CHP’nin kontenjan adaylarını neden yazmadığımız soruluyor
“Sonuçta kontenjan için müracaat etmiş aday adaylarından birisi gelip bu koltuğa oturacak. Oysa biz kontenjana müracaat eden aday adaylarının büyük bir çoğunluğunu tanımıyoruz. Sizin yazılarınızla bunlarda da tanışmak isteriz” deniliyor.
Siyasi partilerin aday belirleme yöntemi içinde yer alan kontenjan uygulaması her ne kadar tüzüğe yaslandırılmış, meşruiyet kazanmış olsa da bizim bu tür bir uygulamayı siyasi bir yöntem olarak görmemiz, buna saygı duymamız mümkün değil.
Unutmuş olabilirsiniz, yeniden hatırlatalım.
Seçilmeyi örgütlülük yapısında aramak yerine genel merkez koridorlarında arayanlara bizim kapımız kapalı.
Kente bir turist mesafesinde olan, kente yönelik eylem ve söylemin sahibi olamayan, örgütsel güvensizliğini kontenjan adayı olarak sergileyenler “başka kapıya”…
Buradan, bu köşeden onlara ekmek yok.
***
Ak Parti tezinin karşı tezi, yani siyasi seçeneği olarak CHP’nin her seçim döneminde tüzüğe yaslanarak aday belirleme yöntemine, kontenjan adaylarına bu köşeden ödül çıkmaz.
Kontenjan uygulaması; örgütlülüğün canına ot tıkayan, örgütlülüğü yok sayan antidemokratik bir uygulamadır.
Böylesi antidemokratik uygulamanın içinde yer alarak bu gün karşımıza aday adayı olarak çıkanlar seçilmenin yolunu örgütlülükte aramayarak demokratik bir ihlalin ortakları olmuşlardır.
Siyasi meşruiyetini demokrasi kuralları içinde aramayanların demokrasi söylemlerine, hamasi nutuklarına karnımız tok.
Kendilerine genel merkez tarafından rezerve edilmiş sıralamada yer alarak, seçilmenin keyfini yaşayan, bunu siyasi başarıdan sayanlar biliyoruz ki örgütlülük yapısının içerisinde kendilerine asla yer bulamayacaklar.
Kaldı ki bu köşede yer bulsunlar…
***
Kontenjan aday adayı olarak aday olmanın koşullarını örgütlülükte aramayan, örgütsel iradeyi ipine takmayan kontenjan adaylarının örgütlülük sayesinde milletvekili seçilseler bile bize ait olmayacaklarını, bizi temsil etmeyeceklerini biliyoruz.
Kendilerini bize seçtirirler ama asla bize ait olmazlar.
Bize ait olmayacaklarsa, kime ait olacaklar?
Bizi temsil etmeyeceklerse, kimi temsil edecekler?
***
Bir kez daha yineleyelim.
Kontenjan uygulaması antidemokratik bir uygulamadır, kendi içinde demokrasiyi inşa edemeyen bir siyasi yapı, hiçbir koşulda ve zeminde demokrasiden bahsedemez, demokrasiyi inşa edemez.
Kaldı ki demokrasiyi korusun…
Kendi içinde demokrasi uygulamayan bir siyasi yapı (!) demokratik haklar için yola çıksın, demokrasi üzerine propaganda yürütsün.
Bu mümkün mü?
Evet mümkün.
Peki kim buna göz yumar?
Muğla göz yumar.
Muğla göz yumarken, Trabzon ne yapar?
Gözünü açar…
***
Trabzon CHP örgütü genel merkezinin birinci sıra kontenjan kararına topyekün karşı çıktı. Kararın değişmesi için istifaları cebine koydu, genel merkeze baskı yaptı ve sonuçta genel merkez bu kararından vazgeçtiğini açıkladı.
“Hak verilmez alınır diyorlar ya” doğru söylüyorlar.
Şimdi Trabzon milletvekili adaylarını tüm üyelerin katılacağı eğilim yoklamasıyla belirleyecek.
Ortalama her seçim döneminde 1 milletvekili çıkarabilen, gücü ancak bir milletvekili çıkarmaya yeten Trabzon bunu başarırken, yerel yönetimlerde 40 yıldır iktidar olan, her seçim döneminde 3 milletvekili çıkarma başarısı gösteren, daha fazla vekil çıkaramadığı için kendini mahçup hisseden CHP’nin egemen kenti Muğla, ne yaptı?
***
Trabzon örgütlü,
Muğla imam nikâhlı (!)
Aldı kabul etti,
Aldı kabul etti,
Aldı kabul etti…