“MUĞLASPOR’UN MERAKLISI VARSA” DİYENLERE EL CEVAP;
“EVET MERAKLISI VAR (!) İSTİFA EDİN”
Bir önceki gün bu köşeden “Muğlaspor Meselesi” başlıklı yazıda Muğlaspor’un kötü gidişine dem vurmuş, ardı ardına gelen yenilgiler sonrasında kulislerde homurdanmaların başladığını, homurdanma ile birlikte spor etiğine ve kentin spor kültürüne hiç yakışmayacak türden çeşitli iddalar ortaya atıldığını ve yenilgilerin ‘sportif başarısızlık’ çerçevesinde değerlendirilmediğini ifade etmiş, iddiaların yenilgilerin tesadüf olmadığına, kaynakların verimli kullanılmadığına kadar gittiğini dile getirmiştik. Yazıyı bu vahim durum karşısında insanın ya devlet başa ya da kuzgun leşe diyesi geliyor” tespitiyle bitirmiştik.
Yazının yayınlanmasının ardından e-mail yoluyla çok sayıda ileti aldık.
Bunların dışında sosyal medyada Muğlaspor Yönetim Kurulu Üyesi Hakan İnan dostumuzun yazıya ilişkin yorumuna ulaştık.
Sayın İnan’ı severiz ve kendisi ile herhangi bir polemiğe girmek istemeyiz.
Ancak bilmeyen, duymayan ve okumayanlar için Hakan İnan dostumuzun yazımıza ilişkin açık yorumunu sizlerle de paylaşalım isteriz.
Hakan İnan sosyal medyada şu ifadelere yer verdi: “Takdir Muğlalı’nın tabi ki. Ancak bu iş yönetimlerden hesap sormakla olmaz. Tabi Yönetim Kurulları çıkar hesap verir. Mustafa İnci kardeşim gelsin kulübe istediği herşeyi sorsun cevap verelim. Bu şehir bu takımı ne kadar sahipleniyor onu da sorgulayalım mı? Yönetim istifa eder ama eleştiriler acımasız olursa bu şehir yönetici bulamaz hale gelir ve tarihte yaşandığı üzere Muğlalı olmayanlar takıma sahip çıktı derler birden Muğlalığımız kabarıverir, hatasıyla sevabıyla bu Yönetim Kurulu Muğlasporumuzu buraya getirmiştir. Meraklısı varsa buyursun gelsin, hemen yarın devredelim, ailemiz ve işimizle daha çok ilgilenir ve onlara daha çok vakit ayırırız. Saygılarımla Nejat abi”…
İfade etmek isteriz ki Muğlaspor’un kötü gidişine yönelik basında yer alan eleştirel yazılara kulüp yönetiminden hiç bir açıklama gelmedi. Bu nedenle yönetim kurulu üyesi Hakan İnan’ın sosyal medyadaki paylaşımını yönetim kurulu adına yapılan tek açıklama olarak kabul edilebiliriz.
Sayın İnan’ın şahsında yönetim kuruluna bu güne kadar verdiği hizmetlerden dolayı teşekkür ediyor olsakta lafı eveleme-geveleme niyetinde değiliz.
Sayın İnan’ın “Meraklısı varsa, buyursun gelsin, hemen yarın devredelim” sözüne “Evet meraklısı var, hemen yarın yönetimi devredin ya da istifa edin” diyerek yanıtlamak isteriz.
Bu noktada yönetim kurulunun etkin isimlerinden birisi olan Hakan İnan dostumuzun açıklamasının samimiyetini de görmek isteriz.
İfade etmek isteriz ki; Muğlasporun sportif başarısı nüfus cüzdanlarına endekslenemez.
Muğlalı olmayanlar Muğlaspor yönetiminde yer alamaz mı?
Muğlalı olmayanlar Muğlaspor’un taraftarı olamaz mı?
Bu sığ bakıştan kurtulmanın vakti gelmedi mi?
Futbol takımları sportif kulüp olmalarının yanında aynı zamanda birer iktisadi işletmelerdir.
Günümüzün sportif başarıları da ne yazık ki mali disiplinlere endekslidir.
Durumu örneklemek gerekir.
Bildiğiniz gibi ne Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, ne de Galatasaray Başkanı Dursun Özbek İstanbul doğumlu değildir. Ancak her ikisi de iki büyük İstanbul kulübünün başında görev yapmaktadır.
Aziz Başkan Diyarbakır Ergani, Dursun Başkan’da Giresun Şebinkarahisarlı’dır.
Ancak ne Aziz Başkana ne de Dursun Başkana kimse “Siz İstanbullu değilsiniz, kulüp yönetimine giremezsiniz, başkan olamazsınız” dememiştir.
Kentliliği, kent kimliğini bir spor kulübü ile eşleştirmek, “Muğlalı yönetici bulunmazsa yabancılar kulübün başına gelir” uyarısında bulunmak bize göre doğru bir yaklaşım değildir.
Ayrıca Muğlalılık hassasiyetini ön planda tutan ve her zora girildiğinde şövenist duygularla ayran kabartan yöneticilerin neden profesyonel takımın futbolcu tercihinde de aynı Muğlalı hassasiyetini göstermedikleri (!) merak konusudur.
Çoğunluğu Muğlalılardan teşkil edilen yönetim kurulunun tercihleriyle şekillenmiş profesyonel futbol takımında Muğlalı kaç futbolcu vardır? doğrusu bu da merak konusudur?
Kent kimliğini, özensiz ve biçimsiz zeminlerde tartışmanın yersizliğine inanan birisi olarak uzatmadan çağrımızı kamuoyu huzurunda yineleyelim.
“Meraklısı varsa, buyursun gelsin, hemen yarın devredelim” sözüne “Evet meraklısı var, hemen yarın yönetimi devredin” diyelim ve yönetim değişikliği için ilk adımı Sevgili Dostumuz Hakan İnan’dan beklediğimizi belirterek sonlayalım.