TGK’DAN BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE MESLEKİ DÜZENLEME VURGUSU
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu 10. Başkanlar Kurulu Toplantısını Marmaris’te yaptı.
8 Federasyon ve buna bağlı 79 Gazeteciler Cemiyeti ve basın meslek kuruluşu Marmaris Buluşması sonrasında bir sonuç bildirgesi yayınladı.
Bizimle de paylaşılan sonuç bildirgesinde, 2016 yıl sonu itibariyle medya sektöründe yaşanan sorunların genel değerlendirmesi yapıldı. Medyanın sorunları ve çözüm önerilerinin yer aldığı bildirgede “Basın Özgürlüğü” konusu vurgulandı.
Medyanın hem ülkemizde, hem de tüm dünya genelinde özgür olma, bağımsız haber yapabilme mücadelesi verdiği hatırlatılan bildirgede “Ülkemizde özellikle 12 Eylül döneminde medya kurumları üzerinde büyük baskılar yaşanmıştır. Günümüzde de ifade özgürlüğünü kısıtlayan yasal kısıtlamalar vardır. Gazeteciler yazdıkları yazılar, yorumlar ve haberler nedeniyle yargılanabilmektedir. Bu durumun sona erdirilmesi ve ülkemizde basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.
15 Temmuz hain darbe girişimi döneminde gözaltına alınan, ancak terör ve darbe girişimi ile ilgisi olmayan meslektaşlarımızın durumuna dikkat çekilen bildirgede “Medya kurumlarının kapatılması ve meslektaşlarımızın gözaltına alınması sürecinde kurunun yanında yaş da yanmamalı, suçlu ile suçsuz birbirinden çok iyi ayrılmalıdır. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Başkanlar Kurulu olarak terör suçlarıyla ve darbe girişimiyle ilgisi olmayan meslektaşlarımızın serbest bırakılmalarını ve tutuksuz yargılanmalarını beklemekteyiz” denildi.
Medya sektörünün avukatlık, doktorluk, mühendislik veya mali müşavirlik gibi mesleki standartlara sahip olmadığı ifade edilen bildirgede eğitimine, birikimine bakılmaksızın herkesin gazeteci ya da haberci olabildiğine dikkat çekilen bildirgede sektörde mesleki bir düzenlemeye gidilmesi gerektiği vurgulandı. Kısaca; “Fırıncıların odası varken gazetecilerin hala bir odası yok” denildi.
Ayrıca cemiyetlerin ya da basın meslek örgütlerinin sıradan dernek kapsamından çıkarılması için mesleki düzenlemenin şart olduğuna işaret edildi.
Olumsuz çalışma koşullarının temel sorunlardan birisi olduğu kaydedilen bildirgede “Sendikalaşmanın adeta hiç olmadığı medya sektöründe çalışanlar düşük ücret almakta, uzun çalışma saatlerinde zor koşullar altında görev yapmaktadır. Yıpranma hakkından ise sadece Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın Kartı olanlar yararlanabilmektedir” denilirken, Basın İlan Kurumu’nun oluşumunu içeren 195 sayılı kanunun yeniden ele alınması, günün koşullarına göre yeniden güncellenmesi, BYEGM Basın Kartları yönetmeliğinde de düzenleme yapılması, konfederasyonun Basın Kartları Komisyonunda temsil edilmesi önerisine yer verildi.
İnternet haber yayıncılığının göz önüne alınması öneriler arasındaki yerini aldı.
Bildirgede televizyonların gazeteler, radyolar, haber siteleri gibi sorumlu yayıncılık anlayışı ile yayın yapması, TÜRKSAT’a ve RTÜK’e ödenen ücretlere dikkat çekildi.
Teknolojinin ve internet ağının yaşamın her noktasına ulaştığı ifade edilen bildirgede İnternet Yasası’nın bir an önce çıkarılması gerektiği belirtildi.
Bunun ötesinde bildirgede internet medyasının yayıncılıktan sayılması, Basın İlan Kurumu tarafından desteklenmesi gerektiği, çalışanlarının da basın kartı alabilmeleri konusuna değinildi.
İfade etmek isteriz ki;
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu 10. Başkanlar Kurulu Toplantısı sonrasında yayınlanan sonuç bildirgesinde kaleme alınan her bir konu bizim için önemli.
Bildirgede yer alan tespit, tanım ve öneriler arasında yer alan basın özgürlüğü ve mesleki standartlarda düzenleme biz gazeteciler açısından hayati önem taşıyor.
Dilek ve beklentimiz sonuç bildirgesinin yetkililere bir an önce ulaştırılması ve gereken yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması…