SOSYAL MEDYADAKİ BİLGİ KİRLİLİĞİNE
İTİBAR EDİLMESİN
Koronavirüs salgınına yönelik
mücadele her zeminde ve her boyutta devam ediyor.
Yetkililerden gelen “dışarı çıkma evde kal” uyarıları belli ölçüde başarılı
oldu.
Ancak 65 yaş üstü bu uyarıları ciddiye almayıp alışkanlıklara devam edince de,
hafta sonu itibariyle 65 yaş üstü vatandaşlara sınırlama getirildi.
Alınan bu kararla sokaklar bir anda boşaldı.
Pazar günü evden işyerine gelinceye kadar gördüğümüz insan sayı 6.
Bu 6 kişinin biri fırıncı, diğeri market sahibi.
Kurala uyanları tebrik edelim.
Evet, evlere kapandık, sokağa çıkmıyor, evde vakit geçiriyoruz.
Koronavirüsle verilen mücadeleyi, önlemleri anbean takip eden ve bunu haberlerle
vatandaşa duyuran bir gazeteci olarak uyarıda bulunmak istiyoruz.
Sizin de şahit olduğunuz gibi fısıltı gazeteleri, abuk subuk bilgiler sosyal
medyada adeta fink atıyor.
Uyaralım.
Aslında bu yönde bir uyarının gazetecilik meslek örgütleri tarafından
yapılmasını beklerdik. Ancak bu yönde bir açıklamaları olmadı.
Bu nedenle biz bir meslek erbabı olarak uyarımızı yapalım.
Korona virüs salgınıyla ilgili provokatif, sansasyonel, gerçek dışı, yanıltıcı
bilgi ve haberlere karşı dikkatli olalım.
Kaynağı belli olmayan, resmi kurumlar tarafından doğrulanmayan hiçbir bilgiye,
ötesinde paylaşıma lütfen itibar etmeyelim.
Daha öncede ifade ettik, bu işin şakası yok.
Koronavirüse karşı verilen mücadele ortada.
Bu mücadeleyi yalan yanlış bilgilerle itibarsızlaştırmak isteyenlere prim
vermeyelim.
Korona virüsle mücadele konusunda devletin yürüttüğü tüm çalışmaları, topluma gerçek
bilgiyi ve doğru haberi vererek desteklemeyi gazetecilik sorumluklarımız
arasında gördüğümüzü bu vesileyle ifade edelim.
Gazetecilik zorlu süreçlerin mesleğidir.
Bu zorlu süreçte sorumlu yayıncılık anlayışımızı sürdürmek niyetinde olduğumuzu
hatırlatalım ve bir tespit yapalım.
Evet, sosyal medya herkesi eşitliyor olabilir.
Bizim karşı olduğumuz şey; sosyal medyanın gerçek ile gerçek dışılığı da eşitlemesidir.
Sosyal medyanın asılsız, asparagas, bilgi kirliliği yaratan haberleri yerine tercihimizi
gazetecilerin ve yayın kurumlarının yetkililerden bilgi alarak yaptıkları haberlerinden
yana kullanalım.
Zira Muğla basının da yer alan hiç kimse, hiçbir meslektaşımız topluma yalan
yanlış bilgi vermez.
Muğla’da gazete-okur ilişkisi güven üzerine inşa edilmiştir.
Herkesin evinde oturduğu bir süreçte gazetecilerin ve muhabirlerin mesleki
sorumlulukları gereği risk alarak habere gittiğini, sürecin tüm risklerine
karşın toplumun doğru habere ulaşması için çaba gösterdiğini unutmayalım.
Kaynağı belli olmayan, resmi kurum ve makamların doğrulamadığı hiç bir bilgiye ve
habere itibar edilmemesi gerektiğini belirterek sonlayalım.
***
Kopyalanamaz, izinsiz kullanılamaz.
MKG/Nejat Altınsoy Mart 2020