Dün bu köşeden yayınladığımız yazıda “7 Haziran seçimlerinden bir sonuca ulaşamayan, uyumsuz, uzlaşmasız bir hal alan siyasetin bulamadığı çözümü 1 Kasım’da halk sandıkta bulabilir mi? diye sormuş “Evet bulabilir” diye cevaplamıştık.
Muğla seçmeninin 1 Kasım’da bu sürecin sorumlusu olarak gördüğü siyasi partileri bir kenara koyacağını, elinin tersiyle iteceğini, zira Ak Parti’ye oy veren Ak Partili Muğla seçmenin, MHP’ye oy veren MHP’li Muğla seçmenin, HDP’ye oy veren HDP’li ve CHP’li Muğla seçmenin olan bitenden ve yürütülen politikalardan rahatsız olduğunu ifade etmiştik.
Muğla seçmeninin, uzlaşma ve bir arada yaşama kültürünü reddeden, çözüm üretmek yerine çözümsüzlüğü inşa ederek siyasi ve ideolojik rantların peşinde koşan, bunun ötesinde böylesi zor süreçte bir araya gelmeye beceremeyen siyasi oluşumlara ve aktörlere 1 Kasım’da fatura keseceğini dile getirdiğimiz köşe yazısında CHP’nin seçmenin önündeki tek siyasal seçenek olduğunu belirterek;
“Bu süreçte Muğla CHP il-ilçe örgütleri ve yöneticileri, özellikle de belediye başkanları çok ciddi stratejik hatalar yapmazsa, 1 Kasım seçimleri, sonuçları itibariyle yerelde CHP için mutlak bir zaferle sonuçlanabilir. CHP, 7 Haziran seçimlerinde 3 olan milletvekili sayısını 1 Kasım’da 4’e çıkarabilir. Muğla seçmeninde oluşan ve toplumsal bir hale dönüşen refleks ve bilincin gideceği yol açıkça bellidir. Muğla seçmeni için CHP’nin 4. milletvekilliği işaretlenmiş bir hedeftir” tespitinde bulunmuştuk.
***
Yazıyla ilgili çok sayıda ileti aldık.
Farklı siyasi partilere oy veren okurlarımızdan gelen iletilerin büyük çoğunluğunda, eğer yapılabilirse 1 Kasım seçimlerinde CHP’nin Muğla’da 4 milletvekili çıkarabileceği görüşünün ağırlık kazandığına tanıklık ettik.
İletilerde Muğla seçmenin önündeki tek siyasal seçeneğin CHP olduğuna dair tespitlerde yer almış ve bu tespitin önemine işaret ediliyordu.
‘Ak Parti’den kurtulmak’ başlıklı ileti, aslında işi özetleyen nitelikte ve şu içerikteydi;
“1 Kasım seçimlerinin bizim için birçok anlamı var. Ama en önemlisi Ak Parti’den kurtulmak. Bu süreçte bizim için Ak Parti’den kurtulmak, CHP’yi iktidar yapmaktan daha önemli. Diyeceksiniz ki CHP’yi iktidara taşımadan bu nasıl olacak? Şöyle olacak; Biz CHP’liler gibi Ak Parti’den kurtulmak isteyen, ancak kendi partisi ile bunun mümkün olmadığını gören diğer seçmen gruplarının CHP’yi tercih etmesiyle bu başarılacak. Sizin ‘Muğla seçmeninin önünde CHP dışında bir siyasal seçeneği yok tespitiniz’ bu noktada çok anlamlı. Bu tespitinizle siz aslında seçmenin önüne bir yöntem koymuş oldunuz. Muğla seçmeni olarak bizlerin 1 Kasım seçimlerindeki temel hedefi Ak Parti’den kurtulmaktır ve biz kurtulacağımıza inanıyoruz”…
***
Bir diğer iletide ise şu ifadelere yer veriliyordu.
“Muğla’da CHP’nin 4 milletvekili çıkaracağına inanmak, bunu öne sürmek Ak Parti’nin Muğla’da 2 milletvekili çıkarma potansiyelini, mevcut oylarını yok saymaktır. Bu tespiti 7 Haziran’da yapmış olsaydınız, buna güler geçerdik. Ancak 7 Haziran’dan 1 Kasım’a Türkiye’de yaşananlar bizim gibi merkez sağa oy veren seçmenin de görüş ve tercihlerinin değişmesine yol açtı. Ak Parti’nin 7 Haziran seçimlerinde iktidarı kaybetmesi, MHP ve HDP arasındaki uyumsuzluk biliyoruz ki 1 Kasım’da erken seçim kararı alınmasını teşvik etti. Biz erken seçim istemedik. Merkez sağ seçmeni olarak yaşananlardan biz de rahatsızız. Bu nedenle erken seçime gitmenin faturasını üç partiye; Ak Parti, MHP ve HDP’ye kesmek zorundayız. CHP seçmeni bunu yapmaya zaten hazır. Mesele merkez sağ seçmenin bunu yapması, bu yönde bir davranış sergilemesidir. Tüm bu yaşananların ardından illa oy vereceklerin önünde sizin de ifade ettiğiniz gibi CHP dışında bir seçenek kalmamıştır. Bizim için zor olsa da aramızdan bunu yapacaklar mutlaka çıkacaktır. Şehit cenazelerinden yükselen yüreğimizi dağlayan haykırışların, ferhat figan açıklamaların iki muhatabı vardır. Birisi Ak Parti diğeri de HDP ve PKK’dır. İnanın ki merkez sağ seçmeni en az sol seçmen kadar bu işten şikayetçidir”…
***
Herkes bizim gibi düşünmeyebilir, tespitlerimize katılmayabilir.
Ama inancımız o ki; 7 Haziran seçimlerinden bir sonuca ulaşamayan, uyumsuz, uzlaşmasız bir hal alan siyasetin bulamadığı çözümü 1 Kasım’da halk sandıkta bulabilir.
Muğla için söylemek ve değerlendirmek gerekirse CHP bu sürecin öne çıkardığı tek siyasi seçenektir.