İKİ NOKTA: Kongre Turizmi Üzerine

5

İki Nokta Tespiti:
Büyükşehir yasasıyla statüsü değişen ve gelirleri artan Muğla kısa vadede 500 ve üstü sayıda katılımcı ve uluslar arası nitelikte kongre merkezleri hedefleyebilir. İşe oradan başlayabilir.
Bu alanları aynı zamanda seminer, fuar gibi organizasyonlar içinde kullanabilir. Muğla artık sahip olduğu ekonomik değerlerle bu pastadan pay alabilir. Muğla’nın stratejik planlamasını yapan merkezi idare ve yerel idareler, parlamenterler, sektör ve yatırımcılar, Kuşadası örneğini iyi irdelemeliler. Bize en yakın örnek Kuşadası. Son dönemde kongre turizminde atağa kalkan beldelerin başında Kuşadası geliyor. Kuşadası Efes Kongre Merkezi, 2 büyük kongreye ev sahipliği yaptı. İki kongrede toplam 2 bin kişiyi ağırlayan merkez, bugünlerde Uluslararası Diş Hekimleri Kongresi’ne ev sahipliği yapıyor.
***
Türkiye 2013 yılını 34.9 milyon ziyaretçi ve 32.3 milyar dolarlık turizm geliri ile kapattı. Türk turizmi artık sadece kum, deniz, güneş değil tarih, kültür ve kongre turizmi ile sesini duyuruyor. İstanbul başta olmak üzere Antalya, Ankara, İzmir, Bursa, Kuşadası gibi turizm merkezleri turizm çeşitliliğiyle rekabet edebiliyorlar. Bu illerde bulunan kongre merkezleri turizmin 12 aya yayılması hedefini yakalamak üzere. Kongre merkezleri yıl içinde onlarca uluslararası kongreyi ağırlar hale geldi. 10 yıl öncesinde Türkiye’de 500 ve üstü kişiyi bir araya getiren uluslararası ölçekte 80 kongre yapılırken, 2012’de bu rakam 179’a, 2013 yılında ise 196’ya ulaştı. 10 yıllık dönemde büyük kongre sayısında yüzde 254’lük artış yaşandı.
Muğla7nın içinde yer aldığı kıyı turizminde kişi başına harcama 600-700 dolar düzeyinde iken bu rakam kongre turizminde 2 bin – 2 bin 500 dolar seviyesine yükseliyor. Bu haliyle kongre turizmi cazibesini de ortaya koyuyor. TÜRSAB tarafından açıklanan kongre turizmi raporuna göre; 2013 yılında Türkiye’ye kongre, seminer ve fuar için gelenlerin toplam sayısı 2.4 milyon lira. Kongre turizmi gelirleri ise 2.5 milyar doları aşıyor.
TÜRSAB’ın 2013 Türkiye Kongre Turizm Raporu son on yılda başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin bu alanda gösterdiği performansı gözler önüne seriyor. Türkiye’yi dünyada 21’inci sıraya yükselten talep, tarih ve kültür başkenti İstanbul’u da 9’uncu sıraya taşıdı. Şimdiden Türkiye’de 106, İstanbul’da ise 77 adet kongre için tarih belirlenmiş durumda. İstanbul’da Lütfi Kırdar, Sütlüce kongre merkezleri sezon boyunca devam eden organizasyonlara sahip. Kuşadası Efes Kongre Merkezi ile kongre turizmine giren yerleşkeler arasında yerini aldı.
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, geçen son 10 yıllık dönemde Türkiye’nin kedi potansiyelini keşfederek hem turist sayısı hem de turizm gelirlerini önemli ölçüde artırdığını belirterek, “Bunda son yıllarda öne çıkan kongre turizmindeki payını artırması da büyük etken olarak karşımıza çıktı. Şimdi daha önce bizim için hayal olan 2.5 milyar dolarlık kongre turizm gelirlerini konuşuyoruz. Bu yıl söz konusu rakam 3 milyar doları aşacaktır. Türkiye’de kongre turizminin gelişimini yıllık 10 milyonu geçen turist sayısına ulaşan İstanbul’un turizmdeki patlaması da destekledi. İstanbul’da Paris, Londra, Roma gibi dünyanın önde gelen turizm kentlerine ayak uydurularak, daha zengin olan doğal ve kültürel potansiyeli ortaya çıkarıldı” diyor.
Türkiye’nin kongre turizminden elde ettiği gelir 2013 yılı itibarıyla 2.5 milyar dolar. Bu miktarın yaklaşık 250 milyon dolarlık kısmı 500 ve üstü kişilik organize alımların yapıldığı kongrelerden, kalanı ise daha küçük, yerel veya bireysel alımların yapıldığı kongre, seminer, fuar gibi iş ziyaretlerinden geliyor. Kıyı turizminde kişi başı harcama 600-700 dolar iken, kongre turizminde 2 bin-2 bin 500 dolar seviyesinde.
