CHP’de parti içi demokrasi seçme, seçilme ve seçtirme kıskacında duruyor. CHP’de “ Ya önümüze sandık koyarsınız ya da sandığı kafanıza geçiririz” diyen kararlı bir grubun halkası her geçen gün biraz daha genişliyor. Ancak parti de büyük şehir ve ilçe belediye başkan adaylarının genel merkez tarafından belirlenmesi için gayret gösteren ilçe başkanları ve belediye başkanları olmasına karşın CHP örgütü ve tabanı ön seçim yöntemi konusundaki ısrarlı.
***
Ön seçim arayan, ön seçim ısrarını örgüt görüşü haline dönüştüren tek il Muğla mı? diye bir araştırdık ve öyle olmadığını gördük. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’da geçtiğimiz günlerde önümüzdeki yerel seçimler ve sonrası için aday belirlemede en doğru yöntemin ön seçim olacağını açıkladı. Kocaoğlu; “Şu anda CHP içerisinde seçilmiş 35 bin civarında delege var. Demokrasinin gereği olan ön seçim yapıldığı takdirde en doğru sonuca ulaşılacaktır. Sayı arttıkça, tabana doğru indikçe, aklıselim egemen olacaktır. Ön seçimleri yaygınlaştırmazsanız, herkesin konuştuğu delege ağırlığı, delegelere taahhütte bulunmak denilen şey gerçekleşiyor dedi.
***
Yeniden aday olmasına kesin gözüyle bakılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu böyle düşünüyor. Ancak yine aday olması beklenen Muğla Belediye Başkanı Sayın Osman Gürün, Kocaoğlu gibi düşünmüyor. Başkan Gürün’ün bu konudaki düşüncesi  tıpkı Aziz Başkan’ın gibi net. Ancak tam tersi istikametinde. Başkan Gürün aday belirleme yöntemi ile ilgili olarak yaptığı açıklamasında;  “Genel Başkanımızın ağzından Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için iradenin tüzüğümüz gereği Genel Merkez yoklaması ile yapacaklarını ifade ettiler. Dolayısı ile aday olmak ya da olmamak gibi bir durumun söz konusu olmaması lazım. Üç dönemden bu yana görevdeyim ama hiçbir zaman ben göreve talip olmadım. Bana görev verildi, ben o bana verilen görevi yerine getirmeye çalıştım”  sözleri ile ön seçim değil atama beklediğini ifade etti. Başkan Gürün görevin kendisine tevdi edilmesini bekliyor.
***
Her ikisi de CHP’li, her ikisi de CHP’nin kalesi olarak nitelendirilen illerin belediye başkanları. Bir elin beş parmağı ne yazık ki birbirine benzemiyor. Birisi ön seçimi sağlıklı tek seçenek görüyor, diğeri ön seçime girmek istemiyor, atama yolu ile işi bitirmek istiyor.
***
CHP’de ön seçime girmeden yaptığı başarılı çalışmaları nedeniyle kendisine yaldızlı mazbata hediye edilen belediye başkanları da var. Üstelik Ege’de. Aydın Belediye Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu bu sıra dışı örneklemenin tek sahibi. Özlem Çerçioğlu’nun atama yolu ile Aydın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasına kendi seçim bölgesinde kimsenin gık’ı çıkmadı. Ne yöntemle ne de Özlem Başkan’la ilgili CHP örgütlerinde tek bir muhalif görüş, çatlak ses çıkmadı. “Topuklu Efe” lakabı ile haklı bir ünvanın sahibi olan Özlem Çerçioğlu Hanımefendi’nin belediyecilik anlayışı ortada, hizmetleri de ortada. İşin gerçeği Aydın CHP’de Özlem Çerçioğlu aday gösterilmeseydi örgütte kıyamet o zaman kopacaktı. Oysa Muğla’da Osman Gürün’ü neden aday yapmıyorsunuz? diye soran Köyceğiz ve kendini il teşkilatından soyutlamış, halktan kopuk Merkez İlçe’nin dışında tek bir örgüt yok.
***
Oysa; 2014 yerel seçimlerinde ön seçim yöntemi CHP için bir fırsata dönüşebilir. Muğla başta olmak üzere ön seçim isteğinin öne çıktığı illerde CHP, ön seçim isteği ile samimi yaklaşımın sahibi olabilir. Bu noktadan baktığımızda parti içi demokrasi için üyelerin tamamının katılımı ile yapılacak ön seçim bir zorunluluk. Üyeler bazlı ön seçim ile parti içinde belediye başkanlarının ellerinde şekillenmiş delege yapısının da etkisi azaltılmış olacak.
***
Biliyorsunuz, CHP’nin mevcut delege yapısından Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun bizzat kendisi de rahatsız. Bu süreçte üyelerin tamamının katılımı ile yapılacak bir ön seçim CHP’yi sağlıklı ve bilinçli bir örgüt hareketine götürebilir.
***
Muğla il genelinde yaklaşık 26 bin kayıtlı CHP üyesi var. Tüm ilçe ve büyük şehir belediye başkanlığını da içine alan, kapsayan bir ön seçim parti tabanının oluşturan 26 bin üye üzerinden yapılırsa ortaya örgüt iradesi ve bu irade ile şekillenmiş adaylar çıkacaktır. Ön seçim yöntemi ile binlerce partili üye siyasi bir hareketliliğin ve bilincin de sahibi olacaktır. Kendini seçimin sahibi görecektir.