İŞKUR’DAN ‘BALLI BÖREK’ İŞ İMKÂNI
Arada bir araya gelip fikir alışverişinde bulunuruz.
Kiminle?
İşkur İl Müdürü İlyas Sarıyerli ile…
Bilenler bilir Sarıyerli, Proje Üretim Merkezi gibidir.
Kurumsal çalışmaların yanında kentin ekonomik yaşamına ve istihdamına yönelik çabasıyla Sarıyerli refiklerinden farklıdır.
Henüz kamuoyu bilmese de Çiçek üretimi, Su Ürünleri Lisesi (Milas), Süs Bitkileri Meslek Lisesi, Vali Amir Çiçek’in sahip çıktığı Arıcılık Araştırma Enstitüsü, Arı ve Arı Ürünleri Borsası projeleri hep ona aittir.
Sarıyerli’nin özellikle turizme yönelik projeleri “devrim” niteliğinde projelerdir.
Zamanı gelir bu projeleri sizlerle de paylaşırız.
Aslında bir kısmı Vali Bey ve Vekillerin desteği ile başarılmıştır.
Muğla henüz turizme sosyolojik ya da psikolojik çerçevede bakmayı öğrenemedi.
Bu adam ve biz; “kent paydaşı” bağlamında bunu tartışmaktayız.
Ancak bu bakış açısını daha sonraya bırakalım.
Bugün İŞKUR’un kayıtlı işsizlerin kuruma kayıtlı işyerlerinde verilen eğitimle meslek sahibi olmasını hedefleyen İşbaşı Eğitimi Programı’ndan bahsedelim.
Zira bu mesele hala iyi anlaşılabilmiş değil.
Hala işbaşı eğitimini anlamamak için diretenler var.
İlyas Müdür diyor ki;
“İş dünyası, özellikle de turizmciler İşbaşı Eğitim Programı’nı yeteri kadar tanımıyorlar, yeteri kadar bilmiyorlar. Bilmedikleri için bu programdan yeteri kadar faydalanmıyorlar. Oysa bu program işveren açısından ‘istihdam teşviki’ demek, kişi açısından da ‘mesleki eğitim’ demek”…
Bu konuda tanıtım çabaları sürüyor.
Geçtiğimiz Cumartesi muhasebecilerle bir araya gelindi.
Biz takip ediyoruz.
Yani işbaşı eğitim programı; “İşler kötü” diyerek efkarlanmayı yeğleyen, kazancının yüzde 35-40’ını ‘personel giderine’ ayıran turizmciler için; ‘ballı börek’…
Ancak bu böreğin tadına bakanlar hala sınırlı…
Rakamları paylaşalım:
İl genelinde 2011’de bu programdan yararlananların sayısı; 32.
İlyas Sarıyerli’nin gelişiyle bu rakam; 2012’de 544’e, 2013’te 800’e, 2014’te 900’e ve 2015’te 1701’e yükseliyor.
2016 yılında ise bu rakam 6 bin 669’a ulaşıyor.
Program dahilinde il genelinde toplam 34 milyon TL para ödeniyor.
Eski parayla 34 trilyon…
Ancak bu programın bir sınırlaması yok.
Devlette kaynak var ve işin ucu açık.
Aklımızın almadığı şey; böylesi bir kriz ortamında ballı börek bir imkânın işverenlerce tıpkı vergi ödemede gösterdikleri mekanikliğe ve dikkate yer verilmemesi dolayısıyla yeteri kadar sınırlı olarak kullanılması. İşverenler profesyonellerinin dikkatini de çekmeliler.
Bizim iş dünyası; karalar bağlayıp efkârlanmayı bırakmalı, kendisine sağlanan olanakların peşine takılmalı.
Adam; “İş bulmak isteyen, meslek sahibi olmak isteyenler, ötesinde istihdam yaratmak isteyen, kriz ortamında kendisine sağlanan bu imkânı kullanmak isteyen işverenler 1 yıllık bu programı kullanın. Bu süre zarfında programdan yararlanan kişinin ücretini İŞKUR ödüyor. İşveren herhangi bir ücret ödemiyor. Ayrıca kursiyerin Genel Sağlık Sigortası ve İş Kazası ve Meslek Hastalığı’na karşı sigortaları yapılıyor. 2016 yılında programdan yararlanan 6 bin 669 kişinin 3 bin 150’si işyerlerinde kalıcı oldu. Bu rakam Muğla’yı Türkiye 7. si yaptı. Bu çok önemli bir rakam. Program sonunda işyerinde kalıcı olan kişi ile ilgili devlet desteğini bırakmıyor. İmalat sektöründe 42, diğer sektörlerde 36 ay boyunca işveren katılım payı olan aylık 300 TL ödemeye devam ediyor. Kısacası devletimiz bu konuda işverene; Yetiştir beğendiğini işe al, biz destek olmaya devam edelim” diye bas bas bağırıyor.
Beyler, bu açık bir davettir:
İŞKUR İl Müdürü İlyas Sarıyerli; aramanızı bekliyor…