“600 İL DELEGESİNİ NEDEN SEÇTİNİZ?”
Bir tespitle başlayalım.
Tek aday-tek listeyle gidilen seçimleri, demokrasi açısından değerlendirip; ‘oruç tutuyor’ diye nitelendirirsek,
İki aday-iki listeyle gidilen seçimleri; ‘oruç bozuyor’ diye nitelendirmek,
Ya da üç aday-üç liste ve daha fazlasını; ‘demokrasi şöleni’ diye nitelendirmek gerekmez mi?
Demokratik beklentiler değişime uğradı (!)
Demokrasi yeniden tariflendi de bizim mi haberimiz yok.
Hep söyledik, söylemeye devam edeceğiz.
Başkasını bilemeyiz, kendi adımıza ifade etmek gerekirse;
Gazeteci tavrı entelektüel ve aydın tavrından soyutlanamaz.
Olaylara ve insanlara karşın kenti yazan bir gazeteci olarak ‘rasyonel davranıp analitik düşünmek’ bizi bağımsız ve bağlantısız yapan, beraberinde okur güvencesini sağlayan en temel unsurlardan birisi, belki de en önemlisidir.
CHP’li bazı ilçe başkanlarının ve belediye başkanlarının değişim fitilini ateşlediği girişimle Oruç Özkan’ın Adem Zeybekoğlu’nun karşısına aday çıkarılmasına yönelik “CHP Oruç Bozuyor” yazısı birilerinde rahatsızlık yaratmış.
Olabilir.
Soralım o zaman:
CHP’de ikinci bir adayın çıkması, işin örgütsel karşılık bulmasıyla rutine bağlamış siyasetin iki günde allak bullak olması, ötesinde ortalığın karışması neyin işareti?
Aranızda çikolatalı gofret sevmeyen, CHP’nin karışmadığını düşünen var mı?
Eğer ‘her şey güllük gülistanlık’ diye düşünen varsa (!)
Yarın (cumartesi) ilçe başkanlarının, belediye başkanlarının ve milletvekillerinin tamamının katılımıyla il başkanlığında gerçekleştirilecek toplantının neden yapıldığını sormak gerekmez mi?
Bu toplantının neden yapıldığı belli değil mi?
Değişimden yana olanlarla, mevcudun devamından yana tavır alanların bir araya geleceği bu toplantıda ‘uzlaşı’ aranacaksa?
Daha açık söylemek gerekirse;
Taraflardan birine ‘dur’,
Adaylardan birine ‘çekil’ denilecekse,
“600 il delegesini neden seçtiniz?” diye sormak gerekmez mi?
600 il delegesi 8 Şubat’ta Muğla’ya pilav üstü tavuk yemeye mi gelecek?
CHP’de aslolan örgüt gücü değil midir?
Aslolan örgüt gücüdür.
Herkes biliyor ve hissediyor ki;
Birileri ütü masası kurup işi ütülese de,
İki farklı adayla oluşan iki farklı görüş arasındaki rekabet, burada kalmayacak.
8 Şubat’ta gerçekleştirilecek il kongresiyle istense de istenmese de CHP yerel siyasetinde yeni bir süreç başlayacak.
CHP’nin genelde iktidar olma hesapları yaptığı bu yeni süreçte örgüt gücünün en temel argüman olarak görülmesi gerekmez mi?
***
Kopyalanamaz, izinsiz kullanılamaz.
MKG/Nejat Altınsoy Ocak 2020