MUSA GÖKBEL UYARMIŞTI

8

Musa Gökbel uyarmıştı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2015 milletvekili genel seçimleri öncesinde aday belirleme yöntemini ‘Yüzde 85 merkez yoklaması, yüzde 15 ön seçim yapacağız’ şeklinde açıklamasının ardından Musa Gökbel’le görüşmüş, açıklamayla ilgili ne düşündüğünü sormuştuk.
Gökbel, söze CHP İl Başkanı Mustafa Öztürk’ün, “CHP’nin yüksek hedefi 5 milletvekili” açıklamasına gönderme yaparak başlamış ve şöyle demişti:
“Ön seçimi savunan il başkanımızın sözüne sohbetine güvenirim. Onun verilerine inanırım. Başkan 5 milletvekili çıkaracağını ifade etmiş, bu kadar güveniyorsa onu 5. sıraya koyalım, hatta 4. sıra bile başkanımıza feda olsun”…
Gökbel, “Bakınız” diyerek başladığı açıklamasında; “Tüzük ön seçimi emrediyor. Genel Başkan milletvekili aday belirleme yöntemine ilişkin yüzde 85 merkez yoklaması, yüzde 15 ön seçim yapacağını açıkladı. Sayın genel başkanın son 4 seçimdir ön seçim vaat ediyor. Genel Başkanlığa aday olduğu kurultaydan bugüne ön seçimi vaat etmediği bir ön seçim yok. Bu sözüne ne kadar uyduysa yeni yüzdelik oranlı sözüne de o kadar uyacaktır” dedi.
Kısaca Gökbel;
“Bu bir kandırmacadır” dedi.
Gökbel, CHP örgütlerini uyarmak istercesine ortada kritik bir durum olduğunu şu sözlerle dile getirdi:
“Burada kritik olan genel başkanın atama yapacağı yüzde 15’tir. Bu yüzde 15 parlamentonun da yüzde 15’idir. Az gibi algılanıyor (!) Oysa şimdiki parlamento dokusunda CHP grubunun yüzde 90’nıdır. Muğla ilinde aktif siyasetin önünde olanlar bu durumu biliyorlar ve görüyorlar. Onların belediye başkanı ya da milletvekili olarak varlıklarını sürdürebilmesinin yolu bu tutsaklığa bağlı siyaset tercihinde yatıyor. Parlamento düzeyinde ya da belediyelerde danışma kurullardaki örgüt kararını parti üst kurullarına aktaran ne milletvekili ne de yöneticimiz var. Onlar sadece genel merkezin uygulayacağı atama ve diğer politikaları yedirmekle görevliler. Bunun için de en çok kullandıkları argüman ‘sandığı koyacağız ama üye dokusu bozuk” argümanı. Oysa bozuk üye yapısıyla bugün ayakta duruyorlar. Biz merkez yoklamasını reddetmiyoruz. Bu yöntemle meclise taşınanlar siyasi hurdalığa dönüştü. CHP’nin yapması gereken tek şey, geniş katılımlı önseçimdir, sandıktır. Bugün CHP’de esas sorun merkeze duyulan güvensizliktir. Kendi adıma bakınca söyleyeceğim tek şey var. Ben genel başkanın ve MYK’nın her yerde sandık koyacağız iddiasına inanacak kadar safmışım. Herkes AKP bıkkınlığıyla giderek AKP’leşen bir CHP’ye oy vermekle yüzyüze. Bunu söylediğimizde en samimi partili arkadaşlarımız bile ‘şimdi sırası mı’ deyip geçiyorlar. Peki, ne zaman sırası? Yerel seçim de sırası değil, cumhurbaşkanlığı seçiminde sırası değil, genel seçimde sırası değil. Bu sıra ne zaman gelecek?”…
Musa Gökbel “yetmedi” diyerek açıklamasına şöyle devam etti:
“Bu parti artık hızla kendi kafasındaki hedefe doğru yönelmekte. Bu partide en büyük suç; ulusalcı olmaktır. Partiden ayrılanlara öfke duyanlar gidenlere ‘dur’ demedi. Sayın Emine Ülker Tarhan gibi düşünenler disiplin kuruluna verildi. Adana bölge toplantısında bir kişi ‘ön seçim’ dedi diye adamı AKP’li yaptılar. Bu anlayışın CHP’de yeri yok. CHP içindeki uygulamalara bakıldığında parti içi disiplinin sadece kazanılacak bölgelerde, ulusalcılıkta ısrar edenlere uygulandığı görülecektir.
Güney Doğu’da herhangi bir il yöneticisi disipline verilmedi, hiç birisi hakkında yaptırım uygulanmadı. Onun için gerçekte CHP ufkuna inanmış insanlar ‘şimdi sırası mı?’ diyerek kendilerini aldatmaya devam edebilir. Bugünün CHP’sinde CHP’yi kırk yıldır sırtında taşıyanların katli vaciptir. ‘Büyüteceğiz’ diye birkaç parti batırmış liberallerin baş tacı olduğu bir seçime gidiyoruz. Bu süreçte il başkanımıza 5. sıra helal olsun, hatta 4. sırada onun olsun. Bu süreç bu şekilde giderse yine hain aramaya başlarlar. Oysa ihanet etme haklarını ellerinde tutmaktalar. Son gelişmelerde Tunceli Dersim tartışmasında partiyi özür dileme noktasında mahçup tutanlar, CHP’yi;’Biz cumhuriyeti kurduk, herkesten özür dileriz’ noktasına getirecekler. Gelinen nokta bu”…

Haberi Paylaş