Muğla’da 20 Aralık Pazar günü gerçekleşecek il kongresine tek adayla, Mürsel Alban’la gidilmesine kesin gözüyle bakılırken CHP Eski İl Başkanlarından Süleyman Uslu’nun il başkanlığına aday olduğunu açıklaması siyasi kulisleri hareketlendirdi. İl başkanı adayı olduğunu önce sosyal medya üzerinden duyuran Süleyman Uslu, dün CHP il başkanlığında düzenlediği basın toplantısıyla il başkanlığına aday olduğunu resmen açıkladı. Uslu’nun adaylığına ilişkin siyasi kulislere ilk yansıyan Bodrum ve Marmaris Belediye Başkanları tarafından desteklendiği iddiasıydı.
Yani Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ve Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar’ın Süleyman Uslu’yu desteklediği öne sürülmüştü. Bu süreçte iddiaya yönelik ne Kocadon’dan ne de Acar’dan bir yalanlama gelmedi. Ancak bu iddia hemen sonrasında siyasi kulislerde “ne oluyor?” sorusunu gündeme getirdi. Süleyman Uslu’nun basın toplantısında yaptığı açıklama “aslında ne olduğunu” özetler nitelikteydi. İl Başkanlığına aday olduğunu açıklayan Süleyman Uslu’nun sağında Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, solunda Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar yer aldı.
Bir ötede Muğla eski Milletvekili Fevzi Topuz, diğer yanda Parti Meclisi Üyesi Rana Bozkurt, hemen arkada kapatılan İl Genel Meclisi Üyeleri Dursun Kaplan ve İbrahim Şimşek, ilk göze göze çarpan isimler arasında yer aldı. Büyük fotoğrafta ise parti içi muhalefetle tanınan tüm isimleri görmek mümkündü…
Peki adaylık açıklamasında Süleyman Uslu ne dedi?
“Parti içi muhalefetin adayıyım” diyerek söze başlayan Uslu, parti içerisindeki iletişimin yeterli düzeyde olmadığını ifade etti ve bu durumun belediye başkanları arasında kırılmalara neden olduğunu kaydetti. Bu tespitiyle Uslu, belediyeler arasında sorun yaşandığına dikkat çekti. Kocadon ve Ali Acar’dan aldığı desteğin sıradan ve dönemsel bir destek olmadığını ortaya koyan Uslu, açıklamasının ağırlığını parti içi demokrasiye ve barışın yeniden tesis edilmesine ayırdı. Uslu, “Hiçkimseyle görülecek hesabımız yoktur, kimsenin terbiyecisi ya da avukatı olmak gibi bir derdimiz yoktur. Herkese eşit aynı uzaklıkta ve aynı yakınlıkta olmak gibi bir derdimiz vardır. Parti içi barışı sağlamak saygı ve nezaketi tahsis etme isteğimiz vardır” dedi.
Uslu’dan gelen ikinci önemli açıklama kongrede oy kullanacak delege yapısına yönelikti. Bir gazetecinin “Seçime 4 gün kala adaylık açıklaması sizce handikap yaratır mı? Diğer sorumda delegelerin belirli bölümünün belediye çalışanı olduğu söyleniyor bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine Uslu herhangi bir handikapla karşılaşacağını düşünmediğini belirterek, soruyu şu sözlerle yanıtladı.
