Bu köşede dün “8 yeni belediye başkan adayı önerisi” başlığı ile yayınlanan, CHP’li deve dişi bir parti büyüğünün CHP örgütlerine yönelik tespit ve yorumları anlaşılıyor ki; CHP’li okurlarımızın da ilgisini çekmiş.
Yazıda yer alan tespitlere yönelik gelen iletilerden bunu anlamak mümkün. Yazı, belediye başkanları memnuniyeti ya da memnuniyetsizliği konusunda ‘etekte ne kadar taş varsa’ dökülmesine neden olmuş durumda.
CHP’li ilçe belediye başkanlarının neredeyse tamamı için olumlu ve olumsuz görüşlerin yer aldığı ileti sayısı bir rekora doğru gidiyor.
İletilere bakarak insanın “Ne yazıymış be” diyesi geliyor.
CHP’li deve dişi bir parti büyüğünün kim olduğu (!) yazıyı okuyan ve CHP’de 8 yeni belediye başkanı önerisine katılan, katılmayan herkesin merakını celp etmiş durumda.
Doğrudur.
Zira iletide yer alan öneriler, sıkı bir takip ve gözlem sonucunda yapılmış bir siyasi hasatı andırıyor.
İfade etmeliyiz ki; bize gelen iletilere göre yazıda yer alan tespit ve önerilerin çoğu ya CHP’nin sağ duyusu, ya da partinin ortak aklı olarak nitelendirilmiş.
Arada atıp tutanı da olsa gelen iletilerin genel ve ortak algısı aynen bu yönde.
Eğer gerçekten öneriler CHP’li okurlarda sağ duyu olarak kabul görüyorsa ki; gelen iletiler bunu açıkca ortaya koyuyor, parti büyüğünün adının Ahmet ya da Mehmet olmasının pek bir önemi yok.
Söz bir kez daha sahibini geçtiyse yapacak bir şey yok.
Bu noktada fazla meraka da gerek yok.
Önemli olan tespitler.
Önemli olan CHP’li belediye başkanlarının partide ve toplumda yarattıkları algı.
Ve tabi ki vatandaş memnuniyeti…
Bunun dışında; ‘8 yeni belediye başkan adayı’ adı üstünde bir öneri.
Bu öneri gerçekleşir, gerçekleşmez (!) bunu şimdiden kimse bilemez.
Yeri ve zamanı gelir bu önerilerin ne kadarının gerçekleştiği ortaya çıkar.
Hatırlatmak isteriz ki;
Muğla’nın yerel yönetimlerde 40 yıllık CHP iktidarının devamı için yaşını başını almış, Cumhuriyete ve onun değerlerine inanmış bir partilinin tespit ve öneride bulunması son derece doğaldır.
Bunun ötesinde bir parti büyüğünün belediye başkanlarını ve örgütlerini uyarması da son derece doğal karşılanmalıdır.
Ayrıca parti büyüğü tespit ve önerileriyle CHP’lilere ya da belediye başkanlarına sürpriz falan yapmış değildir.
Kimse kendini kandırmamalıdır.
Sizde biliyorsunuz ki CHP’li belediye başkanlarının her birisi aynı düzeyde başarılı değildir.
Başkanların sevileni vardır, sevilmeyeni vardır.
Hepsinin seçmenle olan ilişkisi, hizmet anlayışı-hizmet kalitesi ve bunun sonucunda oluşan vatandaş memnuniyeti; farklıdır.
Deve dişi parti büyüğüne göre; bazı belediye başkanları başarısızdır.
Bazıları da başarılıdır.
“Bu bir tespittir.”
Yine deve dişi parti büyüğüne göre; CHP’nin ikinci 40 yılı için başarılı olanlarla yola devam edilmesi, başarısız olanların yerine yenilerinin seçilmesi gerekir.
“Bu da bir öneridir.”
“Bu noktada 2019 yerel seçimlerinde CHP il genelinde en az 8 yeni belediye başkan adayı çıkarmalıdır.
2019 seçimlerini hiçbir koşulda risk etmemelidir” önerisi de bu tespitin ilavesidir.
Zira parti büyüğüne göre; bugün Türk seçmeninin önünde CHP dışında siyasal bir seçenek kalmamıştır.
CHP’nin özellikle yerel yönetimlere ilişkin ikinci 40 yıl hedefi, bu nedenle önemlidir.
Yaşlı kurt, işte bundan dolayı telaşlanmaktadır.
50 yıllık deve dişi bir CHP’linin işi gücü bırakıp belediye başkanlarıyla ilgili çetele tutmasının nedeni örgütsel ve ideolojik sorumluluktandır.
Seçenin ideolojik sorumluluğu, seçilenin ideolojik sorumluluğu ile eş değerdedir.
Bize düşen bu hassasiyete ve ideolojik sorumluluğa saygı göstermektir.
Biliyoruz ki; herkes bizden CHP’li deve dişi bir parti büyüğünün kim olduğunu paylaşmamızı bekliyor.
Sözün sahibini geçtiği bir süreçte ismin pek bir önemi yoktur…