CHP’de ön seçim sürecine kim, ne kadar destek verdi? bu hafta kaleme aldığımız yazıların temel konusu. Peşinde olduğumuz; ön seçim sürecinde kimin, ne kadar katkı koyduğu?
Herkesin gönlünde bir arslan yattığını biliyor olsak bile, bu süreçte aday adaylarının örgütsel emek oranına dikkat çekmek istedik.
Parti içi demokrasi konusunda hamasi nutuklar atıp, arkasından genel merkeze dönerek atamanın yollarını arayan, “Bir ayağı kız evinde, diğer ayağı oğlan evinde” olan siyasetçi tipinin farkına varılması bizim için bu süreçte önemliydi.
***
Gazeteciler toplumun erken uyarı sistemidir.
Toplumu yaşanacak sarsıntılar öncesinde uyarır.
Sarsıntının ön analizini yapar, sarsıntının şiddeti ile ilgili de uyarıyı toplumla paylaşır.
İşte bu tür yazılarla yapmak istediğimiz de bu.
Toplumu uyarmak…
***
Geçtiğimiz gün CHP İl Yönetiminin göreve gelişinin birinci yılı nedeniyle il yönetimi ile Süpüroğlu Restaurant’ta bir araya geldik.
Siyasette zaman çok çabuk geçiyor.
İl kongresinde yaşanan deprem hala hafızalarımızda.
Bir yıl önce CHP kongresinde deprem olmuştu.
Biliyorsunuz deprem, salona da damga vurmuştu.
Aradan bir yıl geçmesine karşın hala o depremin sarsıntıları CHP’de hissediliyor…
***
CHP İl Yönetimi ve Gazeteciler buluşmasında CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk, bir yıllık süreçle ilgili kısa bir açıklama yaptı. Bir yıl önce örgütün desteği ile göreve geldiklerini ifade eden Öztürk, göreve gelirken bazı sözler verdiğine dikkat çekti. Yeni bir il binası sözünü bir yıl içinde yerine getirdiklerini hatırlatan Öztürk, örgütün önüne sandık getirme konusuna da değindi. Sandığın gelme oranını yüzde 90 olarak açıklayan Öztürk, yeni kurulan Seydikemer ilçesi başta olmak üzere AKP yönetimindeki Kavaklıdere ilçesini de renklerine bağlayacaklarını açıkladı.
Öztürk, bu iki ilçede transfer çalışmalarına başladıklarını ve sona yaklaştıklarını ifade etti.
CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk, Süpüroğlu buluşmasında yüksek hedefini şu sözlerle açıkladı.
“Bizler delegelerimizin önüne çıktığımızda göreve gelirsek demokrasiyi partinin her seçiminde yerine getireceğimizin sözü vermiştik. Önümüzdeki yerel seçimler için bunu neredeyse yüzde doksan başardık. Sandığı üyelerimizin önüne getireceğiz. 2014 yerel seçimlerinde Seydikemer ve Kavaklıdere’de dahil 13 ilçe belediyesi ve Büyük şehir belediyesini kazanacağız”…
***
CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk bu açıklamayı yaparken biz de bir yıllık süreçte yaşadıklarımızı anımsadık. Bir yıllık süreçte hislerin cimrisi olan siyasetçileri ve yaşananları hatırladık.
Bir yıl önce yapılan CHP İl Kongresinin tanımlı hedefi; Osman Gürün ve ekibiydi.
İl Kongresi ile CHP örgütleri, tanımlı hedefe ve ekibine karşı ilk örgütsel tepkiyi koymuşlardı.
CHP kadar dinamik bir partiyi, statik algı ve yöntemlerle yönetmek isteyenlere il kongresinde “dur” denilmişti.
***
Aradan bir yıl geçti ve bu bir yıllık süreçte CHP’de çok şey değişti.
Geçtiğimiz Eylül ayında Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Musa Gökbel ve arkadaşları tarafından ön seçim istekli Çoban Ateşi ile CHP; yeni bir tanımlamanın ve hedefin sahibi oldu.
CHP’nin yeni hedefi; parti içi demokrasiydi.
Tüm üyelerin katılımı ile ön seçim yapılması hedefi, kendi söylemini ve tanımlarını da beraberinde getirdi.
Bu bir yıllık süreçte CHP, kendi kültürel kodlarına ve yöntemine geri döndü.
Örgütü ve örgütsel emeği yeni hedefin ilk sırasına yerleştirdi.
***
Bir yıllık süreç sonrasında CHP, örgütsel haklarını geri kazandı.
Siyasi tarihimizin en önemli seçimleri olarak görülen büyükşehir statülü seçimler öncesinde, belediye başkan adaylarını ön seçimle, sandıkla belirlemek hakkına kavuştu.
Kararlılıkla sürdürülen bir mücadele sonrasında belediye başkanlarından kurulu statik yapılara ve anlayışa son verildi.
CHP örgütü örgütsel haklarını geri kazanmak adına mücadele verirken, bu sürece kim, ne kadar katkı koydu?
İşte bir haftadır kaleme aldığımız yazıların temel amacı bu oranı belirlemek.
Bu konuda farkındalık yaratmak…
***
Her ne kadar bu süreçte, ön seçim konusunda örgütü desteklemeyen aday adaylarının önünde seçilebilme konusunda da bir engel kalmasa da bu engeli demokrasiye inanan ve demokrasi mücadelesi veren CHP örgütlerinin kaldırdığını belirtmek zorundayız. Örgüte ve tabana hakkını teslim etmek zorundayız.
***
Bu süreci ısrarla kaleme almamız bazı aday adayları tarafından eleştirilmiş.
Bu eleştirilerin örgütün ön seçim mücadelesinin içinde yer almayan aday adayları tarafından yapıldığının farkındayız.
Seçilebilme gayreti siyasetten sayıldığı sürece, duymak istemedikleri, tartışmak istemedikleri ne varsa bu köşede yer almaya devam edecek.
Önümüzdeki hafta ön seçim isteği ile aday adayı olan siyasetçileri kaleme alacağız.