Milattan Önce 480 yılında;
Malisli Ephialtes’in ihanetiyle Leonidas liderliğindeki 300 Spartalı, Kral Xerxes’in Pers baskısına dayanamaz, Ephialtes’in kestirme yolunu tercih eden Kral Xerxes, Spartalıları ikiye böler ve savaşı kazanır…
***
Yeni CHP’nin Yeni İl Başkanı ve Yeni İl Yönetimi göreve başladı.
Eski CHP’nin il yönetimi görevden düşürüldü.
İddiaya göre;
Yeni CHP’nin yerel işbirlikçileri işi tehdit mekanizmasıyla çözdü. Oluşan siyasi baskı sonunda günlerdir direnen il yönetimi kendi içinden fire verdi, ikbal ve istikbal peşindeki çakma CHP’liler, Yeni CHP’ye bağlılıklarını bildirdi.
Siyaset bir kez daha masumiyeti kaybettirdi.
***
Yeni CHP’nin MYK’sı; Mürsel Alban’ı Yeni İl Başkanı (!) Mehmet Güven, Adem Zeybekoğlu, Taner Taşer, Cenk Gürsoy, Hüsameddin Tepeli, Vahdettin Yıldız, Nihal Coşkun, Nihal yılmaz, Nesrin Tiriç, Kadriye Neriman Seçer, Dilek Özgül, Bircan İnan Özen, Çiğdem Başarır, Rüya Mansuroğlu, Hakan Ünsal, Ali Alper, Özgür Oğuz, Abdullah Türk, Şeref Çağırtkan ve İbrahim Zeki Gündoğmuş’u da Yeni Yönetim Kurulu olarak atadı.
Yeni İl Başkanı, Yeni Yönetim Kurulu sonuçta Yeni CHP’ye çok yakıştı.
***
Yeni CHP’nin Yeni İl Yönetimi adına açıklama yapan Yeni İl Başkanı Mürsel Alban, açıklamasında yönetim kurulu ve partililerle birlikte kolkola, omuz omuza partiyi birlik ve beraberlik içerisinde kurucu genel başkan Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkeleri doğrultusunda başarıya taşıyacaklarının bilinci ve sorumluluğu içerisinde olduklarını kamuoyuna duyurdu.
***
Yeni İl Başkanı ortada bunca şaibe ve iddia varken bu işe Kurucu Genel Başkan Mustafa Kemal’i karıştırmasa iyi olurdu. Zira Kılıçdaroğlu’nun Yeni CHP’si ile Mustafa Kemal’in kurduğu CHP, aynı CHP değil. Biri eski diğeri yeni…
***
Bu sürecin başında Muğla CHP’de bugün yaşanan sorunun sadece il başkanlığı koltuğuna kimin oturacağı sorunu olmadığını yazmıştık.
Sorunu il başkanlığı koltuğu üzerinden yapan özensiz siyasetin bu sürecin örgütlülük gerçeğini ötelemek için sığ ve suni bir algıyla hareket ettiğini vurgulamış, il yönetimini oluşturan, örgüt iradesi için direten her bir il yönetim kurulu üyesinin parti içi demokrasi mücadelesini bu sürecin en anlamlı girişimi olarak kabul görmesi gerektiğini ifade etmiştik.
Dün böyle düşünüyorduk bu günde aynı şeyi düşünüyoruz.
***
Kılıçdaroğlu’nun liderliğindeki Yeni CHP’de Mart 2014 yerel seçimleri öncesinde belediye başkanları aday tespitinde yok sayılan örgüt iradesinin, 2015 milletvekili genel seçimleri öncesinde de yok sayılmasının bir tesadüf olmadığını belirtelim.
Atama milletvekilleri, atama belediye başkanları yönetimini alışkanlık haline getirenler siz sesinizi çıkarmadığınız sürece bu alışkanlıklarına devam edecek hatta bir adım ötesine geçecekler.
Yaşananları tek kelime ile özetleyerek sonlayalım.
Tehdit ve baskı ile siyaset kazandı, masumiyet kaybetti.