CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün, milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa ettiğini beyan eden dilekçesini verdiğini CHP il yönetim kurulu üyelerinden öğrendik.
Mustafa Öztürk’ten boşalan il başkanlığına Serdar Şatırlar, Mürsel Alban’ın aday olduğunu; Murat Tevfik Ülkü’nün de önerildiğini yine il yönetim kurul üyelerinden öğrendik. Serdar Şatırlar ve Murat Tevfik Ülkü’nün dışında, Mürsel Alban’ın il başkanlığı için CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın’la birlikte bir ekibin kapı kapı dolaştığını, ilçe başkanlarının ve belediye başkanlarının tamamından imza aldığını da il yönetim kurulu üyeleri sayesinde öğrendik. Doğrudur değildir; bunlar iddiadır, bilemeyiz.
CHP yerel siyasi kulislerinde birinci gündem haline gelen imza toplama meselesinin doğruluğunu araştıracak olan biz değiliz. Meraklı olan arar bulur; isterse bizimle de paylaşabilir. Biz de sizlere olduğu gibi aktarırız.
CHP bu ara kapalı kutu gibi. Partide ne olup bittiğini sadece siyasi kulislerden öğrenebiliyor, dolayısıyla değerlendirmelerimizi buna göre yapıyoruz. CHP siyasi kulislerinde İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün istifasının ardından “şimdi ne olacak” sorusuna yanıt aranıyor.
Ne olacağı; 21.02.2008 tarihli 14. Olağanüstü Kurultay’da C bendi kaldırılan, 26.02.2012 tarihinde yapılan 16. Olağanüstü Kurultay’da birbirine bağlı, düzenleme bentlerinin yer aldığı tüzükte yazılı. CHP Tüzüğü 42. Maddesi “Görevin Boşalması” başlığı taşıyor.
Görevin boşalmasıyla izlenecek prosedürü ortaya koyuyor. Size aktaralım.
Madde 42: “Görevin Boşalması” C bendi: “Parti örgütünde bir görevlinin kendi isteği ile görevinden ayrılması ya da değişik nedenlerle görevin boşalması durumunda, yeni görevli aşağıdaki biçimde belirlenir: İl ve ilçe başkanlığı boşaldığında, olağan kongreye kadar görev yapmak üzere yenisi, il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri veya partililer arasından, il ve ilçe yönetim kurulunun üye tam sayısının salt çoğunluğuyla ve geciktirilmeden seçilir”…
Yöntem belli. CHP İl yönetimi kendi içinden ya da parti üyesi birini il başkanı seçebilir. Seçilen il başkanını Merkez Yürütme Kurulu’na gönderir. MYK onaylarsa sorun yok.
Peki MYK onaylamazsa ne olur?
CHP Tüzüğü’nde, 43. Maddede bunun da cevabı mevcut. Ancak 43. Maddeye geçmeden önce 42. Maddenin D bendinde yer alan bilgileri size aktaralım.
Madde 42. D bendi: “İl ve ilçe yönetim kurulu üyeliklerinde boşalma olduğunda, yedekleri ile doldurulur. Bütün yedeklerin çağrılmasından sonra kurul üyelerinin sayısı, üye tam sayısının üçte ikisinin (2/3) altına inerse ya da asıl üyeliklerde aynı gün içinde yarıdan fazla boşalma olursa, Başkan ve Kurul, yedekleriyle birlikte düşmüş olur. Bu hallerde Merkez Yönetim Kurulu, 44. Madde uyarınca olağanüstü kongre yapmak üzere geçici kurul atar. (26.02.2012 tarihli 16. Olağanüstü Kurultay kararıyla değişen) Ancak; düşme tarihinde, herhangi bir seçim ya da referandum tarihine altı ay veya daha az bir zaman kaldığı takdirde Merkez Yönetim Kurulu doğrudan ya da il yönetim kurulunu görevlendirerek gecikmeden yeni bir yönetim kurulu oluşturur. Bu durumda cinsiyet ve gençlik kotası uygulanır. (5-6 Eylül 2014 tarihli 18. Olağanüstü Kurultay kararıyla değişen)”
Bu ek bilgiden sonra, 26.02.2012 tarihli Olağanüstü Kurultay’da değiştirilen “Görevden Alma” Madde 43’e geçelim.
Madde 43 “Görevden Alma”:
A. Üst yönetim birimi, alt yönetim
birimlerini gerekli gördüğü durumlarda, gerekçesini de belirtmek suretiyle yazılı olarak
uyarabilir. İl ve ilçeler, alt yönetim birimine yaptıkları uyarılara ilişkin Genel Merkeze beş gün içinde bilgi verir. B. Yasalarda, Tüzükte ve Yönetmeliklerde öngörülen görev ve sorumlulukları ve mali yükümlülükleri yerine getirmeyen veya aksatan; partinin siyasal ilkeleriyle, doğrultusuyla, çalışma kurallarıyla bağdaşmaz tutum ve davranış içine girerek partiye zarar veren il, ilçe, belde başkanı ve yönetim kurulu üyelerini, Merkez Yönetim Kurulu, üye tam sayısının üçte iki çoğunluğuyla ve gizli oyla, gerekçesini belirterek görevden alabilir. Merkez Yönetim Kurulu, bu yetkisini,
doğrudan veya ilgili üst yönetim biriminin önerisi üzerine kullanır”.
İşi toparlayalım.
Öztürk’ün istifa ile boşalan il başkanlığına şu ana kadar biri önerme, diğeri dayatma, birisi de normal olmak üzere üç aday var: Serdar Şatırlar, Murat Tevfik Ülkü ve Mürsel Alban.
Ancak; ortada il başkanı ile birlikte istifa etmeyen, görevine devam eden bir il yönetimi var. CHP İl yönetimi 20+1 kişiden oluşuyor. Mustafa Öztürk’ün istifasının ardından il yönetim kurulu üyesi Neriman Seçer ve Fahrican Kaya da istifa etti. Buna karşın on sekiz il yönetim kurulu üyesi göreve devam etmek konusunda kararlı görünüyor. İl yönetimi ortak tavır konusunda aldığı karardan fire vermeyecek gibi görünüyor. İl yönetimi adeta direniyor. Tüzüğe göre; il yönetimi kendi içinden bir aday ya da parti üyesi birini il başkanı seçebilir. Seçtiği il başkanını MYK’ya gönderir. MYK kararı onaylarsa sorun yok. Ama onaylamazsa, genel merkezin elinde tek seçenek kalıyor. Bu seçeneğe göre il yönetiminin tamamı görevden alınacak, yerine kayyum atanacak. Geçici kayyum yönetim 45 gün sonra kongreye gidecek.
Peki seçim takvimine göre bu mümkün mü?
Siyaset bilimciler ‘son 6 ay süre’ koşulu ile bunu mümkün görüyorlar. Seçim öne çekilmiş olsa da bu mümkünlüğün devam edeceğini ifade ediyorlar, Karayalçın örneklemesine dikkat çekiyorlar. CHP Genel Merkezi, milletvekili adaylığı başvurusunda bulunmak üzere il başkanlığından istifa eden Oğuz Kaan Salıcı’nın yerine Karayalçın’ı 18 Aralık tarihinde göreve getirdiğini hatırlatarak CHP yüksek siyasetinin mutlaka bu işteki hesabını iyi yaptığına dikkat çekiyorlar.
Peki; hesabını iyi yapan sadece CHP yüksek siyaseti mi?
Yarın Devam edelim…