Yanılmıyorsak 24 Nisan’da “Prof.Dr. Nazan Demir Hocayı kutlayalım” başlıklı bir yazı kaleme almış ve şunları söylemiştik.“Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Laboratuvarları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nazan Demir’i tebrik ederek başlayalım. Küresel Kozmetik ve İlaç Sektörleri İçin Ülkemizin Bitkisel Hammadde Kaynakları Çalıştayı için Nazan Demir hanımefendiyi tebrik edelim. Türkiye’nin kozmetik ve ilaç pazarından ciddi anlamda pay almasının mümkün olduğunu ortaya koyan, yerel üreticiye, ithalatçı sektörlere akademik destek sağlayan Nazan Demir Hocamızı ve bu çalıştay da emeği geçen herkesi yürekten kutlayalım. Anadolu topraklarının yediveren toprakları olduğu gerçeğini unutanlara bu gerçeği bir kez daha hatırlatan, Avrupa’da yetişen 12 bin 500 bitki türünün 11 bininin Türkiye’de yetiştiği gerçeğini bize gösteren Nazan Demir hocamıza teşekkür edelim. Kent olarak sahip olduklarımızın farkında olmadığımız, üretim değerleri açısından bitkisel hayata girdiğimiz şu günde üretim ekonomisi kaynakları ve değerleriyle bizi uyandıran bu yurtsever hanımefendiyi, Prof. Dr. Nazan Demir’i kutlayalım. Bu kentin kaynaklarıyla neler yapabileceğini bize gösterdiği için, kurda kuşa teslim edilen üretim değerlerimize sahip çıktığı için”
Bu yazının üzerinden yaklaşık beş ay geçti.
Düne kadar bu konuda ne olacağını merak ediyor, merakla bekliyorduk ki dün haber merkezimize kozmetik ürünlerle ilgili düşen bir haberle merakımız sona erdi.
Haberde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi tarafından Güney Ege Kalkınma Ajansına sunulan ‘kozmetik ürünler uygulama ve araştırma merkezi üretim birimi’ projesinin GEKA tarafından desteklendiği belirtilmiş ve şu ifadelere yer verilmişti:
“Türkiye’nin en zengin endemik bitki türüne sahip illerin başında gelen Muğla’da kozmetik ürünlerin değerlendirilmesi amacıyla Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Laboratuvarları Merkezi/Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Nazan Demir ve ekibi tarafından hazırlanan proje Güney Ege Kalkınma Ajansı tarafından destekleniyor. Güney Ege Kalkınma Ajansı tarafından 2015 yılında açılan ‘Üretim ve Ticaret Altyapısının Geliştirilmesi’ başlıklı proje çağrısına yapılan “Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi Üretim Birimi” projesi GEKA tarafından 611 bin 890 TL destek sağlanacak”.
Projenin imza töreninde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar, GEKA Genel Sekreteri Süleyman Alata ve Projenin mimarı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Laboratuarları Merkezi/Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Nazan Demir birer konuşma yapmışlar. Önce bu konuda emeği geçen herkese ve her bir kuruluşa, toplum huzurunda teşekkür edelim ve Nazan Demir Hocamızın açıklamasında neler söylediğini sizlerle de paylaşalım.
Rektör Harmandar’a verdiği desteklerden dolayı teşekkür ederek konuşmasına başlayan Nazan Demir bakın neler söylemiş:
“Rektör hocamız Türkiye’de ilk doğal ürünleri çalışan hocalarımızdan birisidir. Projenin hazırlanması konusunda bizlere imkânlar ve destek verdi. Burada Muğla halkına da teşekkür etmek istiyorum. Çünkü Üniversite sanayi işbirliği ne kadar iyi ise, Üniversite-Halk işbirliği daha da iyidir. Muğla’nın köylü kadınları bana çiçek taşıdı, soğan taşıdı, bitki taşıdı, bildikleri her şeyi taşıdılar. Bu proje halkı da içine alıyor. Bir projenin başarıya ulaşması sadece ve sadece halkın size destek vermesi ile mümkün. Bu projemize halkımız da sahip çıktı. Dünyanın en büyük üçüncü sektörü olarak bilinen bu alanda Türkiye’nin söz sahibi olma şansını yakaladık”
Muğla Üniversitesi Rektörü Mansur Harmandar’ın bilim insanı olarak doğal ürünleri çalıştığını bilmiyorduk. Mansur Hoca hakkındaki bu gerçeği Nazan Hoca’nın açıklamasından öğrendik.
Nazan Hoca’dan başka bir şey daha öğrendik.
İlin üretim ve ticaret altyapısını geliştirmek için ne yapmamız gerektiğini, hangi yöntemleri kullanmamız gerektiğini de öğrendik.
Üniversite-kent işbirliği nasıl yapılır, halk bilimin içine nasıl katılır onu da Nazan Hoca’dan öğrendik.
Bilim insanı olmak tabi ki önemli. Yaşadığı toprakların sağladığı avantajı yine bu topraklar için seferber etmek, yani yurtsever olabilmekte bilim insanı olmak kadar önemli.
Bu nedenle bu yurtsever bilim insanını yürekten kutluyoruz.
Biliyorsunuz ilin üretim ve ticaret altyapısının geliştirilmesi için hazırlanan çok sayıda projemiz yok.
Proje olmadığı gibi örnek teşkil edecek üniversite-kent işbirliği de yok.
Varsa da bir elin parmakları kadar az.
Zira kent olarak bilimi henüz arkamıza almış değiliz.
Bilimden faydalanan bir kent değiliz.
Bugünlük (!) bu konudaki eleştirilerimiz, Nazan Hoca ile gelen sevincimizin önüne geçmesin istiyoruz.
Bugün sevinelim istiyoruz.
Bugün; Dünyanın en büyük üçüncü sektörü olarak bilinen bu alanda bize söz sahibi olma şansı veren, Yerkesik’te 25 dönümlük arazi üzerinde GEKA desteğiyle uygulanacak projenin sevincini yaşayalım istiyoruz.