haziran’da listeleri il ve ilçe başkanlıklarına gönderdi.
Üye listeleri 3 Temmuz’da askıya çıkarıldı ve aynı tarihte itiraz süreleri başladı.
Bugün itibariyle (10 Temmuz) itirazlar sona erecek ve ilçe başkanlıklarında askıya çıkan üye listeleri askıdan indirilecek.
16 Temmuz’da üye listelerine yapılan itirazlar ilçe yönetimlerinde karara bağlanacak ve 23 Temmuz’da ilçe yönetimlerinin itirazlarına karşı itirazcılar il yönetimine başvuracak.
30 Temmuz’da da itirazcıların yaptığı başvurular il yönetim kurulu tarafından karara bağlanarak, karar ilçe başkanlıklarına gönderilecek.
Muhtarlık bölgesi delegeleri ve parti içi önseçmen seçimleri ise 19 Ağustos’ta başlayacak, 17 Eylül’de sona erecek.
CHP’de ilçe kongreleri ise; 23 Eylül’de başlayacak, 30 Ekim’de bitirilecek.
İlçe kongrelerinin ardından 6 Kasım tarihinde de il kongreleri başlayacak ve 6 Aralık 2017 tarihinde il kongreleri tamamlanacak.
CHP Muğla İl Başkanlığı kongresi bu tarihler arasında yapılacak.
İl kongrelerinin tamamlanmasının ardından olağan kurultay, Parti Meclisi’nin belirleyeceği bir tarihte yapılacak.
İfade edelim ki biz bu süreçte CHP’de olası değişiklik beklemiyoruz.
Bu süreçte özellikle delege seçiminde ve yönetimlerin oluşmasında kişilerin kendi istekleri dışında, parti içinde yaramazlık yaptığı gerekçesiyle disipline sevk edilen ya da yüz kızartıcı suç işleyenler büyük ve yüksek ihtimal tercih edilmeyecek.
Biz her ne kadar tüm siyasi partilerde yerli siyasetçiden yana olsakta CHP örgütlerinin seçim başarısı ve son yapılan referandum sonuçları mevcut yöneticilerin elini güçlendirmiş durumda.
Biliyorsunuz siyaset sonuçlarla yol alan ve varlığını sonuçlarla koruyan bir müessese.
Tüm bunların ötesinde CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşünün CHP’de önceliği değiştirdiğini de ifade etmek isteriz.
Yürüyüş eylem ve söylem birliği açısından CHP’yi başka bir noktaya getirdi.
Geçmişin yüküyle geleceği yaratmanın peşinde olanlar (!) yaptıkları yanlıştan nihayet döndü.
Eylem ve söylem birliği parti içi muhalefet tarafından da kabul gördü.
Yürüyüşle parti içi muhalefetin sesi, soluğu kesildi.
Adalet yürüyüşü mutlaka farklı açılardan değerlendirilecektir.
Bize göre; Kılıçdaroğlu bu yürüyüşle adalet aramanın ötesine geçerek liderlik konusundaki tartışmaları da sona erdirdi.
CHP’de Kılıçdaroğlu ve ekibi tarafından inşa edilen ve bu güne kadar tabanda ve örgütlerde tartışılan yönetim şekli, yürüyüş ile meşruiyet kazandı.
Kılıçdaroğlu’nun İstanbul mitinginde ifade ettiği gibi; 9 Temmuz’da yeni bir süreç başladı.
CHP’de değişimin yerini direnme aldı.