MARMARİS ÇALIŞTAYI, GAZETECİLİK VE SİYASET
Kolay iş değil.
Ulusal basının dışında Anadolu basınını 81 ilden 400’ün üzerinde gazeteciyi bir arada, bir yerde toplayıp, üyesi olduğun partinin genel başkanını onlarla buluşturmak.
Hele bu buluşma Marmaris’te, yıldızlı lüks bir otelde gerçekleşecekse?
Hiç kolay değil.
Basın tarihinde böylesi büyük bir buluşmaya şahitlik etmemiştik.
Ancak hafta sonunda bununda yapılabileceğine şahitlik ettik.
Marmaris Belediyesi tarafından düzenlenen Anadolu Medya Buluşması nedeniyle hafta sonunu Marmaris’te geçirdik.
Katılımı ve içeriğiyle bizi etkisi altına alan bu etkinlik için başta Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar’a, belediye meclis üyelerine, Sedat Kirt ve ekibine, belediye personeline kısaca emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.
Gazetecilik mesleğine yönelik sorunlarının masaya yatırıldığı bu büyük buluşma sanıyoruz basın tarihinde de bir ilk.
Elbette buna benzer etkinlikler yapıldı, ama bu çapta bir etkinlikle ilk kez karşılaştık.
CHP’nin gazeteci milletvekillerinin de katıldığı çalıştayda CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, çalıştay kararını erken seçimden önce aldıklarını, bu nedenle çalıştayın seçimle bir alakasının olmadığını ifade etse de, çalıştayın ikinci gününe seçim ve siyaset damga vurdu.
Kılıçdaroğlu’nun gelişi gazeteciler ile birlikte yerel siyaseti de hareketlendirdi.
24 Haziran seçimlerine yönelik milletvekili aday adaylarının neredeyse tamamı Marmaris’te boy gösterdi.
Kılıçdaroğlu’nun gelişi ile aday adayı resmigeçidi yaşanan çalıştay, CHP’li iki muhalif gazeteciye de fırsat yarattı.
Bir süre önce CHP’den ihraç edilen Gazeteci Hüseyin Anıl ve benzer iddialardan kerelerce disipline sevk edilen Gazeteci Özcan Özgür.
Paylaşım, yorum, eylem ve söylemleri ile adeta bir sosyal görüngüye (fenomen) dönüşen 50 yıllık CHP’li Gazeteci Hüseyin Anıl, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na kitap hediye etti.
Anıl, kitabın yanına bir de mektup ekledi.
Kitabın içeriğinde ne var, mektupta neler yazılı? bilmiyoruz.
Bildiğimiz ülkenin farklı yerlerinden gelen gazeteciler Kılıçdaroğlu’na kendi yörelerine ait çeşitli hediyeler verirken, Hüseyin Anıl genel başkana kendi kaleme aldığı kitabı hediye etti.
Anıl’ın bu girişimini ikinci hamle takip etti.
Ülke gündemine ilişkin açıklamalar yapan Kılıçdaroğlu, programın öğleden sonraki kuşağında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Genel başkana soru yöneltecek ve önceden belirlenen 8 gazetecinin arasında Özcan Özgür’de yer aldı.
Çalıştaya katılan gazetecilere yönelik konuşmasında Kılıçdaroğlu’nun: “Hayatım boyunca lehte ve aleyhte yorum yapan hiçbir gazeteci arkadaşımı suçlamadım. Gazeteci dilediği gibi yazar, yorumlar. Gazeteciler halk adına sorgulama yapar. Basın güce karşı bir denetim mekanızmasıdır” sözleriyle basın özgürlüğü tarifine dem vuran Özcan Özgür, CHP’li belediyelerin zaman zaman gazetecilere benzer baskılar yaptığını, CHP’li belediye başkanlarına yönelik eleştiri yapan partili gazetecilerin disiplin suçlarına maruz kaldığını aktardı.
Kılıçdaroğlu’na bu konuda ne düşündüğünü sordu.
Kılıçdaroğlu soruyu şöyle yanıtladı:
“Yerelde gazeteciler zor koşullarda görev yapıyorlar. Özellikle belediye başkanları ile aralarında tartışma çıkıyorsa, belediye başkanlarının zaman zaman baskı kurduklarını biliyoruz. İlan reklam vermediklerini, dağıtımı engelledikleri yönünde şikâyetler geliyor. Eğer bizim belediyelerden yana bir şikâyet gelirse biz bunun üzerine gideriz. Belediyeler bir güçtür, medyanın gücü denetlemesi gerekir. Halkın çıkarları konusunda denetlenmelidir. Belediye başkanının yanlışı varsa elbette yazacaklar. Bunu yazmalarından daha doğal ne olabilir. Olaya bu çerçevede bakmak gerekiyor”…
Kılıçdaroğlu’nun bu açıklaması orada bulunan gazeteciler arasında; “CHP’li Gazeteci Özcan Özgür, kendi genel başkanından CHP’li belediyeleri ve belediye başkanlarını denetleme vizesi aldı” şeklinde yorumlandı.
Gazetecilik mesleğinin sorunlarının masaya yatırıldığı çalıştaya ilişkin görüşlerimizi önümüzdeki süreçte yeniden ele alacağımızı belirterek sonlayalım.
***
Bu köşede yer alan içeriklerin sosyal medya üzerindeki paylaşımlarına yapılan yorumlarla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluk, yorum yapan kişilere aittir.
