RUSYA KATARI
Zengin kaynakların fakir bekçisi olmak (!) herkesin canına tak etmiş olacak ki yazıya çok sayıda ileti geldi. Bize ileti gönderip fikrini paylaşan 461 ileti sahibine teşekkürler edelim.
Elektronik posta kutumuzun bu ara maşallahı var.
Hiç boş kaldığı yok.
***
“Tedarikçilik yapan, ürününü üç otuz paraya aracıya kaptıran bir ilden (!) üretimin değerlerine sahip çıkan ve marka değerini oluşturan bir ile doğru evrilen Muğla, organize sanayi bölgeleri ile zengin kaynakların fakir bekçisi olmaktan kurtulacak. Üretim kapasitesinden bir büyük ekonomi yaratacak”
tespitimizi yineleyelim ve üretim değerlerimizle devam edelim.
***
Rusya’ya narenciye götüren tırlar yola çıktı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Rıza Seyyar’a göre; “İhracat kaldığı yerden devam ediyor”…
1 milyar dolardan kriz nedeniyle 180 milyon dolara düşen ihracatımız düştüğü yerden ayağa kalkıyor.
Aralık ayında sebze yasağının da kalkacak olması umutlarımızı iyice arttırıyor.
Bizi iyice umutlandırıyor.
***
Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Rıza Seyyar açıkladı.
Türkiye’den 40 tonluk narenciye Rusya’ya doğru yola çıktı.
Türkiye ile Rusya arasında yeniden gelişen dostluk narenciye üreticileri başta olmak üzere ihracatcılarımızı umutlandırdı.
Rusya katarına; portakal, mandalina, şeftali, nektarin, greyfurt, limon gibi ürünler sarıldı.
Bu katar yüküyle ürünü ile ne yapacağını bilemeyen, kara kara düşünen üreticinin de yüzü gülmüş oldu.
Zira üreticinin müşteri listesinin ilk sırası Ruslarındı.
2016 yılının açtığı yaraları saran, zararı ziyanı sineye çeken üretici bu kara yılı geride bıraktı ve gözünü 2017’ye dikti.
İhracattaki başlayan hareketlilik ile piyasadaki fiyat düşüşü ve dalgalanmaların da önüne geçilmiş oldu.
***
Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Rıza Seyyar, Rusya Lideri Putin’in 500 milyon dolarlık ithalatı telaffuz ettiğini hatırlattı.
Başkan Seyyar, “Bu rakam, kriz öncesi yaş meyve sebze içerisindeki narenciye grubunun rakamına denk geliyor. Bu demektir ki kısa sürede narenciye, portakal, satsuma, mandalina, greyfurt ve limonda çok hızlı bir sevkiyat olacak. Dolayısıyla o 500 milyon dolarlık ithalat çok uzun zaman almayacak. Türk ihracatçısı bunu başaracak nitelikte” dedi.
***
Rıza Seyyar bununla kalmadı.
Geçen yıla oranla narenciyede hem rekoltenin hem de kalitenin arttığını kaydeden Seyyar, Ege’den hem Rusya’ya hem de diğer pazarlara narenciye ihracatının daha fazla olacağını da dile getirdi.
Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünlerinden olan satsuma mandalinada da 2016/17 ihracat sezonunun da açıldığını kaydeden Seyyar, Rusya-Türkiye partnerliğinin vazgeçilmezliğe doğru yol aldığını, üretim değerleri ile Türkiye’nin kenara itilecek bir ülke olmadığına dikkat çekti.
***
Yukarıdaki veriler ışığında narenciye ihracatında sektör lideri olan Hüdaverdi A.Ş. ve Merpez Grubu’nu aradık. İş adamı dostumuz Orhan Merpez’e “Sizde durum ne?“ diye sorduk.
Merpez, “Biz köklü firmayız, bizde sıkıntı olmaz” diyerek 300 ton narenciye’nin Rusya’ya gönderildiğini müjdeledi.
Dünya genelinde 33 ülkeye narenciye ihracatı yapan Merpez grubu bu yıl 10 bin ton ihracat yapmayı hedeflediklerini de açıkladı.
Bunun anlamı şuydu:
Bir narenciye deposu olan Muğla’da üreticinin narenciyesi dalında kalmayacak.
Her türlü koşulda üretim yapmaya devam eden narenciye üreticisi alın terinin ve emeğinin karşılığını alacak. Ürününü üç otuz paraya hiç kimselere kaptırmayacak.
Bu süreçte üreten de, satan da para kazanacak…
Rusya Katarı belli ki; üreticiye de işletmelere de can suyu olacak…