Bugün varolan, yarın yok olacağı bilinen ideolojik algıyı mutlaklaştır ve bunu her alanda savun. Bu kuralı bütün alt dünyalara yerleştir. İdeolojiyi, düzeni değiştirebilecek, yeni bir toplum biçiminin kurucusu olacak rolden çıkar, her derde deva bir düşünce olmadığını savun. İdeolojiye bir şeylerin koruyucusu olma işlevi yükle, gerekirse zorbalık yap. İdeolojiyi yanlış bilinçle özdeşleştir, statükonun elinde savaş aracına dönüşsün, farklılık ve esneklik yitirilsin. Mutlak iki görüş ve ikisinden birine ait olma düşüncesi yarat, ideoloji ve siyasi partileri, söylemlerini kilitle. Statik yapı ile partilerin siyasal niteliğini derinleştiriyor gibi yap. Gölette serinle.
Toplumsal niteliği bakımından parti kuramının ufkunu daralt, siyasetin genişleme alanına müdahele et. Siyasi partilerin ideolojilerinin iktidar amacı olan herkese gerektiğinin üstünü ört. Siyaseti, yeni toplum algısı yaratmak için gerekli olan harç durumundan çıkar, kendi azınlığının genel kabulünü sağla ve kendi statik iktidarını egemen kıl. Bu konuda arka bahçende çırak yetiştir. Bir diğerinden, ötekinden farklı bir düşünce sistemi ile avuntu yarat. İdeoloji gözlüğünün camını kır, bakış açısına müdahele et, ne uzağı nede yakını görebilsin. Siyasal müsibet çıkar, insan eti ye !
Hayatın sıradan yanlarını da mutlaklaştır, onları dogmalara dönüştür ve toplumu kendi oluşturduğun ideoloji çukuruna çek. Muğla kireci ile birlikte kullan. İyiliğin fikrimize uymayan her şeye yönelik yıkıcı bir nefret olduğuna inandır ve sırıt … İdeolojiyi ve siyaseti somut olmaktan çıkar, siyasi hareketleri ütopik olarak değerlendir. Anderson’dan masallar oku. Karakterlerini fabl hikayelerinden seç. Siyaset alanını daraltarak oluşturulan siyasetin yanlış bir tasarım ürünü olduğu gizle. İdeolojinin yerini ütopyanın almasını sağla. Cesur Yüreği seyret, Karamurat’ın kılıcını salla.
Siyasetin ve siyasetçinin çarpıklığından sürekli şikayet et, hevesleri kır. Siyaseti baş belası olarak göster, siyasetten kaçınılmasını sağla. Vakit ve nakit olgusu ile toplumu siyasetten uzaklaştır.Yaratıcı siyasi fikir ve oluşumların kendilerini yenilemesini engelle, düşüneni yargıla sonra da toplum sağlıksız diye reçete yaz. Siyaset yapma hakkını ve alanını daralt. Mahalle aralarında söylence geliştir. Siyasetten spora geçiş yap, toplumu taraftar statüsüne sok, tribün liderlerine söylem geliştir ve her maçta kendini alkışlat. Sağcı, solcu, futbolcu üçlemesi ile spor’un siyaset üstülüğünden bahset. Yetmezse de siyasetin tüm maçlarını kendi sahana çek. Bir maçın hem hakemi, hem sporcusu hem de taraftarı ol. Ara paslarla gol at. Toplumun tüm unsurları ile siyaset arasına engel oluştur. 100 metre engelli ile işe başla. Siyaseti ve siyasetçiyi önemsizleştir. Siyasetin gereğinden muska yap, derin hocalarla ilişkilen, cuma namazlarında önlerden yer ayırt. Bir elinde modernlik, bir elinde muhafazakarlık, laik’lik balansını oluştur, yeni bir meşrep yarat. Zübük bir doktrinin mimarı ol, kenti planla. Rantın kapısını arala, kimseye de çıktırma. Küflenmiş osmanlı tapuları sandıktan çıkart, kentsel planlamanın içine sok. Ardından 2B’ye karşı çık, inek damına ceza kes. Siyasi kazancından “hakim fikir” yarat. Siyaseti ve demokrasiyi kenarda tut. Hakim fikir ol, bu fikre saygı duyulmasını, itaat edilmesini bekle. Hakim fikri rakı sofrasının zenginliği say.
Lord’lar kamarasından topluma el salla, sonra da “Her dönemde hakim fikirler, hakim sınıfın fikirleridir” diyen Marx’ı aşırı bul ve yalanla. Siyaseti kendi zemininden uzaklaştır, siyaset alanını daralt ve gerekirse metre kare hesabı yap. Kişi başı meselesini unutma !
Statüko siyasetin alanı daralttı. Bir çemberin içine yerleştirdi. Siyasi partileri, farklılığı, farklı düşünen siyasetçiyi ve partizanlığı çemberin dışına attı. Siyasetin halka giden kutsal yolu tıkandı. Demokrasiyi yaşatmak ve siyaset kurumlarının alanını yükseltmek sadece halkın desteği ve güveni ile aşılabilecek bir sorun. Sorunu aşma hakkı bulunan halk ve halkın ideolojik algısı, statik yapının elinde bir kurşun askere dönüşmeden ve bu kurşun asker prensese gönlünü kaptırmadan uyanın !
Uykusu derin şehirlerin insanları, uyanın artık…