3 KAT FAZLA HARCAMA
Ağırlıklı olarak Türkiye’nin Akdeniz ve Ege kıyılarını tercih eden turistlerin ortalama kişi başı harcamasının 750-800 dolar seviyesinde. Buna karşılık, kongre turizmi için Türkiye’ye gelen turistlerin ortalama kişi başı harcaması ise 2 bin-2 bin 500 dolar. Yani kongre turisti, tatil için kıyıları tercih eden turistin 3 katı kadar para harcıyor. Türkiye’nin kıyı şeridinde her şey dahil sistemin ağırlıklı olduğu düşünüldüğünde, gelen turistin daha çok tesiste kaldığı, bölgedeki ticaret hacmini artırmakta sınırlı olduğu biliniyor. Yapılan araştırmalar, kongre turizminde tam tersi bir durumun söz konusu olduğunu gösteriyor. Kongre için bir kente giden turist toplam harcamalarının yüzde 30’ünü konaklamaya ayırıyor. Harcamalar içinde gezi ve eğlence yüzde 20, yeme içme de yüzde 20 pay tutuyor.
Yani kongre turistinin kişi başı harcaması, kıyı turistinin harcamasını 3’e katlıyor. Böylesi önemli bir pazarda Muğla ne yazık ki yok. Türkiye’nin bu alandan sağladığı gelir 2013 itibarıyla 2.5 milyar dolar. Yani 32.3 milyar dolarlık turizm geliri içinde kongre turizminin payı yüzde 7.7 seviyesinde. Bu pazarda ve alınan payların içerisinde biz yokuz, bir türlü olamıyoruz.
Kongre turizmi pazarı Türkiye’de henüz istenilen seviyelere ulaşmış değil. İstanbul, İzmir ve Ankara gibi metropoller kongre turizmi konusunda yaptıkları yatırımlarla ülke genelindeki tüm organizasyonların sahibiyken biz bırakın kongre turizmi yapmayı bir araya gelip orta ölçekli bir fuar merkezi bile yapamadık. Muğla Ticaret ve Sanayi Odası’nın fuar alanı projesi yılan hikayesine döndü. MUTSO bu projede yalnız bırakıldı.
Muğla için yapılan stratejik planlamalar önemli, ancak bu planların uygulamaya geçememesi altında yatan sorunlarla artık yüzleşme zamanı geldi. Türkiye’nin büyüme hızı dünya ortalamasının 2 katı. Kongre turizminin büyüme hızı dünyada yüzde 6 ila 10 civarında seyrederken, Türkiye’deki büyüme bu ortalamanın oldukça üstünde. Son 3 yılın verilerine göre, Türkiye’deki kongre sayısındaki artış yüzde 22.5 olarak gerçekleşti.
Büyükşehir yasasıyla statüsü değişen ve gelirleri artan Muğla kısa vadede 500 ve üstü sayıda katılımcı ve uluslar arası nitelikte kongre merkezleri hedefleyebilir. İşe oradan başlayabilir.
Bu alanları aynı zamanda seminer, fuar gibi organizasyonlar içinde kullanabilir. Muğla artık sahip olduğu ekonomik değerlerle bu pastadan pay alabilir. Muğla’nın stratejik planlamasını yapan merkezi idare ve yerel idareler, parlamenterler, sektör ve yatırımcılar, Kuşadası örneğini iyi irdelemeliler. Bize en yakın örnek Kuşadası. Son dönemde kongre turizminde atağa kalkan beldelerin başında Kuşadası geliyor. 2003 yılında Kongre Merkezi yatırımı ve işletmeciliğini yapmak üzere kurulan Komer AŞ, 2005 yılında Kuşadası’ndaki Efes Kongre Merkezi’nin temelini attı. 30 Ekim 2013’te açılan Kongre Merkezi’ne toplamda 200 milyon TL’lik yatırım yapıldı. Bu kısa sürede Efes Kongre Merkezi, 2 büyük kongreye ev sahipliği yaptı. İki kongrede toplam 2 bin kişiyi ağırlayan merkez, bugünlerde Uluslararası Diş Hekimleri Kongresi’ne ev sahipliği yapıyor. Son teknolojiyle donatılmış ve profesyonel kadrosuyla hizmet veren Efes Kongre Merkezi 43 bin metre karelik alana kuruldu. Bizim il olarak yapamadığımızı bir belde olarak Kuşadası nasıl yaptı? Buna biraz kafa yormak gerek gerekmiyor mu?
Kongre turizmine yönelik planlamayı kim ya da kimler yapacak? Tahsis çalışmaları yapılarak yatırımcılara yön gösterici kongre, fuar ve etkinlikleri teşvik edici politikaları kim geliştirilecek?
Turistik işletmeleri, yatak kapasitesi ve uluslar arası hava alanları ile Muğla Kongre turizmi konusunda varış noktasındaki değerlere sahiptir ancak bunun farkında değildir…

Haberi Paylaş