CHP’nin 18. Olağanüstü Kurultayı’nda Mimar Rana Öztürk, 374 oy alarak CHP’nin en önemli organı olan Parti Meclisi’ne girdi.
Rana Öztürk’ün dışında CHP milletvekileri Tolga Çandar, Ömer Süha Aldan ve Nurettin Demir de parti meclisine aday olmuştu.
Ancak 3 vekil Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesine giremedi.
Oylama sonucunda Ömer Süha Aldan 83, Tolga Çandar 69, Nurettin Demir 106 oy’la liste dışı kalırken çiçeği burnunda Rana Öztürk 374 oy alarak parti meclisine seçildi.
Bu sonuçla CHP kulislerinde “3 vekil mi başarısız? Rana Öztürk mü çok başarılı?” tartışması başladı.
Tartışmaların kaynağında ise;
Milletvekillerinin temsiliyet becerisi ve
Özgül ağırlıkları var…
***
6 milletvekili kontenjanı bulunan ilin 3 milletvekili CHP’li.
40 yıldır durum aşağı yukarı aynı.
Oysa 3 milletvekilinin varlığı hiç hissedilmiyor…
***
Mart yerel seçimlerinde CHP’nin ildeki oy oranı yüzde 49.1 (!)
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise yüzde 63.1 (!)
İlin seçmen sayısı 680 bin civarında…
***
Muğla’da seçmenin yarısı, arada bir yarısından fazlası CHP’ye oy veriyor.
Seçmen sayısı esas alındığında mecliste ili temsil eden 3 CHP’li milletvekilinin her birinin ortalama 115 bin civarında CHP’li seçmeni temsil ettiği rahatlıkla söylenebilir.
Meclis sadece seçmenleri değil tüm milleti temsil eden bir organ olarak değerlendirilirse, her milletvekilinin temsil payına düşen seçmen sayısı ise 136 bin’dir…
***
Kurultayın ardından siyasi kulislerdeki soru şu:
Muğla CHP’nin egemen illerinin başında gelirken, bu kadar yüksek sayıdaki CHP’li seçmeni temsil eden 3 milletvekilinden birisi bile neden parti meclisine giremiyor?
Egemenlik hakkıyla doğrudan yetkilendirilen 3 CHP’li milletvekilinin temsiliyet sorumluluğuna ne oldu?
Lokomotif ilin 3 CHP’li milletvekilinin özgül ağırlığı nerede?
Bu ağırlık Kılıçdaroğlu’nun terazisinde neden bir türlü tartılamıyor?
CHP’nin meclisteki demokratik meşruiyetini sağlayan hatta onu koruyan üç beş lokomotif ilden birisi Muğla değil mi?
Muğla’nın CHP’ye meşruiyet sağlayan oyları;
Kıymetsiz mi?
Muğla seçmeni ne zaman taçlandırılacak?
***
Sorular devam ediyor.
Kılıçdaroğlu’nun ulusalcılardan uzak inşa etmeye çalıştığı yeni CHP’de;
Muğla’nın yeri neresi?
Milletvekilleri Tolga Çandar, Nurettin Demir, Ömer Süha Aldan ve binlerce CHP’li seçmen “Rakı içiyor” diye; Muğla cezalandırılıyor mu?
***
Demokrasi temsile dayalı bir rejimdir.
Burada sorun kimin ne kadar temsil edildiğidir.
Kılıçdaroğlu’nun aşırı temsil ile düşük temsil değerlerini birbirine karıştırdığı bir süreçte adaletsiz uygulamaları karşısında CHP yerel örgütlerinin, seçmenin haklarını koruma görevi 3 milletvekilinindir…
***
Siz her şeyin farkındasınız.
O nedenle lafı uzatmayalım ve bir tespitle sonlayalım.
2015 milletvekili genel seçimlerine az kaldı.
Yakındır söz de karar da sizin olacak.
Varlıkları genel merkezde fark edilmeyen vekiller, yokluklarının da fark edilmeyeceği şartları kendileri oluşturuyorlar.
Bırakın oluştursunlar…