CHP’DE İKİLİ ETKİ İDDİASI
Ula başlıklı yazıda yer alan bazı ifadelere tepki geldi.
Özellikle de “Siyasi kulislerde Ümit Kararaslan’ın yeniden adaylığa soyunması konusunda merkez siyasetin, ötesinde yüksek siyasetin etkili olduğu öne sürüldü. Bu ikili etkinin sadece Ula’da değil, diğer ilçelere de yansıyacağı iddia edildi. İddiaya göre CHP’nin merkez ve yüksek siyaseti; Ula’da Ümit Kararaslan’la, Yatağan’da da Hasan Haşmet Işık’la, devam edilmesi yönünde karar aldı” ifadelerineözelden tepki yağdı.
Merkez ve yüksek siyasetin değişim beklenen ilçelerde mevcut belediye başkanları ile devam edilmesi yönünde etkili olduğu iddiaları rahatsızlık yarattı.
Ötesinde bu iddia, karşı iddiasını yarattı.
‘İkili etki’iddiasınınUla ve Yatağan’la birlikte değişim beklenenDalaman, Ortaca ve Marmaris’te mevcut belediye başkanları ile devam edilmesi ihtimalini güçlendireceği öne sürüldü.
İkili etki ile değişim beklenen yerlerde mevcut belediye başkanları yeniden aday gösterilebileceği,
Yine bu etki ile Muhammet Şaşmaz,Hasan Karaçelik,Ümit Karaaslan, Hasan Haşmet Işık ve Ali Acar’la devam denilebileceği,
Hatta Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un bile yeni bir şans bulabileceği,
Kocadon’a “Sen büyükşehiri karıştırma Bodrum’la devam et” teklifi yapılabileceği,
Yok eğer Kocadon illa büyükşehir adaylığında diretirse Bodrum dâhil, CHP’li belediyelerin bulunmadığı ilçeler; Fethiye, Seydikemer, Kavaklıdere ve Köyceğiz’de belediye başkan adaylarınınön seçim ya da eğilim yoklaması ile belirlenebileceği iddia edildi.
Böyle bir şey olabilir mi?
Evet olabilir.
Olma ihtimali yüksektir.
Dün olduğu gibi bugünde merkez ve yüksek siyasetin ikili etkisi ile bunların hepsi gerçekleşebilir.
CHP’de olan bitene ya da siyasi kulislerde yer alan iddialara yönelik tepkileri anlamak mümkün.
Peki, bu ilk defa mı yapılıyor?
Yani CHP’li seçilmiş milletvekilleri ya da il başkanları (!)
İlk defa mı belediye başkan adaylarının belirlenmesine müdahil oluyor?
Kim bu soruya ‘evet’ diyebilir?
CHP’de herkes her şeyi biliyor.
Uzun yıllardır CHP siyaseti zaten böyle yürüyor.
İddia edildiği gibi;
CHP Milletvekili Mürsel Alban’ın, İl Başkanı Adem Zeybekoğlu’nun merkez ve yüksek siyaset olarak ikili etki ile belediye başkan adaylarının belirlenmesinde etkili olmalarına (!) şaşırmamak gerekiyor.
Zira CHP’de uzun süredir seçme ve seçilebilme gayreti her şeyin üzerinde yer alıyor.
Bir bakıyorsunuz en koyu muhalif kendisine teklif yapıldığı anda taraf değiştirip işine gücüne bakıyor, parti disiplininden, partinin yüksek menfaatlerinden falan bahsetmeye başlıyor.
Bunun ötesinde unutulmaması gereken bir başka konu; ‘CHP’nin yerel yönetim mantığında adeta geleneğe dönüşmüş bir anlayışın hâkim olduğu.
CHP’de “Mevcut belediye başkanlarını yeniden aday göstermezsek ‘başarısız’ olduklarını kabul etmiş oluruz” mantığı ve anlayışı devam ediyor…
***
Bu köşede yer alan içeriklerin sosyal medya üzerindeki paylaşımlarına yapılan yorumlarla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluk, yorum yapan kişilere aittir.