“Benim adaylık kararı almamdan önceki süreçte partinin demokratik yapısına uygun olmadığı düşünülen birçok kişi tarafından ifade edilen ve gelecekte de partimize yararı olmayacağı öngörülen tek adaylı bir il kongresi seçimine gidilmemesi adına partililerimizin ve sokaktaki vatandaşımızın talepleri doğrultusunda aday oldum. Bu talepleri karşılamak için, demokrasiyi yüceltmek için aday oldum. Bir handikapla karşılaşacağımı düşünmüyorum. 2. soruda maalesef benzer bir yapı. Tam öyle diyemem ama benzer bir yapı zaman zaman partimizde oluşuyor. Tüzüğün yeniden yapılmasının en önemli gerekçelerinden birisi işte bu bahsedilen CHP’deki seçici seçme görevinde olacak insanların net tanımlanması ile ilgilidir. Seçilecek insanların ne şekilde seçileceği hangi biçimde aday haline gelebileceğinin net tanımlanması ile ilgilidir ki sanırımda böyle bir hazırlıkta var. CHP’nin mevcut üyelerinin ben dahil önce bir yok sayılıp üye yapısının yeniden oluşturulmasına bence önemle ihtiyaç var. Bu ihtiyaç aynı zamanda tüzükteki değişiklikle koşut tutulmalıdır. Bu ihtiyaç sonucu oluşturulacak CHP üye yapısı aynı zamanda direk seçici üye halinde olmalıdır. Delegelik sistemi tartışılabilir ama parti içi demokrasiyi ve saygıyı sağlamak için bunun yani ön seçim diye tarif ettiğimiz bölümün çok net hale getirilmesi ve nitelikli üye yapısıyla bu işin yapılması net olarak tanımlanmalıdır. İşte o zaman bu tartışmalar sona erer. Yoksa bu tartışmalar güç paylaşımı nedeniyle devam edecektir”…
CHP yerelinde muhalif bir hareket olduklarının altını özellikle çizen Uslu bu konuda yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Kırıcı olmamaya çalışıyorum ama hepimizinde bildiği gerçekler var. Bu konuda bir uzlaşı lazım, dünyanın göz bebeği 2 tane ilçe belediyemiz bir takım sıkıntılar yaşıyorlar. Ne yapacak bu insanlar kendilerini ifade etmeyecekler mi? Bu insanlara had mi bildireceğiz? hep böyle bir durum olamaz. Bizim ortaklaşmamız paylaşmamız gerekiyor, paylaştıkça büyürüz biz. Bu kadar emekle oluşmuş bir CHP Muğla iktidarının yaygın iktidarının öncelikli görevi talip olduğu hizmetin gereğini yerine getirip halka hizmet etmektir. Topluma hizmet üretmektir. Hizmetin aksamasına engel olabilecek kişisel kaygılardan arınıp el ele verip paylaşıp bu yolla hizmet edilmelidir. Bu başkanlarımın sorunları var. Bir zamandır görevde olan arkadaşımız bu balansı sağlayamamış. Bunlar yapıcı eleştirilerdir. Bundan sonra yapacak iseniz bu zamana kadar neden yapmadınız. Bu soru sorulmazmı? 2 yıllık süreçde neden yapmadınız? Neden el koymadınız?”…
Açıklamasında CHP İl başkanının Genel Başkanı temsil ettiğine işaret eden Süleyman Uslu, il başkanının tüm seçilmişlere ve örgütlere aynı mesafede durmak ve aynı içtenlikle davranmak zorunda olduğunu hatırlatarak muhalefet konusuna da açıklık getirdi. Sosyal medyada ‘Muhalefetin Adayı’ olarak lanse edildiğini hatırlatan Uslu, “Dün basında muhalif takımın adayı olarak lanse edildim. Doğru algılayalım, biz parti içi muhalefeti kast ediyoruz. Genel merkeze muhalefet, genel başkanı değiştireceğiz muhalefeti yapmıyoruz. Bu CHP yerelinde muhalif bir harekettir çünkü iktidarda olanlar bunu beceremediklerine göre, muhalefet bu işi becermeye taliptir. Bu uzlaşmayı sağlamaya taliptir. Bunu ifade eden il başkanı adayı olmaktan onur duyuyorum gurur duyuyorum” şeklinde konuştu.
Yarın yapılacak il başkanlığı kongresine CHP, iki adayla gidiyor. Sandığın bir yanında Mürsel Alban, diğer yanda ise Süleyman Uslu duruyor. Şimdi söz ve karar CHP’li delegenin…